HPG Basın İrtibat Merkezi, şehit 5 gerillaya ilişkin şunları belirtti:

“Destansı direnişlerin yaşandığı ve büyük bedeller verilmesi pahasına özgürlük değerlerinden hiçbir şekilde tavizin verilmediği 2017 yılında Bişeng, Çiya, Serhed, Rêber ve Amed yoldaşlarımız farklı tarih ve yerlerde şehadete ulaşarak bu destansı direnişlerin en değerli halkaları oldu. Soykırımcı Türk devletinin gerilla güçlerimiz şahsında halkımızı soykırımdan geçirmek için geliştirdiği saldırılara karşı bulundukları mevzilerde birer fedai gibi direnerek son nefeslerine kadar savaşan bu değerli yoldaşlarımız her zaman mücadelemize ruh vererek, güç olacaktır.

Bişeng, Çiya, Serhed, Rêber ve Amed yoldaşlarımızın başta değerli aileleri olmak üzere tüm yurtsever Kurdistan halkımıza başsağlığı diliyor, kahraman şehitlerimizin açtığı özgürlük yolunda hesapsız yürüyeceğimizin sözünü bir kez daha yineliyoruz.

Şehadete ulaşan yoldaşlarımızın kimlik bilgileri şöyledir:

Kod Adı: Bişeng Rojdem Giravî Adı Soyadı: Nazlı Yalçın Doğum Yeri: Wan Anne – Baba Adı: Kıymet – İdris Şehadet Tarihi ve Yeri: 2017 / Medya Savunma Alanları

 

Kod Adı: Çiya Roza Adı Soyadı: Yusuf Aydın Doğum Yeri: Wan Anne – Baba Adı: Güvercin – Dîno Şehadet Tarihi ve Yeri: 2017 / Medya Savunma Alanları

 

Kod Adı: Serhed Silopî Adı Soyadı: İbrahim Avcı Doğum Yeri: Şirnex Anne – Baba Adı: Zehra – Neşet Şehadet Tarihi ve Yeri: 2017 / Medya Savunma Alanları

 

Kod Adı: Rêber Cûdî Adı Soyadı: Necmettin Çapan Doğum Yeri: Şirnex Anne – Baba Adı: Ayşe – Yasin Şehadet Tarihi ve Yeri: 2017 / Medya Savunma Alanları

 

Kod Adı: Amed Dersîm Adı Soyadı: Fuat Ahmed İsmail Doğum Yeri: Heleb Anne – Baba Adı: Emine – Ahmed Şehadet Tarihi ve Yeri: 2017 / Medya Savunma Alanları

 

BIŞENG ROJDEM GIRAVÎ

Yurtsever Botan halkımız birçok serhildana öncülük yapmıştır. Botan halkımız kimliğini ve kültürünü binlerce yıldan beri her zorluğa rağmen günümüze kadar getirmesini başarmış ve hiçbir şekilde düşmana karşı baş eğmemiştir. Çünkü Botan halkımızın yüreği her zaman yurtseverlik ve yiğitlikle çarpmaktadır. Giravî aşiretimiz de Botan’ın kadim aşiretlerinden biri olarak günümüze kadar ülkemiz Kurdistan’dan, toprağı ve kimliğinden asla vazgeçmemiştir. Her zaman direniş halinde olmuştur. Apocu Hareket ortaya çıktığı zaman da büyük bir bağlılıkla Apoculara bağlanmıştır. Özgürlük hareketimize en değerli ve yiğit evlatlarını katarak yurtseverlik görevlerini yerine getirmiştir. Bu değerli yiğitler Kurdistan dağlarında kahramanlaşarak tüm halkımıza öncülük yapmışlardır. Bu değerli yoldaşlarımızda biri de Bişeng yoldaşımızdır. Daha önce Elkê’de yaşayan ailesi düşmanın gerçekleştirdiği katliamlardan ve suçsuz günahsız onlarca insanımızın şehadete ulaşması nedeniyle Wan’a göç etmek zorunda kalmıştır. Düşmanın gerçekleştirdiği bu katliamlar Bişeng yoldaşımızın yüreğinde büyük bir öfkeye dönüşmüş ve yurtseverlik duygularını daha fazla güçlendirmesine neden olmuştur. Bişeng yoldaşımız bu duygularla büyümüş, soykırımcı Türk devletinden intikam alacağı günü beklemeye başlamıştır. Bu temelde 12 yıl boyunca okuduğu düşman okulunu bırakarak gerilla saflarına katılma kararı almış ve mücadelemiz açısından önemli bir dönemi ifade eden 2015 yılında gerilla saflarına katılmıştır.

Zap alanında gerillacılığa başlayan Bişeng yoldaşımız ilk olarak burada özgürlük ideolojisini öğrenmeye başlamıştır. Önderliğimizin fikir ve ideolojisini öğrendikçe kendisini ve halkımızın tarihini de öğrenmeye başlamıştır. Kurdistan dağlarında özgür bir kadın olarak kendisini yeniden yaratan Bişeng yoldaşımız, artık halkımızın öncü bir militanıdır. Dağlı bir kişiliği olan Bişeng yoldaşımız bu sebeple dağlara kısa sürede uyum sağlamış, hiçbir şeyi kendisine engel görmemiştir. Özgür ruhu, coşkulu gülüşü ve cesur kişiliği sayesinde hem kısa sürede gelişim göstermiş hem de bu özellikleriyle tüm yoldaşlarının sevgisini kazanmıştır. 2016 ve 2017 yıllarında gelişen yoğun savaş pratiğine katılmış ve birçok eylemde yer alarak bir YJA Star militanı olarak öncülük görevini başarıyla yerine getirmiştir. Savaş meydanındaki duruşuyla birlikte mücadele ettiği yoldaşlarına güç vermiş, inançlarını daha da pekiştirmiştir. Genç olmasına rağmen edindiği tecrübelerle tüm yoldaşlarının örnek aldığı bir militan olmuştur. Çünkü Bişeng yoldaşımız hem yurtsever Giravî aşiretinin en iyi özelliklerini, Kürt kadınının kadim direnişçi geleneğini hem de özgür kadın ilkelerini kişiliğinde layıkıyla temsil etmeyi başarmıştır. Her ne kadar Bişeng yoldaşımızın şehadeti bizler için erken ve zamansız olmuşsa da militanca duruşu ve mücadelesiyle bizlere değerli bir direniş mirası bırakmıştır. Bişeng yoldaşımızın özgürlük yürüyüşü her zaman bizlere örnek olacak ve yolumuzu aydınlatacaktır.

 

ÇIYA ROZA

Çiya yoldaşımız Wan’ın Bêgirî ilçesinde yurtsever bir ailede dünyaya gelmiştir. Ortaokula kadar okumuş, daha sonra okulu bırakarak yaşamını idame ettirebilmek için işçi olarak inşaatlarda çalışmıştır. Kürt gençlerine özel savaş politikaları temelinde yaklaşarak fuhuş ve uyuşturucuyla Kürt gençlerini düşürmeyi amaçlayan soykırımcı Türk devleti, Çiya yoldaşımıza da bu şekilde yaklaşmıştır. Saf bir Kürt genci olan Çiya yoldaşımız, düşman politikaları sonucunda uyuşturucuya alıştırılmış ve 6 yıl boyunca uyuşturucu kullanmıştır. Bu şekilde özünden, kimliğinden ve toplumsal gerçekliğinden koparılan yoldaşımız, daha sonra bu zaafı kullanılarak Türk devleti tarafından ajanlaştırılmıştır. Vicdansız ve ahlaksız Türk devleti Çiya yoldaşımızı düşürüp ajanlaştırdıktan sonra onu halkının özgürlük mücadelesine karşı kullanmak, Kürt’ü Kürt’e kırdırmak için görevlendirip gerilla saflarına yönlendirmiştir. 2014 yılının son aylarında Botan’da gerillaya gelen Çiya yoldaşımız, oradan Medya Savunma Alanları’na geçmiştir.

Avaşîn alanında ilk gerilla eğitimini gören Çiya yoldaşımız, düşmanın özgürlük hareketi hakkında kendisine ezberlettiği yalanlara rağmen bu eğitimlerden etkilenmiştir. Apocu ideolojiyi, Kurdistan tarihini, halk gerçekliğini ve düşman gerçekliğini tanıdıkça kendisinde bir sorgulama gelişmiştir. Aynı zamanda PKK’nin yüce insanlık erdemlerini esas alan kolektif yoldaşlık yaşamı, her şeyini paylaşan özelliği, yoldaşların birbiri için sergiledikleri sonsuz fedakarlık, derin bağlılık ve büyük sevgi Çiya yoldaşımızı manevi ve vicdani bir muhasebeye götürmüştür. Önder Apo ve PKK hakikatini görüp tanıdıktan sonra sömürgeci, soykırımcı Türk devletinin özel savaş uygulamalarıyla kendisine ezberlettiği söylemlerin tümüyle yalan olduğunu gözleriyle görmüştür. Apocu ideolojinin insanı zaaflı durumdan çıkaran, güçlendiren, bilinç, irade, inanç, amaç ve azim sahibi yapan özelliğini de bizzat gözlemlemiştir. Aynı zamanda yoldaşlarının desteği sayesinde düşmanın kendisinde bir alışkanlık haline getirdiği uyuşturucu belasından kurtulmuş, dağların temiz havasında ve ortamında sağlığına kavuşmuştur. Tüm bunları görüp bilince çıkaran Çiya yoldaşımız kendisi için ahlaki, vicdani ve tarihi bir karar alarak düşmanın kendisini nasıl düşürdüğünü, eğitip parti saflarına görevli olarak gönderdiğini yoldaşlarına itiraf etmiştir. Bu itiraflar sayesinde kendi gerçeğiyle yüz yüze gelmiş, hayatında yeni bir sayfa açmış , onurlu bir çıkış yapıp hatalarını telafi edebilmek için PKK’ye gönülden bir katılım yapmak istediğini belirtmiştir. Yoldaşlarının kendisine sunduğu destek ve şans sayesinde yeniden pratiğe katılmıştır. Düşmanın kendisine empoze ettiği düşürülmüş kişiliği aştıktan sonra bir yandan yaptıklarının derin utancını yaşamış, diğer yandan ise yüreği büyük bir yaşam sevinci, mutluluk ve coşkuyla dolmuştur. Bu sevinç ve coşkuyla pratik sürece katılmış, sömürgeci soykırımcı Türk devletinden Kürt halkına ve kendisine yaptıklarının hesabını sormayı amaçlamıştır. Bu temelde 2016 yılında Avaşîn’den Cîlo eyaletine geçmiş, Bakurê Kurdistan koşullarında emek verip, fedakarlık göstererek pratik faaliyet yürütmüştür. Eylemlerde yer alarak düşmandan intikamını almış, düşmana karşı yüreğinde biriken kin ve öfkeyi bu şekilde göstermiştir.

Çiya yoldaşımız Cîlo’nun Çarçella alanındaki hesapsız katılımı, dürüst arkadaşlığı ve taşıdığı mahcubiyetle arkadaşlarının saygısını kazanmıştır. Yoldaşlarının kendisine duyduğu yüksek güven ve edindiği yüce amaçlarla özgür yaşam umuduna dört elle sarılmış, PKK yoldaşlığını büyüterek mücadeleyi zafere taşımayı amaçlamıştır. Çiya yoldaşımızın öyküsü; çocukluğundan itibaren Türk devletinin özel savaş ağına düşen, daha sonra düşürülüp halkına karşı bir silah haline getirilen ama özgür yaşam ideolojisi olan Apoculuk ve onun somut hali olan PKK’yi tanıdıktan sonra düşürülmüş kişilikten kahramanlığa yürüyen bir Kürt gencinin öyküsüdür. Çiya yoldaşımızın Apocu ideoloji ile yaptığı onurlu çıkış, Apocu hareketin ve hakikatin gücünü bir kez daha ispatlamış, tüm Kürt gençlerinin ders ve örnek alacağı bir gerçeği ortaya koymuştur. Çiya yoldaşımızın anısı onurlu mücadelemizde her daim yaşayacaktır.

 

SERHED SILOPÎ

Botan halkımızın Apocu Hareket’e kattığı yiğit yoldaşlarımızdan biri olan Serhed yoldaşımız, Şirnex’de Teyî aşiretine mensup yurtsever bir ailede doğmuştur. Şirnex’de yurtsever bir çevrede büyüyen yoldaşımız Türk okullarında okumasına rağmen hiçbir zaman anadilini unutmamış, kültürünü korumuş ve asimilasyonu kabul etmemiştir. Bir emekçi olarak ailesinin geçimine katkıda bulunmak için çalışmış, böylece daha küçük yaşlardan itibaren kendi ayakları üzerinde durmasını başarmıştır. Yurtsever bir çevrede büyümesinden dolayı hem halkımızın direniş gerçekliğini öğrenmiş hem de düşmanın halkımıza yönelik saldırılarına tanıklık etmiştir. Bundan dolayı gençlik dönemlerinde gençlik çalışmalarına dahil olmuştur. Gençlik çalışmalarındayken birçok önemli çalışmada yer alarak devrimcilik görevini en başarılı bir şekilde yerine getirmiştir. İşgalci Türk devleti ve onun yönlendirmesiyle DAİŞ çetelerinin halkımızın kazanımlarına saldırması ve halkımızdan binlerce kişiyi katletmesi Serhed yoldaşımızın düşmana daha fazla öfkelenmesine neden olmuştur. Yine yaşanan şehadetlerden etkilenen yoldaşımız, şehitlerin anısına bağlılığın gereği olarak onların açtığı yoldan gitmeye karar vermiştir. Yaşanan tüm şehadetlerin intikamını almak için yüzünü Kurdistan dağlarına dönmüş ve gerilla saflarına katılmıştır.

Gerilla saflarına katıldığında ilk olarak Heftanîn alanına geçmiştir. Burada yeni savaşçılar eğitimini başarılı bir şekilde sonlandırarak pratiğe katılmıştır. Gençliğin verdiği enerji ve coşkuyla kısa sürede pratik çalışmalara adapte olmuş ve büyük tecrübeler kazanmıştır. Serhed yoldaşımız emekçi, mütevazı, fedakar ve çalışkan kişiliği ile kendisini geliştirmeyi başarmıştır. Heftanîn’deki başarılı iki yıllık pratiğinden sonra Merkez Karargah çalışmalarına dahil olmuştur. Güven veren kişiliği ile Apocu militanlığın duruş ve ilkelerini temsil etmeyi başaran Serhed yoldaşımız genç yaşta birçok önemli görevi üstlenmiştir. Büyük komutanımız Bedran Gundikremo yoldaşımızın yanında çalışma yürütmüş ve partimiz PKK’nin kahramanlık tarihini öğrenmeye başlamıştır. Bedran yoldaşımızın şahsında Apocuların en değerli özelliklerini görmüş ve kendisi de bu özelliklere ve ölçülere ulaşmanın çabasında olmuştur. Serhed yoldaşımız önemli bir süreçte önemli görevler üstlenmiş ve tarihi sorumlulukları yerine getirmeye çalıştığı bir dönemde şehadete ulaşmıştır. Ardından örnek bir Apocu militan duruş bırakan Serhed yoldaşımız, her zaman örnek alacağımız bir yoldaşımız olacaktır. Serhed yoldaşımızın “Özgür Önderlik, Özgür Kurdistan” hayalini ve amacını gerçekleştirmeyi en temel vazifemiz olarak görüyor ve şehitlerimizin intikamını alana kadar mücadelede ısrar edeceğimizin sözünü bir kez daha yineliyoruz.

 

RÊBER CÛDÎ

40 yıllık silahlı mücadele tarihimizde birçok Botan’lı kadın ve erkek yoldaşımız özgürlük hareketi saflarındaki yerini almıştır. Onlardan birçoğu büyük komutan ve kahraman oldular. Bedran Gundikremo, Adil Bilikî, Rojhat Bilûzerî, Azad Xirbikêbestê, Ahmed Rapo, Hemze, Serbest ve nice başka yiğit… Bugün de binlerce Botan’lı genç bu kahraman yoldaşlarımızın izinde yürüyor; zindanlarda, sokaklarda ve dağlarda gerilla olarak direnmeye devam etmektedir. Bu yoldaşlarımızdan biri de Rêber yoldaşımızdır. Rêber yoldaşımız düşmanın köylerini vahşice yakmasından dolayı Silopya’da doğmuştur. Rêber yoldaşımız özgürlük değerlerine bağlı bir ailede, direniş ve yurtseverlik kültürünün hakim olduğu Silopya’da büyümüştür. Bundan dolayı daha çocukluktan itibaren özgürlük mücadelemize bağlanmıştır. Büyüyüp gençlik yaşlarına ulaştığında kendisi ile birlikte halkımızın özgürlük mücadelesini da daha yakından tanımaya başlamıştır. Aynı zamanda düşman gerçekliğini de bilince çıkarmıştır. Uzun bir zaman Türk okullarında okumasına rağmen kültürünü korumasını başarmış, asimilasyonu kabul etmemiştir. Ailesinin geçimine katkıda bulunmak için birçok farklı işte çalışmış, çalışkanlığı ve emekçi kişiliği ile çevresindeki herkese örnek olmuştur. Düşmanın Temmuz 2015 tarihinden itibaren halkımıza ve Hareketimize yönelik imha saldırıları başladığında Rêber yoldaşımız da binlerce onurlu Kürt genci gibi mücadele saflarında yer alması gerektiğini düşünmüş ve 15 Ağustos 2015 günü yüzünü Kurdistan dağlarına dönmüş, gerilla saflarına katılmıştır.

Doğduğu topraklardan gerilla saflarına katılan Rêber yoldaşımız, daha sonra Metîna alanına geçmiştir. Daha önceleri gençlik çalışmalarında yer almanın verdiği avantajla gerilla saflarına kısa sürede adapte olmuştur. Aldığı ilk eğitimlerden sonra hemen pratik çalışmalara dahil olmuştur. Metîna alanında pratik çalışmalarda birçok yeni şey öğenmiş ve kendisini geliştirme imkanı bulmuştur. Duygulu, emekçi, fedakar ve mütevazı kişiliği ile birlikte çalışma yürüttüğü yoldaşlarının sevgi ve saygısını kazanmayı başarmıştır. Rêber yoldaşımız Apocu militan duruşu sayesinde yaşanan eksiklik ve yanlışlıklara karşı durmuş, her zaman mücadeleyi daha fazla büyütmenin çabasında olmuştur. Güven veren duruşundan dolayı örgütümüzün merkezi çalışmalarında yer almıştır. Birçok önemli çalışmada görev üstlenmiş, büyük bir fedakarlıkla bu çalışmaların başarıya ulaşması için çabalamıştır. En büyük amaçlarından biri Botan kahramanlığına denk bir duruşun sahibi olmak olan Rêber yoldaşımız, katılımı ile bu amacını başarmıştır. Serhed Silopya yoldaşımız gibi Rêber yoldaşımız da ölümsüz komutanımız Bedran Gundikremo yoldaşın yanında yer almış ve onun eğitiminden geçmiştir. Bedran yoldaşımızın eşsiz yoldaşlığından pay almış, yoldaşlarına doğru bir yoldaş olmayı bilmiştir. Yaşamdaki duruşu ve militanca özellikleriyle Botan’ın örnek devrimcilerinden biri olmayı başaran Rêber yoldaşımız bizlere bıraktığı mücadele mirasıyla her zaman yaşayacak ve biz yoldaşlarına öncülük yapmaya devam edecektir.

 

AMED DERSÎM

Amed yoldaşımız halkımızın onlarca yıl büyük emek ve bedeller vererek özgür bir yaşam kurdukları Heleb’e bağlı Til Eran’da yurtsever bir ailede doğmuştur. Ailesinin ve yaşadığı çevrenin yurtsever olması ve partimiz PKK’ye kopmaz bağlarla bağlı olmaları nedeniyle daha küçük yaşlardan itibaren özgürlük mücadelemizi tanımıştır. Fakat Rojava Özgürlük Devrimi’nin gelişmesi ile Partimizi daha yakından tanıma ve anlama fırsatı bulmuştur. Özellikle Partimizin halkımızda oluşturduğu özgürlük ruhu Amed yoldaşımızın dikkatini ve ilgisini çekmiştir. Yine Apocu ideoloji ile kuşanmış binlerce militanın halkımıza yönelik geliştirilen soykırım saldırılarına karşı fedaice direnmesi ve saldırıları kırması Amed yoldaşımızı etkilemiştir. Kürt halkının genç bir ferdi olarak halkımıza karşı sorumluluklarının olduğunu bilince çıkaran Amed yoldaşımız, kendisinin de mücadele saflarındaki yerini alması gerektiğine kanaat getirmiştir. Mücadelesini en iyi ve etkili bir şekilde Kurdistan dağlarında yürüteceğini düşünmüş ve bu temelde gerilla saflarına katılma kararı almıştır.

Gerilla saflarına katıldığında Amed yoldaşımızın dikkatini ilk olarak PKK’nin özünde paylaşım ve yoldaşlık ilişkisi olan yaşamı çekmiştir. Böylesi bir yaşamın ancak özgür bir yaşam olabileceğini düşünmüş ve tereddütsüz bir şekilde katılım sağlamıştır. Aldığı eğitimlerle kendisini Apocu felsefede geliştirme imkanı bulan yoldaşımız, kişiliğinde önemli dönüşümler yaratarak özgür yaşamla daha fazla bütünleşmiştir. Emekçi, fedakar özellikleriyle öne çıkan yoldaşımız gerillanın yeni dönem taktiğine tüm benliğiyle inanmış ve bu amaçla üzerine düşen bütün görev ve sorumlulukları yerine getirmiştir. Özellikle savaş tünellerinin yapımında büyük ve değerli emekleri olan Amed yoldaşımız, bu savaş tünellerinin ucunda zaferi görmüş ve bu inançla hesapsız bir katılım sağlamıştır. Aldığı ideolojik eğitimlerin yanı sıra kendisini askeri anlamda da geliştirmeyi esas alan yoldaşımız, gelişen düşman saldırılarına karşı Apocu bir militan olarak direniş mevzilerindeki yerini almak istemiştir. Fakat büyük emekler vererek yapımında yer aldığı savaş tünellerinde yaşanan bir kazada şehadete ulaşmış ve mücadelesini zirvede tamamlamıştır. Yoldaşların olarak Amed yoldaşımızın sahip olduğu inanç ve kararlılıkla onun ve onun şahsında tüm devrim şehitlerimizin yüce amaçlarını gerçekleştirecek ve mutlaka zaferi kazanacağız.”