KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı yaptığı yazılı açıklamada Mazlum Dağ ve Abdurrahman Er'e yönelik ciddi bir planın olduğuna dikkat çekti. 

MİT ELEMANININ VURULMASI İLE DOĞRUDAN BİR İLİŞKİLERİ YOK

KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı’nın açıklaması şöyle:

"Hewlêr cezaevinde bulunan Mazlum Dağ ve Abdurrahman Er'in 50 günü aşkın bir süredir açlık grevinde olduğu kamuoyuna yansımış, bu duruma dikkat çekmek amacıyla bazı kurumların açıklamaları olmuştur. Bunca süredir açlık grevinde olan bu iki tutsağın içerisinde bulundukları şartların halk ve demokratik kamuoyu tarafından bilinmesi ve kendilerine sahip çıkılması gerekiyor. Öncelikle bu iki tutsağa ilişkin kamuoyuna yansıyan bazı yanlış bilgiler bulunmaktadır. Bu bilgilerin düzeltilmesi ve Mazlum Dağ ile Abdurrahman Er hakkında kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi gerekmektedir, Hewlêr'de bir MİT mensubunun vurulmasıyla doğrudan bir ilişkileri yoktur ve bu eylemde yer almamışlardır, sadece eylemi gerçekleştiren arkadaşlara yardım etmişlerdir. Bu eylemi gerçekleştiren arkadaşlar ise şu an görevlerinin başında bulunuyorlar. Fakat kamuoyunda Mazlum Dağ ve Abdurrahman Er "MİT mensubunu vuran iki yurtsever" olarak bilinmekte veya öyle yansıtılmaktadır. Bu yanlış bilgi bazı kurumlarımızın açıklamalarına da yansımaktadır.

ÖLDÜRÜLEN MİT MENSUBU, HELMET YOLDAŞ’IN KATLEDİLMESİ TALİMATINI VERMİŞTİ

Hewlêr'de vurulan MİT mensubu Güney Kurdistanlı değerli devrimci Helmet yoldaşın katledilmesi talimatını veren kişidir. Bu kişi bundan dolayı hedeflenmiş ve vurulmuştur. Güney Kurdistan halkının yiğit, fedakar, yaşamını Kurdistan davasına adayan ve herkes tarafından sevilen değerli evladı Helmet arkadaşı katleden bir kişinin vurulmuş olması neden KDP'yi bu kadar rahatsız ediyor, bunu anlamak mümkün değildir. KDP bu rahatsızlığını Hewlêr cezaevinde tuttuğu Mazlum Dağ ve Abdurrahman Er'e işkence yaparak yansıtmaktadır. Tutsaklar da işkenceye karşı açlık grevine başlamışlardır. KDP'nin bu rahatsızlığı ve bundan dolayı içerisine girdiği tutum anlaşılmazdır ve kabul edilemez. Halkın, sivil toplum örgütlerinin, demokratik kurumların ve kamuoyunun Hewlêr cezaevinde işkence olduğunu bilmeleri ve işkenceye karşı açlık grevi eylemine giren iki tutsağa sahip çıkması gerekmektedir.

BAŞLARINA BİR ŞEY GELİRSE, SORUMLUSU KDP OLACAKTIR

Ayrıca bu iki tutsak için bilinmesi gereken bir başka durum; Türk devletinin, Mazlum Dağ ve Abdurrahman Er'i cezaevinde katletme planının olduğudur. MİT; cezaevinde bu iki tutsağı katletmek için bazı ajanlar örgütlemiş ve bunlar eliyle bu katliamı yapmak istemektedir. MİT'e ajanlık yapan ve bu katliamla da görevlendirilen bazı ajanlar güçlerimizce alınmışlardır. Bunlardan biri Yasin Ali Hıdır isimli casustur. Bu kişi daha önce cezaevi müdürlüğü yapmıştır. İçeride bazı mahkumları örgütlemek suretiyle MİT tarafından bu katliamı yapmakla görevlendirilmiş ve kendisine bunun için para verilmiş; katliamı gerçekleştirdikten sonra ise çok yüklü miktarda para vaat edilmiştir. Dolayısıyla tutsakların içerisinde bulunduğu koşullar kritiktir ve kendilerine yönelik planlar ciddidir, Mazlum Dağ ve Abdurrahman Er KDP'nin elinde bulunmaktadır. Onların yaşamından ve can güvenliğinden bizzat KDP sorumludur. Onlara yönelik gelişecek her şeyden KDP sorumlu olacaktır, bunun herkes tarafından bilinmesi gerekmektedir.

Biz geç olmadan tüm demokratik kurumlara ve duyarlı herkese bu tutsaklara dönük yapılan işkenceye karşı ve tehlikede olan can güvenlikleri için harekete geçmeleri ve açlık grevine giren tutsaklara sahip çıkma çağrısı yapıyoruz. Açlık grevinde bulunan bu tutsaklarla acilen görüşme yapılmalı ve içerisinde bulundukları durum bizzat görülerek dinlenmelidirler.”