KCK’den Muharrem ayı mesajı

KCK Halklar ve İnançlar Komitesi, Aleviler ve Şii Müslümanların “Kerbela direnişini” yad etmek için tuttukları oruçlar ve “pay ettikleri” Aşure lokması vesilesiyle bir mesaj yayınladı.

KCK Halklar ve İnançlar Komitesi, “Aleviler ve Şii Müslümanlar, bu yılda Kerbela direnişini tutukları oruçlar ve pay ettikleri Aşure lokması ile yad ettiler. İbadetleriyle Kerbela direnişini günümüzde yaşatanları selamlıyoruz. Tuttukları oruçların hak defterine yazılmasını niyaz ediyor, pay ettikleri Aşure lokmalarının kabul olmasını diliyoruz” dedi.

Mesajda devamla şu ifadeler yer aldı: “Ortadoğu'da zulme karşı mücadelelerin en önemli direnişlerinden biri de Kerbela’da Yezit’e karşı İmam Hüseyin ve yoldaşlarınca verilmiştir. Bu mücadele halkların adalet, eşitlik ve özgürlük ruhunda ve bilincinde kutsallık derecesinde yer edinmiştir. Kerbela direnişi ibadetle anılacak kadar halklarımızın insanlık özgürlük mücadelelerine kutsal bir miras bırakmıştır. Bu nedenle İmam Hüseyin Ortadoğu mücadele geleneğinde bir çizgidir. Hak ve adalet talebinden vazgeçmeyenler 1379 yıldır oruç tutup lokma pay ederek bu insanlık değerinin ruhunu ve bilincini nesilden nesille aktarmaktadır.

İmam Hüseyin’in direniş çizgisi, ibadetle kutsanacak kadar anlamı büyük bir değerdir. Ona bu kutsallığı kazandıran zalime biat etmemesidir. Canı pahasına haksızlığa, gaspa, insanlık onurunu ve vicdanını ayaklar altına alamaya yeltenmiş saray ve saltanat düşkünlerine teslim olmamasıdır. Yüzlerce yıldır yad edilmesi bu direnişteki haklılıktan ve insanlık onurunu ve ahlakını temsil etmesinden ötürüdür. Bu bağlamda Hüseyini olmak, İmam Hüseyin safında olmak demek nerede olursa olsun, kimden gelirse gelsin haksızlığa, zulme, insanlık onurunu ve vicdanını ayaklar altına alan saray ve saltanat sahiplerine karşı mücadele etmek demektir.

Sevgili Alevi canlar ve değerli Hüseyin Sevdalıları,

Günümüzde Kürdistan başta olmak üzere Ortadoğu’nun neredeyse her yerinde Yezit soylu iktidarlar halklarımıza zulüm yapmaktadır. Hemen her ülke de bir avuç çıkar gurubu saray ve saltanatları için halklarımıza etmedik haksızlıklar, hakaretler, zalimlikler bırakmamaktadır. AKP-MHP faşizminin saldırılarında da gördüğümüz gibi Kürt halkının en doğal hak taleplerini bile saldırı gerekçesi yapabilmektedirler. Bu faşistler emperyal çıkarları için Suriye ve Irak topraklarını Kürt halkının hak taleplerini gerekçe yaparak işgal etmek istemektedir. Her gün kadın, çocuk, yaşlı demeden suçsuz günahsız masumları katletmektedir. Aynı Yezit gibi ya sistemimizi kabul eder, bizden olur bize biat edersiniz ya da sizi katlederiz diyorlar. Tıpkı Yezit gibi para, mal, mülk ve unvan dağıtıp insanları aldatarak zulümlerine ortak etmektedirler. Yoksul ve ezilenlerin acı ve elemlerini bile kendi iktidar çıkarları için istismar ediyorlar. Bilindiği gibi zalimler her zaman hak ve hakkaniyet mücadelesini verenlere karşı saflarını sıklaştırır, kendi içinde bir ve beraber hareket ederler. Gün vesilesiyle belirtmek isteriz ki Kerbela direnişini ananların zalim egemenlere karşı mücadelesinde de en büyük dayanakları birlik olmalarıdır. Dolayısıyla günümüzde Muharrem yâdinden çıkarılacak en önemli ders, Kerbela duruşu ve iradesinin ibadetle anılacak kadar kutsal olduğu ve egemenin zulmatına karşı zaferin birlikte mücadeleden geçtiği bilinci ve örgütlülüğüdür.

Bugün Kürdistan, Türkiye ve Suriye'de gördüğümüz gibi Yezit soyluların katletmek için baş hedefine koyduğu toplumlardan biri de Alevilerdir. Türkiye'de ve Kürdistan'da yaşayan Aleviler Erdoğan-Bahçeli faşist rejiminin büyük baskı ve zulmü altındadır. Alevi kutsallarına kabul edilemez saldırılar yapılmaktadır. İmam hatip lisesi benzeri okullar, diyanet gibi holdingleştirilmiş ideolojik ve sermaye örgütleriyle Alevi inancının ruhu, ilkeleri ve tarihi hedeflenerek yok edilmek istenmektedir. Çeteler Alevi dergahlarına göndertilerek Alevilere katliam mesajları verilmektedir. Bu nedenle Alevilerin İmam Hüseyin’e layık olmalarının yolu bu çağdaş Yezitliğe karşı birlik içinde mücadele etmekten geçmektedir. Muharrem bugün Alevilere Erdoğan-Bahçeli faşizmine karşı birlik içinde demokrasi güçleri ile ortak mücadele vermeyi emretmektedir.

Alevilere benzer bir inançla Kerbela direnişini anan Şii Müslümanlara bu direniş çizgisinin emrinin Ortadoğu da başını Türk devlet faşizminin çektiği Yezitlik başta olmak üzere tüm zalimane politikalara karşı çıkmak olduğuna inanıyoruz. Bu yılki Kerbela anmalarında yaşamını yitiren Şii Müslümanlara Allahtan rahmet diliyoruz. Şii Müslümanlar başta olmak üzere İmam Hüseyin’in insanlık mücadelesi verdiğine inanan her inançtan halkları Ortadoğu’daki faşist baskıcı rejimlere karşı ortak cephede demokrasi mücadelesini yükseltmeye çağırıyoruz.

Muharrem orucu ve Aşure günü vesilesiyle bir kez daha İmam Hüseyin’i yüreklerinde hissedenlerin on iki imam oruçlarının ve hizmetlerinin hak defterine yazılmasını canı gönülden niyaz ediyoruz.

Tüm Hüseyin sevdalılarını, Hz. Hüseyin’i ve şehit düşen tüm canları, zalime karşı mücadele içinde yaşatmaya çağırıyoruz. Gün vesilesiyle çağdaş Hüseyin-i hareket olan Kürdistan özgürlük mücadelesinde anılarının yaşatıldığını belirtiyor, herkesi demokrasi ve özgürlük mücadelesi saflarında yer almaya davet ediyoruz.”