Türk devleti ve ona bağlı çeteler, 8 Aralık 2024’ten bu yana Kuzey Suriye Bölgesi’ne dönük saldırılarına kesintisiz devam ediyor. Esad rejiminin düşürülmesiyle birlikte yeni bir sürecin başladığı Suriye’de, sallantıda olan rejim tamamen yıkıldı. Savunma güçleri Til Rifat ve Şehba’da, QSD’de ise Minbic’te halkı katliamdan korumak için geri çekildi. Ancak Türk devleti ve ona bağlı çeteler, halka yönelik yoğun saldırılarına devam etti. Türk devleti, Minbic, Kobanê ve Tişrîn Barajı’na şiddetli saldırılar başlattı ve Minbic’i işgal ettiler. Yaşanan saldırı ve çatışmalarda, Türk devleti ve ona bağlı çeteler her açıdan büyük darbeler aldı ve geri çekilmek zorunda kaldı. Büyük darbeler alan Türk devleti ve çeteler, kirli planlarını devreye koyamadı ve ilerleyemedi. QSD savaşçıları, 40 günü aşkındır büyük ve tarihi bir direniş ile işgalcilere geçit vermiyor. Tişrîn’e dönük saldırıların başından bu yana direnişte yer alan QSD komutanlarından Baz Qamişlo, “Bilindiği üzere 8 Aralık 2024’ten bu yana Türk devleti ve çeteleri tarafından büyük saldırılar yaşanıyor. Tüm tekniği ve gücüyle Tişrîn’e saldıran Türk devleti ve çetelerine karşı, bölgeyi büyük bir direnişle savunuyoruz ve savunmaya da devam edeceğiz.

TIŞRÎN’DE İLERLEMELERİNE İZİN VERMEDİK

İşgalci Türk devleti ve ona bağlı çetelerin, Minbic’i işgal ettikten sonra tüm gücüyle Tişrîn’e yöneldiğini belirten Baz Qamişlo, “Türk devleti hem karadan saldırılarıyla hem de savaş ve keşif uçaklarıyla büyük saldırılar gerçekleştiriyor. Ama bu saldırılara karşı ortaya çıkan direniş ve kararlılığı gören Türk devleti ve çeteleri, geri adım atmak zorunda kaldı ve Tişrîn’e girmekten korktu. Karadan ilerleyemeyeceğini anlayan Türk devleti, 15 günün sonunda hava saldırılarıyla Tişrîn’i işgal etme girişimlerine başladı ve saldırılarını ağırlaştırdı. Bugüne kadar da havadan ve karadan ağır silahlarıyla baraja saldırmaya devam ediyor. Türk devleti, çeteleri ve paramiliter güçleriyle Tişrîn’i işgal etmek istiyor ama biz bu yolu onlara vermedik. Saldırılarına karşı direnişimizi büyüttük. Tişrîn’de ilerlemelerine izin vermedik. QSD savaşçıları olarak halkımıza söz verdik. Ve sonuna kadar da bu sözü savunacağız. Halkımızın onurunu koruyacağız” dedi. 

ŞEHİD EZİZ EREB HAMLESİ 

QSD’nin saldırılara karşı büyük bir cevap verdiğini ifade eden Baz Qamişlo, Şehid Eziz Ereb hamlesinden söz ederek, “Türk devleti 8 Aralık’ta bölgeye dönük başlattığı saldırıları, düşmanca sürdürüyor. İşgal saldırılarına aralıksız devam ediyor. Suriye Demokratik Güçleri olarak, saldırıların başlamasından 13 gün sonra Şehid Eziz Eren hamlesini başlattık. Saldırıların başladığı günden bu güne kadar Türk devleti ve çeteleriyle aramızdaki çatışma aralıksız devam etti. Türk devleti, Tişrin Barajı’nı ve köylerini işgal etmek için tüm güçlerini seferber etti. Türk devletinin saldırılarının önünü almak için, hamle çerçevesinde Seyîdiyê, Xirbet Zimala ve Qişle köylerinde, çetelerine büyük darbeler vurarak, köyleri çetelerden temizledik. Bu hamlemiz ve kararlılığımız da halkımızın da desteği ve verdiği güçle devam ediyor” diye belirtti. 

HALKIMIZ SAVAŞÇILARIYLA DİRENİYOR 

Baz Qamişlo, şunları söyledi: “Türk devleti halkın iradesini kırmak için tüm saldırılarını ağırlaştırdı. Sivil konvoylarına saldırdı. Buna karşı halkın büyük bir direnişi oldu ve geri adım atmadı. Halkımızın dik duruşunu ve kararlılığını selamlıyoruz. On gündür Kuzey-Doğu Suriye halkı, barajı savunmak ve korumak için savaşçılarının yanında yer alıyor ve direniş nöbeti tutuyor. Halkımız saldırılara rağmen tüm imkanlarıyla baraja akın ediyor. Askeri gücümüze tüm gücüyle saldıran Türk devleti ve çeteleri aynı saldırıları sivil halka yönelik de gerçekleştiriyor. İşgal saldırılarını durdurmayan Türk devleti, halkın iradesini ve direnişini kırmak için elinden geleni yapıyor. Ne yaparsa yapsın halkın iradesini kıramayacak. Biz direnen bu halkın evlatlarıyız. Direniş alanlarında olan halk bizim ailelerimizdirler. Biz de sonuna kadar halkımızı savunacağız. Çetelerin ve işgalcilerin saldırılarını karşılıksız ve cevapsız bırakmayacağız. Bu işgalciler birçok arkadaşımızın şehadetine sebep oldu. Halkımızın ve yoldaşlarımızın kanında elleri var. Halkımızın ve şehitlerimizin intikamını alacağız. Biz burada kişileri değil, bir halkı savunuyoruz. Bir kez daha direnişimizi ve savaşımızı sürdüreceğimizi belirtmek istiyoruz. Önder Apo’nun fikir ve düşünceleri temelinde savaşıyoruz. İşgalcilerin amacına ulaşmasına asla izin vermeyeceğiz.”