Maxmur Demokratik Halk Meclisi Eşbaşkanı Yusif Kara, direnişin üçüncü gününde tüm demokratik çevrelere çağrıda bulunarak, Irak hükümeti üzerinde baskı kurmasını istedi.

‘TEL ÖRGÜ, HAKARETTİR, TECRİTTİR’

Uzun bir süredir Irak hükümetinin “Barzani ailesi ve Türkiye”nin işbirliğinde kampın etrafını tellerle kapatmak istediğini söyleyen Kara, birkaç kez bunun kendilerine iletildiğini ifade ederek, “Maxmur halkı hiçbir zaman bunu kabul etmedi. Biz bu durumu bir hakaret ve tecrit olarak gördük. Açıkça söyledik ancak ısrar ediyorlar” dedi.

20 Mayıs’tan itibaren Irak ordusunun kuşatma için harekete geçirilmesine ilişkin konuşan Kara, “Büyük bir güçle, polis ve zırhlı araçların desteğinde gelerek saldırmak istediler. Bir heyet gönderdiler, onlarla bir araya gelip müzakere etmek istedik. Bir kez daha tutumumuzu ifade ettik. Ancak dinlemediler ve aldıkları kararda ısrar ettiler” diye belirtti.   

Irak hükümetinin bu tutumunun Birleşmiş Milletler kanunlarına ve misafirperverliğe aykırı olduğunu söyleyen Kara, alınan kararın açıkça faşist Türk devletinin politikasına uygun olduğu kaydetti.

BU DAYATMAYI MAXMUR HALKI KABUL ETMEZ

Halkın direnişini değerlendiren Kara, şunları ifade etti:

"Dosta da düşmana da tekrar söylüyoruz; Bu yaklaşımı hiçbir şekilde kabul etmiyoruz. 30 yıldır sürgündeyiz. Bize bunu dayatamazlar. Kendi onurumuz ve şerefimizle yaşamak istiyoruz. Faşist bir düşmanın zulmünden kaçtık, mülteci olduk ve Irak topraklarına geldik. 30 yıldır Irak'ta yaşıyoruz. 30 yıllık bunca acı ve bedelden sonra bugün bizi tecrit etmeleri, üstü açık bir cezaevine dönüştürmelerini Maxmur halkı hiçbir şekilde kabul etmez.”

Maxmur Demokratik Halk Meclisi Eşbaşkanı, Birleşmiş Milletler başta olmak üzere uluslararası demokratik kamuoyuna, Kürdistan halkına ve Irak halkına seslenerek, “Çünkü Irak halkı çok misafirperverdir” dedi ve “faşist Türk devletinin onayıyla, hainlerin onayı ile kendilerine dayatılan uygulamaları” reddetmeye çağırdı.  

GÜÇLERİNİZİ ÇEKİN, DİYALOGA HAZIRIZ

Kara şöyle noktaladı:

Irak hükümetinden bir kez daha insanlık dışı tavrını, Türkiye'nin 28 Mayıs seçimleri öncesi çıkarlarına denk gelen tutumlarını terk etmeye çağırıyoruz. Kendi gerçekliğinize dönün. 30 yıldır ne biz onlara (Irak halkına) ne de onlar bize zarar vermedi. Bize karşı bu tutumunuzdan vazgeçin. Açık bir şekilde güçlerinizi çekin diyoruz. Sonrasında ise Irak hükümeti yetkilileri ve sivil kurumlarla tüm görüşme ve müzakerelere hazırız.”