Maxmûr Kampındaki Kürtlerin yaşamı risk altında

Ambargo altında bulunan Maxmûr Şehit Rustem Cudi Mülteci Kampı, koronavirüs nedeniyle büyük risk altında.

Maxmûr Kampı'na yönelik yaklaşık 9 aydır süren ambargo koronavirüs riskini büyütüyor. Maxmûr Kampı Dış İlişkiler Komitesi’nden Neda Muhamed Ahmed, ambargodan kaynaklı hiçbir hazırlık yapılamadığını, temel gıda ve ilaç sorunlarının olduğunu dile getirdi. Ayrıca yaptıkları görüşmelerin sonuçsuz kaldığını belirten Ahmed, yaşlılar ve kronik hastalığı olanların bulunduğunu belirtti, ambargonun kaldırılmasını, insani yardımların bir an önce  ulaştırılmasını istedi.

‘GÖRÜŞMELER SONUÇSUZ KALDI’

Irak'ın Musul vilayetine bağlı Birleşmiş Milletler (BM) denetiminde  olan kampa, 17 Temmuz 2019’da Hewlêr’de bulunan MİT yöneticisi Osman Köse'nin öldürülmesinden bu yana ambargo uygulanıyor. 12 bin Kürdün yaşadığı kampta, yurttaşlar hem sağlık hem de yaşamsal ihtiyaçlarını karşılamakta ciddi zorluklar yaşıyor. Koronavirüs salgınının her geçen gün ülke genelinde yaygınlaşmasıyla birlikte tedirginliğin arttığı belirten Maxmûr Kampı Dış İlişkiler Komitesi’nden Neda Muhamed Ahmed, şöyle dedi:
"Yaklaşık 9 aydır ambargonun kaldırılmasına yönelik birçok siyasi parti ve sivil toplum kuruluşuyla diplomatik görüşmeler gerçekleştirdik fakat şu ana kadar herhangi olumlu bir sonuç alamadık. Burada çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere 12 bin insan yaşıyor. Yine yaşlılar ve kronik hastalıkları olanlar var. Virüs salgını ile birlikte kaygılar artmış durumda. Olası bir vakada insani bir dram yaşanacaktır. Hewlêr valisi ile iki kez görüşme gerçekleştirdik fakat ambargonun nedenini öğrenemedik. Ambargonun kaldırılması için çabalarımız ve yaptığımız bütün görüşmeler sonuç kaldı.”

'YARDIMLAR DA ENGELLENİYOR'

Ahmed, 9 ayı aşkındır süren ambargonun sadece giriş ve çıkışları engellemeyle sınırlı olmadığını, aynı zamanda psikolojik bir ambargonun yaşandığını söyledi. Ahmed, şöyle konuştu:
“Koronavirüs ile birlikte burada yaşayan insanlar tedirgin. BM tarafından verilen bir statü var fakat BM nezdinde sivil olmaktan çıktılar. BM sorumluklarını yerine getirmiyor. Buradaki insanların yaşamını hiçe sayıyor. Yardım kuruluşlarıyla görüşmelerimiz oldu, temizlik ve ilaç  talebinde bulunduk fakat ambargodan kaynaklı yardım kuruluşlarının geçişlerine izin verilmiyor, sendikaların ve insan hakları örgütlerinin kampa geliş gidişleri engelleniyor. Daha önceki görüşmelerde BM bunun haksız olduğunu ve girişimlerinin olduğunu söyledi. Diğer ulusal ve uluslararası insan hakları kurumları ile görüşmelerimiz oldu. Tüm kurumlar ambargonun hukuksuz olduğu konusunda ortak bir noktada buluştu. İnsan Hakları Gözlemevi, bu konuda yerel hükümeti eleştiren bir rapor da yayımladı fakat yinede ambargo kaldırılmadı.”

DR. ÜNVER: TIBBİ MALZEMEMİZ YETERSİZ

KDP tarafından kampa ambargo uygulandığına değinen Doktor Muhamed Ünver, "Hastanemizde ilaç kalmamış ve ilaç almak için kamp dışına çıkmamıza bile izin verilmiyor. Her geçen gün ambargoyu daha da sıkılaştırıyorlar. Koronavirüs için kendi imkânlarımızla tedbir almaya çalışıyoruz fakat tıbbi malzememiz yetersiz" dedi.
Virüsün her geçen gün etkisini arttırdığını belirten Dr. Ünver, “Hewlêr, Dohuk, Kerkük’de tedbir aldıklarını söylüyorlar. Fakat bizim kampımız için herhangi bir adım atmıyorlar. Dükkanlarda temizlik ürünleri bile  kalmamış. 9 aydır ambargo altındayız. Sağlık malzememiz kalmadı" diye konuştu.

’70 KİŞİ GÖZETİM ALTINDA’

Ambargoya rağmen virüse karşı kendi imkânları dahilinde tedbirler aldıklarını kaydeden Dr. Ünver  kampta bulunan bütün kurum ve kuruluşların katılımıyla bir kriz merkezinin oluşturulduğunu söyledi. Kimi gerekçelerle kamp dışına çıkan ve tekrar geri dönen herkesin tedbir amaçlı karantinaya alındığını dile getiren Dr. Ünver, "Kendi imkânlarımızla  karantinaya altına alınan kişileri 14 gün boyunca gözetim altında tutuyoruz fakat yer, yiyecek, içecek ve yatak sorunumuz var. Şimdiye kadar 70 kişi gözetim altına alındı, gerekli muayeneler yapıldı, kamp içinde herhangi bir vakaya rastlanmadı" diye belirtti.

'AMBARGO KALDIRILMALI, TIBBİ YARDIM YAPILMALI '

Dr. Ünver, Birleşmiş Milletler (BM), Irak ve KDP'ye şöyle seslendi: “Bu uygulanan ambargonun kaldırılması gerekiyor. Olası bir vakada müdahale edebilecek imkânlarımız yok, ilaç sıkıntımız var. İlaç ve dezenfekte yardımlarını bekliyoruz. Uluslararası bütün kurumlara ve insan haklarını savunan kişilere çağrımız; bir an önce kampımıza insani yardımları ulaştırsınlar."