Musa Anter Davası'nda tanıklar dinlendi

Musa Anter Cinayeti Davası'nda, iki tanık 24 yıl aradan sonra dinlendi. Ancak tanıklar, olay anıyla ilgili bilgilerinin olmadığını ifade etti.

Amed’de 20 Eylül 1992 tarihinde JİTEM tarafından katledilen Gazeteci-Yazar Musa Anter’in davasında tanık olarak çağrılanlar ifade verdi. Amed Büyükşehir Belediyesi Kültürel Miras ve Turizm Daire Başkanı Nevin Soyukaya ile Yazar Samet Aydın, yargılamayı yapan mahkemenin talimatı ile Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ifade verdi. JİTEM Davası birleştirilerek Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi’ne nakledilen davada tanıklar, Anter Cinayeti'nden 24 yıl sonra talimatla ifade verdi. Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen talimat duruşmasında, Anter Ailesi'nin avukatları Selim Okçuoğlu ve Sidar Avşar hazır bulundu. 

SOYUKAYA: OLAY ANIYLA İLGİLİ TANIKLIĞIM YOK

Tanık Nevin Soyukaya, şunları anlattı:

“24 yıl geçti olayın üzerinden. Biz ilk kez çağrılıyoruz. Ne kadar hatırlarım bilmiyorum. Olayın olduğu zaman olay anında bir tanıklığım yoktur. Sadece festivali düzenleyen belediye çalışanıydım. Musa Anter bana Amed'i görmediğini, gezmek istediğini söyledi. Bütün misafirlerden sonra biletini aldı, Musa Anter. Biz her program sonrası Musa Anter ile sohbet ederdik gece yarılarına kadar. Sonra bana 'yorgunluktan öldün' dedi… Annem rahatsızlandı, acile götürdük. Acilde kalabalık vardı. Orhan Miroğlu’nun babasını gördük. Ben de 'hayırdır' diye sordum, babası bana; 'Orhan’ı öldürdüler. Musa yaralı' demişti. 

Fakülteye gelince öğrendim. Olay hakkında görgüye dayalı bilgim yoktur. Bunca yıldır ilk kez dinleniyorum."

Anter Ailesi'nin avukatı Selim Okçuoğlu da, bütün tanıkların davanın görüldüğü Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dinlenmesini talep ederek, tanık Soyukaya'ya olayın yaşandığı güne ilişkin sorular yöneltti.

'İHMAL VAR MIYDI?'

Soyukaya, Okçuoğlu’nun, “O tarihlerde Diyarbakır’da ve bölgede gazeteciler dahil işlenen çok sayıda kaçırma ve 'faili meçhul' olaylara rağmen böylesi bir organizasyonu ve risk altında bulunan kişileri davet etmeyi nasıl izah ediyorsunuz" sorusunu şöyle cevapladı: “Festivalin yapılıp yapılmama kararı bize ait değildir. Yönetim karar alıp komisyon karar almıştı. En alt komisyonda bulunan bendim, çok eleştiri almıştık. Biz karar merciinde etkili değildik. Dolayısıyla izahta bulunamam."

Avukatların “Musa Anter’i korumak amacıyla belediye veya başka bir yerden kişileri koruma amaçlı görevlendirdiniz mi?” sorusunu ise Soyukaya, “Böyle bir koruma tahsis etmedik, bu benim içimde bir acıdır, benim yanımda çalışan, kültür müdürlüğünde çalışan gençler eşlik ediyordu. Zaten Musa Amca 'beni yalnız bırakmayın' diyordu. Hatta araçta giderken koltukta öne doğru kayarak kendini gizleyecek şekilde oturuyordu. Gençler önlerde ve her iki tarafında oturuyordu. Zaten otelden çok fazla dışarı çıkmıyordu" diye yanıtladı. 

AYDIN: ORHAN MİROĞLU'NA GİDECEĞİNİ SÖYLEMİŞTİ

Tanık Samet Aydın ise ifadesinde şunları belirtti: “Olayın üzerinden 25 yıl geçmesi nedeniyle pek çok şeyi hatırlayamıyorum. Ben o dönemde emniyette kamera kaydı eşliğinde ifademi verdim. O dönem benim görevim belediye sanat danışmanlığı idi. Benim Musa Anter’in öldürülmesi olayı ile ilgili görgüye dayalı bir bilgim yoktur. Benim Musa Anter ile münasebetim festival kapsamındaki imza günü dolayısıyladır” diye belirtti. 

Aydın, avukatların “Olayın mağdurlarından biri de Orhan Miroğlu’dur. Kendi ağır yaralı olarak kurtulmuştur. Orhan Miroğlu olay günü ve öncesinde Musa Anter ile görüşmek için yanına gelmiş midir” sorusuna da şu yanıtı verdi: “Öncesinde geldiğini hatırlamıyorum. Ama olayın olduğu akşam zaten biz Büyük Otel'de beraberdik, Musa Anter ‘Ben Orhan Miroğlu’nun evine gidiyorum, onun misafiriyim’ dedi.” 

Davanın duruşması 26 Eylül’de Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.