Qelqelî’ye ekonomik tecrit uygulanıyor
Adeta kuşatma altına alınan ve tüm ekonomik kaynakları kesilen Qerqelî’de yaşayan yurttaşlar, siyasi duruşları nedeniyle cezalandırıldıklarını söyledi.
Adeta kuşatma altına alınan ve tüm ekonomik kaynakları kesilen Qerqelî’de yaşayan yurttaşlar, siyasi duruşları nedeniyle cezalandırıldıklarını söyledi.
Wan’ın Qelqeli (Özalp) ilçesine yıllardır ekonomik ambargo uygulanıyor.
Qelqeli, bir zamanlar Wan ve bölgede hayvancılığın ve tarımın yapıldığı, ticaretin gelişkin olduğu bir ilçe konumundayken son yıllarda AKP hükümetini uyguladığı politikalar nedeniyle adeta zorunlu göçe tabi tutuluyor. 2019’da 80 bin olan ilçe nüfusu, son 5 yılda 68 bine kadar geriledi. Bir zamanlar sınır ticareti yapabilen, İran tarafı gelişkin ticari ilişkileri olan ilçenin bu kaynakları ‘kaçakçılık’ gerekçesiyle kesildi. 2000’li yıllarda yaklaşık 82 genç kaçakçılık yaptığı gerekçesiyle katledildi. Mevcut Saray Kapıköy Sınır Kapısı da hükümet tarafından seçim öncesi açılıyor, ancak seçimlerden istediğini alamayan AKP hükümeti ilçe halkını adeta cezalandırarak sınır kapısını yeniden kapatıyor. Qelqeli ilçesi son yıllarda yapılan genel ve yerel seçimlerde HDP’ye yüzde 90 ile yüzde 80 arasında değişen oy verdi. İlçe, Lice ile birlikte Kurdistan’da HDP’ye en yüksek oy çıkan ilçe oldu.
İlçeye uygulanan ekonomik ambargoyu değerlendiren kayyum atanan Belediye Eşbaşkanı Yakup Almaç, ilçenin siyasi bir izolasyona tabi tutulduğunu söyledi. Almaç, şunları ifade etti: “Kendini sahiplenen öz kimliğine sahip çıkan ve bunu seçimlerde açığa çıkaran bir ilçemiz var. Bu da erkleri rahatsız ediyor. Ekonomik ve siyasi kırımlara maruz bırakılıyor. 33 Kurşun Katliamı’ndan bu yana başlayan bir politika var. Örneğin sınır kapısı Özalp ve Saray ilçesinde halka fayda sağlayabilecekken bunun önü kesiliyor. Dünyanın her yerinde bu ticaretler olağan olmasına rağmen bizde yasaklanıyor. Sınır ticareti duvarlarla kapatılıyor. Konu ticaret olduğunda kaçakçılık bahanesiyle engelleniyor. Ancak bazı güçlü sermaye gruplarının istediği gibi sınırdan akaryakıt taşıdığını görüyoruz. İlçemize hala doğal gaz verilmedi. Kış ayları soğuk ve aşırı yakıt masraflarını karşılayamadığı için kış sezonu ilçeyi terk ediyor. Ciddi oranda göç veren bir ilçe haline geldik. Nüfusumuz 80 binden 70 binin altına düştü. Bunun sebebi siyasi ve ekonomik yaptırımlardır. Halkın yerelden kendini yönetme hakkı, seçme seçilme hakkı elinden alınıyor. Halka ‘Sizi biz yönetiriz’ deniliyor. İnsanlarımız yoksullaştırılarak kendi siyasi saiklerine angaje etmeye çalışıyorlar. İlçemiz tecrit altında tutuluyor diyebiliriz.”
BOYUN EĞDİRECEKLERİNİ DÜŞÜNÜYORLAR
HEDEP Belediye Meclis Üyesi Ecevit Ceylancı ise ilçe halkının siyasi duruşundan dolayı AKP’nin siyasi, ekonomik baskısına maruz kaldığını belirterek, “En önemlisi de ekonomik tecrit uygulanıyor. Halkımız sistematik olarak göçe zorlanıyor. Sınır kapıları tam kapasite ile çalıştırılmıyor. Her geçen gün onlarca insanımız batıya göç etmek zorunda kalıyor. İlçemiz halkı bu ekonomik ambargonun kırılmasını istiyor ve bunun için mücadele ediyor. Halkımıza bu şekilde boyun eğdireceklerini düşünüyor ama yanılıyor. İlçe halkımız yüz yıldır bu siyasete prim vermedi ve bundan sonra da prim vermeyecek” dedi.
ZORUNLU GÖÇE TABİ TUTULUYOR
HEDEP İlçe Eşbaşkanı Sakine Kutpınar da uygulanan ekonomik ambargo ile halkın cezalandırıldığını belirterek, şöyle konuştu: “Açıkçası ilçemiz siyasi kimliğine sahip çıktığı için ne yazık ki iktidarın zulmüyle göçe maruz bırakıldı. Ekonomik anlamda kimse kendini idame ettiremiyor. Bizim en büyük mahallemiz olan Noşar’da (Sağmalı) 250 ailemiz göç etti. Bunlar son derece üzücü bir durum. Kayyum belediyeleri köylerde yaşanan sorunlarla ilgili değil zaten. Halkımız batıya göç ediyor. Sınır kapımız her seçim öncesi seçim malzemesi yapılıyor. ‘Kapıyı açıyorlar’ ama sonra seçimlerde istediklerini alamayınca bu karar geri çekiliyor. Bu da gösteriyor ki siyasi duruşu net olan ilçemiz üzerinde ekonomik ambargo uygulanıyor.”