‘Sîda direnişi düşmanın yüreğine saplanan bir hançerdir’

HPG gerillası Hîwa Sine, ANF’ye verdiği röportajda, “Sîda’da yürütülen direniş, düşmanın yüreğine saplanan bir hançerdir. Ne olursa olsun gerilla her zaman başarıyı esas alıyor” dedi.

Türk devletinin Medya Savunma Alanları'na yönelik başlattığı işgal saldırıları devam ediyor. Zap, Çemço ve Sîda bölgelerinde Türk devleti tüm gücüyle ve her türlü tekniği kullanarak gerilla bölgelerine saldırıyor. Bu saldırılara büyük bir direnişle cevap veren gerillalardan biri de Hîwa Sine idi. HPG gerillası Hîwa Sine, ANF’ye verdiği röportajda Türk devletinin saldırılarını ve gerilla direnişini değerlendirdi.

Türk devletinin tüm imkanlarına rağmen gerilla direnişi karşısında çaresiz kaldığını söyleyen HPG gerillası Hîwa Sine, verdiği röportajda şu ifadeleri kullandı: “Savaş ve direniş, düşmanın yüreğine saplanan bir hançerdir. Yaşanan savaş, Türk devletini hem arazide, hem de mevzilerde ciddi şekilde zorlamıştır. Biz de mevzilerde direnen arkadaşlarımıza yardımcı olabilmek için fedai bir ruhla mücadele ettik. Bu operasyonda düşman gerçeği açıkça ortaya çıkmıştır. Arkadaşlarımıza her türlü saldırı yapıldı. Ancak irademizi kıramadılar. Partimize ve Rêber Apo'ya verdiğimiz sözü hayata geçirmenin zamanı gelmişti. Girê Werxelê’yi korumak için arazideydik. Yüzlerce savaş suçuna tanık olduk, bu suçlar gözümüzün önünde işlendi. Kurdistan topraklarının işgal harekatında yer alan askerler Türk devletinin sözde en iyi askerleriydi ama Apocuların direnişi karşısında savaşamıyorlardı. En ufak seste mevzilerini bırakıp kaçıyorlardı. Türk devletinin gerçeği budur.

Düşman sonuç alamadığını görünce işgali daha da genişletmek istedi. 15 Eylül’de düşman kobra, savaş ve keşif uçaklarıyla şehit Felat tünellerine geldi. Aynı zamanda askerler şehit Fedakar ve şehit Agir bölgesine saldırdılar, amaçları arkadaşların müdahale etmesini önlemekti. Ancak kamplarda bulunan hareketli timler ve mevzilerdeki arkadaşlar profesyonel bir şekilde müdahale ederek askerlerin savaş tünellerine kolay kolay girmelerine izin vermedi. Askerler saldırdığında arkadaşlar fedai bir ruhla cevap verdi ve düşman çok sayıda kayıp verdi. Türk devleti ölü ve yaralılarını bırakıp geri çekildi. Sîda'ya gelebilmek için alanı tekrar bombaladılar ama yine sonuç alamadılar.

Askerlerin cenazeleri günlerce yerde kaldı ve en sonunda arkadaşlarının gözetiminde yakıldı. Düşman saldırılarında çok yoğun bir şekilde farklı farklı kimyasal silah kullandı. Bu saldırılara karşı biz de tedbirlerimizi aldık. Türk devleti ve tüm dünya kimyasal silah kullanımının savaş suçu olduğunu biliyor. Bütün bunlara rağmen NATO üyesi bir devlet gerilla karşısında savaşamıyor. PKK’de her zaman fedai bir ruhla mücadele ediyoruz. Ne olursa olsun gerilla her zaman başarıyı esas alıyor ve Kurdistan’ın işgal edilmesine izin vermiyor.”