Sınır kapıları işbirlikçilere açık

HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede, Hakkari halkının sınır kapılarından faydalanamadığını, sadece yandaşlara peşkeş çekildiğini söyledi.

İktidarın sınır ticareti kapasitesini bilinçli bir şekilde zayıflattığını belirten HDP Hakkari Milletvekili Dede, halkı yoksulluğa mahkum etme stratejisi izlendiğini kaydetti.

Hakkari, Doğu ve Güney Kürdistan’a sınırı olmasına rağmen devletin yoksullaştırma, göç ettirme, yasak ve baskı politikası nedeniyle yoksulluk ve işsizlikle boğuşan bir kent.

280 bin nüfuslu kent, Esendere Sınır Kapısı’yla Doğu Kürdistan’a; Üzümlü Sınır Kapısı’yla da Güney Kürdistan’a bağlanıyor.

Devletin ekonomik ambargosu altında olan Hakkari halkı, yıllardır bu iki sınır kapısının aktif olarak açılmasını bekliyor. AKP’nin seçim malzemesi haline gelen bu iki sınır kapısının, hemen hemen her seçim döneminde açılışı yapılıyor, seçimlerden sonra yeniden kapatılıyor.

Hakların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Said Dede, halkın en önemli geçim kaynaklarından birisinin sınır ticareti olduğunu hatırlatarak, şunları paylaştı: “A sınıfı Hudut Kapısı olması ve dolayısıyla serbest ticaret bölgesi olarak tanımlanan Esendere Sınır Kapısı, halen B sınıfı Hudut Kapısı işlevi görmektedir. Esendere Sınır Kapısı, ticaret kapısı olmasına rağmen sadece belirli firmalara belirli kotalar dahilinde ticaret yaptırılıyor. Yani Hakkari halkı maalesef yararlanamıyor. Derecik kapısı ise defalarca ‘açılışını yaptık’ demelerine rağmen faaliyete geçirilmedi, seçim vaadi olmaktan öteye gidemedi. Diğer yandan 2015’te açılan Üzümlü sınır kapısında ise ticaret yapılamamakta, yalnızca yolcu giriş çıkışlarına izin verilmektedir. Sınır kapılarında uygulanan kotalar bir yandan yandaşlara peşkeş çekilirken, diğer yandan yoksul yurttaşın beraberinde getirdiği 3-5 kilo pirince bile el konulmaktadır. Sınır ticareti kapasitesi iktidar tarafından bilinçli bir şekilde halkı yoksulluğa mahkum etme stratejisi ile zayıflatılmaktadır. Kürt halkının arasına örülen suni sınırlar yılda yüzlerce kolberin ölümüne, her iki tarafta yaşayan halkın ticaret yapma hakkının engellenmesine sebep olmaya devam etmektedir.”