PKK Şehit Çalışmaları Komitesi Üyesi Zilan Tolhildan, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın doğumunu, Kürdistan halkının yeniden doğuşu olarak gördüklerini söyledi.

ANF’ye konuşan Tolhildan, tarih ve hakikat bağlamında değerlendirildiğinde Öcalan’ın doğumunun, Kürt halkının varlığı ve yeniden dirilişiyle ilişkisinin reddedilemeyeceğini vurguladı.

Sömürgeci iktidarcı sistemin, Kürt halkının varlığını, özgür kimliğini, iradesini, kültürünü, dilini hiçbir zaman kabul etmediğini hatırlatan Tolhildan, “Bundan dolayı Önder Apo’nun doğum günü bizler için özgür bir kimliktir, özgür iradedir, özgür düşüncedir; tüm bunlara sahip olmaktır. Aynı zamanda tarihte saklı kalan, gizlenen, tersyüz edilen hakikatin yeniden gün yüzüne çıkarılması, tarihin güncellenmesidir. İlk mücadelesini, daha çocukluktan annesi, ailesi ve yaşadığı toplumla başlattı. Egemenlerin oluşturduğu sisteme, verili zihniyet kalıplarına karşı mücadele edip köleliği, egemenliği ve iktidar zihniyetini reddetti” şeklinde konuştu. 

BÜYŞÜK BİR ÇÖZÜM GÜCÜDÜR

Öz gücü, direnişi ve fikriyatıyla bütün halklara, insanlığa büyük bir ışık sağlayıp çözüm gücü olduğunu söyleyen Tolhildan, şöyle devam etti: “Özellikle kadın sorunu bağlamında daha çocukluk arkadaşı olan kadınlarla yaşadığı çelişkiler üzerine büyük sorgulamalara girdi. İktidarcı sistemin oluşturduğu cinsiyetçi politikalara ve onun zihniyetine karşı büyük bir mücadele içerisinde oldu. Aslında Önder Apo’nun doğumu, kadın köleliğinin, cinsiyetçiliğin en büyük reddidir. Önder Apo’nun doğumu, klasik kadının reddedilmesidir. Özgür insanın, özgürlük militanının ölçütlerini belirledi. Özgür kadın hareketini, ordulaşmasını; Kadın Kurtuluş İdeolojisi ile kadın partileşmesini; kadın bilimi olan jineolojiyi inşa etti.”

ÖZGÜRLÜĞÜ BOYNUMUZUN BORCUDUR

Öcalan’ın bugün İmralı’da esaret koşullarında tutulduğunu; inşa ettiği, oluşturduğu  demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü yeni yaşam paradigmasının da kafeslenmeye çalışıldığını kaydeden Tolhildan, şunları ekledi: “Bundan dolayı böylesi bir süreçte Önder Apo’nun özgürlüğü hepimizin boynunun borcu, nihai amacı ve en büyük hedefidir.“