Cadde ve sokaklara verilen yeni isimlerin Wan’ın tarihi ve kültürel dokusuyla bağının olmaması dikkat çekiyor. 2016 yılında belediyelerin gasp edilmesiyle atanan Wan kayyumları, sokak isimlerini Emniyet, Ordu, Cezaevi, Meçhul Asker, Osman Çavuş ve Bilal olarak değiştirmişti. Bununla yetinmeyen kayyumlar, şimdi de sokaklara Şeyh Şamil, 15 Temmuz Şehitleri ve Eski Cezaevi gibi yeni isimler ekledi. Bu isimlerle Kürt halkının hafızasının silinerek yerine devlet hafızasının oluşturulması amaçlanıyor.

'KÜRDÜN TARİHİNE, KÜLTÜRÜNE YABANCILAŞMASI HEDEFLENİYOR'

Konuya ilişkin bilgi veren Yeşil Sol Parti Wan Milletvekili Sinan Çiftyürek, Cumhuriyet rejiminin, kurulduğundan bu yana Kürt halkının kendi kadim coğrafyasında, Kurdistan’da kendi kimliğine, kültürüne, tarihine yabancılaşması için, kopuşu yaşaması için her şeyi sistematik olarak yaptığını söyledi. "Kürt halkının kendi tarihini, kültürünü simgeleyen dağların, köylerin, vadilerin, şehirlerin ismi değiştiriliyor ve yeni isimler veriliyor" diyen Çiftyürek, şöyle devam etti:
"Bu yeni isimler verilirken, rejim bilinçli olarak Kürt halkının varlığının ortadan kaldırılmasını hedefleyen, bunun için Muğlalı gibi 33 canı katleden birinin ismini bile katliamın işlendiği ilçede bir kışlaya verdiler ve çok sonradan itiraz üzerine kaldırdılar. Buna benzer katliamcı isimler, Kürt karşıtlığını simgeleyen isimler Kürt coğrafyasında veriliyor. Bunun bir faydası olmadı ama hâlâ ısrar ediliyor."

'KENDİ İSİMLERİMİZİ, DEĞERLERİMİZİ YAŞATACAĞIZ'

Çiftyürek, şunları da söyledi:

"Bu politikayla bağlantılı olarak Wan’da caddelere, sokaklara Kürt halkının tarihiyle, kimliğiyle alakası olmayan isimler veriliyor. Bu operasyonlar sadece Wan’da değil, bütün Kurdistan’da yapılıyor. Biz tarihimize, kimliğimize, kültürümüze inatla sahip çıkacağız. Asimilasyonu simgeleyen isimler caddelerimize verilmese de biz kendi kültürümüzü, tarihimizi, kimliğimizi simgeleyen tüm isimleri günlük yaşamımızda yaşatacağız. Bunun için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Halkımızın binlerce yıldır değerleri, kültürüyle yoğrularak şekillenmiş olan isim, değer, her şeyi kendi günlük yaşamımızda kullanmaya devam edeceğiz, kullanmaya çağırıyoruz. Hükümete çağrımız; bunlar yüz yıldır yapılıyor ama Kürt halkı hâlâ 'Diyarbakır' değil, 'Amed' diyor. Kürt halkı bunu yaşatmaya devam ediyor, devam edecek. Bu yüzden bu politikaya son vermeye, Kürt halkının kimliğine saygı duymaya çağırıyoruz. Bu konuyu önümüzdeki hafta Meclis gündemine taşıyacağız.”