17 Eylül 2023 tarihinde Şengal’in Serdeşt bölgesinde YBŞ güçlerine ait bir araç işgalci Türk devletine ait bir insansız hava aracı ile hedef alınmıştı. Saldırıda YBŞ komutanlarından Dindar Avesta, Çiya Feqir ve Piran Pir şehadete ulaşmıştı.
YBŞ Komutanlığı, üç savaşçının şehadetinin birinci yıldönümünde yaptığı yazılı açıklamada şunları ifade etti: “Êzidî halkı olarak önemli tarihsel bir süreçten geçiyoruz. İşgalci Türk devleti başta olmak üzere düşmanlarımız işbirlikçi ve ihanetçi çizgi ile birlikte kazanımlarımızı yok etmek, irademizi kırmak ve bizleri öncüsüz bırakmak için her yola başvuruyor. Özellikle DAİŞ çetelerine ağır darbeler vuran öncülerimizin hedef alınmasıyla DAİŞ’in intikamı alınmaya çalışılıyor. Bu süreçte KDP’nin ‘Parastin’ istihbaratı belirleyici bir rol oynuyor. Ayrıca ne yazık ki Êzidî olduğunu iddia eden bazı kişiler bu planlara alet olarak birkaç kuruş için Êzidî komutanlar üzerinden pazarlık yapıyor. Bu onursuzluk Êzidî halkının çok değerli öncülerini kaybetmesine neden oldu. Yoldaşlarımız Dindar, Çiya ve Piran 17 Eylül 2023 tarihinde böyle hain bir saldırı sonucu şehadete ulaştı.”
Êzidî gençlerinden Dindar Avesta’nın Şengal Direnişi’ne katılan ilk gençlerden ve güçlerinin kurucularından olduğuna dikkat çeken YBŞ, devamla şunları belirtti: “Katılım yaptığı günden itibaren mücadele ettiği her alanda öncü, komutan ve büyük bir devrimci oldu. Ayrıca DAİŞ’e karşı Şengal’i karış karış savunanlardan biriydi. Rojava ve Şengal’deki birçok bölgenin kurtarılmasında aktif rol oynadı. Önder Apo’yu daha iyi anlamak için 2015 yılının kış aylarında Şengal’deki akademi eğitimlerine katıldı. Mütevazi komutanlık yöntemiyle yoldaşlarının eğitiminde ve yüreğinde büyük bir yer edindi. Okuma aşkıyla bulduğu her fırsatı okumakla değerlendiren Dindar, teoriyi ve pratiği birleştirerek toplumun öncülerinden biri oldu.”
Açıklamada Çiya Feqir’in DAİŞ çetelerine karşı verilen mücadelede önemli rol oynadığının altı çizilerek şöyle denildi:
“Tüm zorluklarda en öndeydi. Görev ve sorumluluklarında asla tereddüt etmedi, kişiliğinde Apocu militanlığın tüm özelliklerini yeniden yaratmıştı. Mütevaziliği, cesareti, fedakarlığı ve yoldaşlığıyla tüm yoldaşlarına örnek oldu. Yaşamın tüm anlarını dolu dolu ve anlamlı yaşadı. Güçlerimizi arttırmak için sınırsız çabaları vardı. Davamızı ve kazanımlarımızı korumak için sürekli arayış içindeydi.”
Piran Pir için ise şu ifadeler kullanıldı: “Piran yoldaş genç yaşta özgürlük arayışına girdi ve DAİŞ çetelerinin saldırısıyla birlikte Şengal Direnişi’nde yerini aldı. Düşmanın Şengal ve Êzidîlere yönelik yürüttüğü özel savaşı fark ederek örgütlülüğü, kendini tanıması ve eğitimle bu girişimleri boşa düşürdü. Coşkulu katılımıyla yoldaşları arasında her zaman sevildi, genç yaşına rağmen Önder Apo’nun düşüncelerini derinlemesine kavradı ve Apocu militanlığı temel alarak yürüttüğü tüm çalışmalarda başarılı oldu.”
Açıklama şöyle son buldu: “İşlediği suçların farkında olan herkesi bir kez daha uyarıyoruz. Herkes bilmelidir ki ihanetin ve ajanlığın sonu her zaman pişmanlıktır. Toplum ve onu savunan güç olarak, ellerinde çocuklarımızın kanı olan kişileri hiçbir zaman affetmeyecek ve bunun hesabını mutlaka soracağız. Bir kez daha yoldaşlarımız şahsında verdiğimiz sözü yineliyoruz; Dindarların, Çiyaların ve Piranların Apocu ruhla bizlere gösterdiği yolda mücadeleyi sürdürecek, kanlarıyla elde edilen kazanımları koruyacak ve kahramanlarımızın mirasını özgür ve özerk bir Şengal ile taçlandıracağız.”