YJA Star basın şehitleri Koçerîn, Avrîn, Axîn ve Roza anıldı

12 ve 19 Eylül 2022 tarihlerinde yaşanan saldırılarda şehit düşen HPG Basın Merkezi ve YJA Start Basın Merkezi’nin öncü kadroları Koçerîn, Avrîn, Axîn ve Roza anıldı.

HPG Basın İrtibat Merkezi, Leyla Turgut (Koçerîn Rojîn), Dilsoz Habîb (Axîn Amûdê) ve Songül Tarıncı’nın (Roza Rênas Amed) 12 Eylül 2022, Berîvan Mustafa’nın (Avrîn Mahsum) ise 19 Eylül’de Medya Savunma Alanlarında şehit düştüğünü duyurdu.

 

Kod Adı: Koçerîn Rojîn
Adı Soyadı: Leyla Turgut
Doğum Yeri: Qers
Anne – Baba Adı: Şirin – Mehmet
Şehadet Tarihi ve Yeri: 12 Eylül 2022 /
Medya Savunma Alanları

 

Kod Adı: Avrîn Mahsum
Adı Soyadı: Bêrîvan Mustafa
Doğum Yeri: Efrîn
Anne – Baba Adı: Fethiye – Recep
Şehadet Tarihi ve Yeri: 19 Eylül 2022 /
Medya Savunma Alanları

 

Kod Adı: Axîn Amûdê
Adı Soyadı: Dilsoz Hebîb
Doğum Yeri: Amûdê
Anne – Baba Adı: Newroz – Kamuran
Şehadet Tarihi ve Yeri: 12 Eylül 2022 /
Medya Savunma Alanları

 

Kod Adı: Roza Rênas Amed
Adı Soyadı: Songül Tarıncı
Doğum Yeri: Amed
Anne – Baba Adı: Rahime – Şehmus
Şehadet Tarihi ve Yeri: 12 Eylül 2022 /
Medya Savunma Alanları

 

“Medya Savunma Alanları’nda görevleri başında iken 12 ve 19 Eylül 2022 günlerinde gerçekleşen düşman saldırılarında özgür basın geleneğinin fedai militanları, HPG Basın Merkezi ve YJA Star Basın Merkezi’nin öncü kadroları olan Koçerîn, Avrîn, Axîn ve Roza yoldaşlarımız şehadete ulaştı” denilen açıklamada şunlar belirtildi:

Koçerîn, Avrîn, Axîn ve Roza yoldaşlarımız; Mazlum Doğanlardan Gurbetelli Ersözlere, Xelîl Dağlardan Arjîn Amed, Hindîstan Pênaber, Ali Kanîroj, Amara Ronahî, Jiyan Amargî ve Şaristan Asmînlere kadar kesintisiz bir şekilde ve özgürlük çizgisinde yürütülen özgür basın geleneğinin günümüzdeki temsilcileri oldular. Kurdistan dağlarında fedailik çizgisinde yürütülen özgürlük mücadelesini ve aziz şehitlerimizi halkımıza ve tüm dünya kamuoyuna yansıtmak için her türlü imkansızlığa ve zorluğa rağmen, yüksek azim ve büyük emek ile görevlerini yerine getirdiler. Kendileri de birer Apocu fedai militan olan seçkin yoldaşlarımız, Kurdistan Özgürlük Gerillası’nın sesi olmayı başardılar ve bu uğurda mücadele ederken kahramanca şehadete yürüdüler.

Özgür basın geleneğimizin dağlarda yankılanan sesi olan Koçerîn, Avrîn, Axîn ve Roza yoldaşlarımızın başta değerli aileleri olmak üzere tüm yurtsever Kurdistan halkımıza başsağlığı diliyoruz.”


         


        

Açıklamada şehit düşen gerillalar hakkında şu bilgilere yer verildi:

Kapitalist sisteminin toplumları yok oluşun eşiğine getirdiği bir süreçte Rêber Apo öncülüğünde gelişen partimiz PKK, inkar ve imha saldırıları altında can çekişen ezilen halkımızı yeniden diriltmiş, başta kadınlar ve gençler olmak üzere bütün ezilenlerin özgür gelecek umudu haline gelmiştir. Rêber Apo’nun en zor koşullar altında ve bütün imkansızlıklara rağmen başlattığı tarihi özgürlük yürüyüşü, yurtsever halkımız tarafından diriliş ruhuyla karşılanmış, Kurdistan’ın yiğit evlatları mücadele saflarına akarak bu kutlu yürüyüşe güç katmıştır. Tarih boyunca birçok kez sömürgecilerin yoğun saldırılarına maruz kalan ve her saldırıya direnişle cevap veren Serhed yöremiz, partimiz PKK’nin hızla gelişip halklaştığı ve serhildanlarla selamlandığı alanlardan olmuştur. Güçlü yurtseverlik kimliğinin her zaman diri olması ve Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’ne verdiği yoğun destek nedeniyle işgalci Türk devleti tarafından birçok saldırıya maruz kalan Serhed halkımız, sömürgecilere asla boyun eğmemiştir. Gelişen mücadelemizin önünü alamayan sömürgeci Türk devleti yurtsever halkımızı zorla göç ettirerek Kurdistan’ı insansızlaştırmaya çalışmıştır. Türkiye metropollerine göç eden ve zor koşullar altında yaşamak zorunda kalan halkımız, her şeye rağmen onurlu yaşam duruşunda taviz vermemiştir.


Qers’in Dîgor ilçesinde doğan Koçerîn yoldaşımızın ailesi de düşmanın bu soykırım siyaseti nedeniyle İstanbul’a göç etmek zoruna kalmış ve Koçerîn yoldaşımız burada büyümüştür. Kapitalist sistemin toplumu yok ettiği, sınırsız bireyciliği hakim kıldığı koşullarda genç bir Kürt kadını olarak kendisine dayatılan mevcut sistemi kabul etmeyen ve arayış içine giren Koçerîn yoldaşımız, lise yıllarında Rêber Apo felsefesini tanıdıkça özgür kadın gerçekliğini de tanımaya başlamış ve büyük bir ilgi duymuştur. Arayışlarını derinleştirdikçe ufku genişleyen ve PKK’nin yarattığı yeni yaşam felsefesinin özüne ulaşmaya başlayan yoldaşımız, gençlik çalışmalarına dahil olmuş ve özgürlük yürüyüşüne başlamıştır. Mahalle mahalle gezerek kadınlar başta olmak üzere Kürt gençlerini bilinçlendirmek ve acımasız asimilasyon politikalarından korumak için büyük emek vermiştir. Militanlaşarak metropollerde halkımızın mücadelesine öncülük yapan Koçerîn yoldaşımız, kendisini asla yeterli görmemiş, her zaman daha fazla mücadele içinde olmayı esas almıştır. Devletin katliamcı politikaları karşısında kadın ve Kürt kimliğini, hakikatin özüne kavuşturmak ve özgürce yaşamak için 2013 yılında en çetin mücadele mekanı olan Kurdistan dağlarında özgürlük gerillası saflarına katılmıştır.

Gerillaya katıldığı an’ı yeni bir doğuş olarak tanımlayan Koçerîn yoldaşımız özgür kadının temel ilkelerini kişiliğinde oturtarak özgür kadın duruşunun önemli bir temsilcisi olmuştur. Heybetli Zagros dağlarının zirvelerinde, tanrıçaların taht kurduğu mekanlarda gerilla ile buluşan yoldaşımız, Avaşîn’de temel gerillacılık eğitimini almış ve aynı alanda ilk gerillacılık pratiğine başlamıştır. Avaşîn’in cennet coğrafyasında özüyle buluşan, kaybettirilen özgür kadın kimliğini yeniden bulan Koçerîn yoldaşımız, büyük bir tutkuyla mücadelesini an be an geliştirmiş, Zagroslar’ın kucağında yetkinleşen bir gerilla olmuştur. Özgürlüğün an’da gerçekleştiğini bilen yoldaşımız, her an’da kendisini yeniden yaratmak, Rêber Apo felsefesiyle donanmak için büyük bir çaba sahibi olmuştur. Serhed’in direngen ve mücadeleci kişilik özelliklerini partimiz PKK’nin yeni yaşam ve özgür insan felsefesiyle harmanlayarak militanlaşan, Bêrîtan ve Zîlanlar’ın zafer çizgisini mücadele yaşamının temel hedefi haline getiren Koçerîn yoldaşımız, pratik içinde pişmiş ve öncü bir YJA Star militanı olmuştur. Avaşîn’den sonra Zap alanına geçen yoldaşımız, ilk günkü katılım heyecanını ve coşkusunu hiç kaybetmemiş, yaşam dolu özellikleriyle bulunduğu her ortamda öne çıkmıştır. Askeri alanda yetkinleşmek ve Rêber Apo felsefesinde derinleşmek için eğitim sürecine dahil olan Koçerîn yoldaşımız, eğitimini büyük bir başarıyla tamamlamış, komutanlaşarak gerillacılık yaşamına devam etmiştir. Bulunduğu her ortamda kadın özgürlük çizgisinin güçlü bir temsilcisi olmuş, kurduğu derin ve içten yoldaşlık ilişkileriyle bütün yoldaşlarının sevgi ve saygısını kazanmıştır. DAİŞ çetelerinin ezilen halkımızı soykırıma uğratma saldırıları karşısında yoldaşlarıyla birlikte Mexmûr ve Kerkük alanına geçen Koçerîn yoldaşımız, halkımızı savunma görevini başarıyla tamamladıktan sonra gerilla alanlarına geri dönmüştür.

Mücadele yaşantısı boyunca devrime hizmet etmeyi temel yaşam ilkesi haline getiren Koçerîn yoldaşımız, yer ve zaman ayırmaksızın tüm çalışmalara bütün enerjisiyle katılmıştır. Samimiyet ve dürüstlüğüyle örnek bir yoldaş olmayı başarmış ve stratejik devrim çalışmalarındaki yerini etkin bir şekilde almıştır. İdeolojik boyutta önemli bir birikime ulaşan Koçerîn yoldaşımız, sürekli gelişimi esas alarak olgun kişiliğiyle yoldaşlarının gelişimine de büyük katkı sağlamıştır. Tecrübeli bir gerilla olarak dönem görevlerine daha iyi cevap olmak, PKK ve PAJK çizgisinde derinleşmek için akademi eğitimine dahil olan yoldaşımız, bu süreçte güçlü yoğunlaşmalar yaşamıştır. Eğitim sürecini var olan eksiklikleri, yetmezlikleri ve önünde engel olan her şeyi aşacak gücü oluşturma, daha güçlü adımlar atabilme zeminine dönüştüren yoldaşımız, Rêber Apo felsefesiyle kendisini yeniden yaratmıştır. Birçok alanda kalan ve yer aldığı hassas çalışmaları devrimci sorumlulukla sonuca ulaştıran Koçerîn yoldaşımız, HPG Basın Merkezi’ne geçerek özgür basın çalışmalarındaki yerini almıştır.

Basın faaliyetlerine katıldığı ilk günden itibaren yürekten katılım temelinde çalışmalarla bütünleşen yoldaşımız, Kurdistan dağlarında özgür basın geleneğini layıkıyla temsil etmiştir. Kısa sürede basın çalışmalarında yetkinleşen Koçerîn yoldaşımız soykırımcı sömürgeci Türk devletinin başlatmış olduğu işgal saldırıları karşısında öncülleri gibi direniş mevzilerinde yerini almış ve gerillanın mücadelesini yansıtmak için durup dinlenmeden emek vermiştir. Kadınlara ve tüm insanlığa umut olan ölümsüz şehitlerimizin anılarına sonsuz bir bağla bağlı olan Koçerîn yoldaşımız, şehitlerimizin mücadelesini içeren çalışmalara her zaman öncelik vermiş, yürüttüğü her çalışmayla onların yarattığı değerleri yükseltmiştir. Sorumluluğu altındaki her çalışmayı özgürlüğe açılan bir köprü olarak gören Koçerîn yoldaşımız, halkımızın özgür gelecek umuduna cevap olmak için fedaice bir katılımı esas almıştır. Yeri geldiğinde silahını düşmana doğrultan ve işgalcilerden hesap soran Koçerîn yoldaşımız, aynı zamanda gerillanın tarihi direnişini ve kutsal yaşamının her anını kayıt altına almış, halkımıza ulaştırmıştır. Özgür basın şehitlerinin mücadelesini devralarak yükselten, zafer ruhuyla çalışmalara dört elle sarılan Koçerîn yoldaşımız, derin bilinci ve özgürlük tutkusuyla Kurdistan dağlarında emsalsiz bir mücadele yürütmüştür.

Sömürgeci Türk ordusunun işgal saldırıları karşısında savaş cephesinde olan, sıcak savaşın her an’ını takip eden Koçerîn yoldaşımız, kanlarıyla direniş destanları yazan özgürlük fedailerinin yoldaşı olmuştur. Silahı ve kamerasıyla bütünleşen, özgür kadın duruşunu ve mücadelesini yaşamın her alanına başarıyla yansıtan Koçerîn yoldaşımız, Partimizin hedefi olan zaferi kazanma ve özgürlüğe ulaşma hedefinin tereddütsüz bir militanı olmuştur. Ardında unutulmaz bir mücadele mirası bırakarak ölümsüz şehitlerimizin safına katılan Koçerîn yoldaşımızın fedai yaşam ve savaş çizgisi, şehitlerimizin mirasına olan bağlılığı ve özgürlük tutkusu biz geride kalan yoldaşlarının mücadelesinde yaşamaya devam edecek ve mutlaka zaferle taçlandırılacaktır.

Emperyalist güçler tarafından yapay sınırlarla dört parçaya ayrılan kadim Kurdistan’ın derinliklerine kök salan ve binlerce yıldır bu kutsal topraklarda yaşayan halkımız, tarihin en acımasız saldırılarıyla yüz yüze kalmıştır. İşgalci devletlerin asimilasyon, inkâr ve imha saldırıları altında can çekişen halkımız, Rêber Apo’nun başlattığı özgürlük yürüyüşüyle tekrar can bulmuş ve onurlu yaşamda büyük bir ısrarın sahibi olmuştur. PKK ile başlayan tarihi direniş, Kurdistan’ın her karışında karşılık bulmuş ve yurtsever halkımız serhildanlarla mücadelemizi selamlamıştır. Rojavayê Kurdistan halkımız, partimiz PKK’yi ilk tanıyan ve Rêber Apo tarafından şekillendirilen ilk direniş merkezlerimizden biri olarak her zaman mücadelemizde belirleyici bir yere sahip olmuştur. PKK ile can bulan, yenilmez bir direnişle şekillenen ve ruhunu PKK’nin kutsal şehitlerinden alan mücadelemiz, yarım asırlık bir direniş destanına dönüşmüştür.


Kurdistanî kültür ve direnişin merkezlerinden olan yurtsever Efrîn kentimiz, cennet doğası ve mücadeleci kimliğiyle direniş tarihimizde özel bir yere sahip olmuştur. Derin bir ulusal birlik ruhuna sahip olan, işgal ve işgalcilere karşı sonsuz bir öfkenin hâkim olduğu Efrîn halkımızın binlerce yiğit evladı çekinmeden mücadele saflarına koşmuş ve her zaman direnişin en ön safında yer almayı esas almıştır. Güçlü bir direniş geleneğine sahip olan ve özgür bir gelecek için gerektiğinde bedel ödemekten çekinmeyen yurtsever Efrîn halkımız, PKK’nin zafer ruhuna sahip, serhildan geleneği içinde büyüyen militan bir kuşak yaratmıştır. Avrîn yoldaşımız bu köklü geleneğe bağlı, yurtseverlik duygularının en üst düzeyde yaşandığı değerli bir ailemizde PKK direniş kültürünü özümseyerek büyümüştür. Efrîn Şêrewa’lı olan yoldaşımız, 8 yaşına kadar Efrîn’den uzakta Halep’te büyümek zorunda kalmıştır. BAAS rejiminin asimilasyon ve inkar politikalarına rağmen direnişten taviz vermeyen bir aile ve çevrede yetişmesi, yoldaşımızın erkenden mücadeleci bir kimlik sahibi olmasını sağlamıştır. Ana dili dışındaki bir dilde eğitim görmek zorunda kalması Avrîn yoldaşımızın sistemle ilk çelişkilerini yaşamasını beraberinde getirmiş ve derin sorgulamalar yaşamasına neden olmuştur. En temel insani hak olan ana dilinde özgürce konuşamamak ve eğitim görememek Avrîn yoldaşımızda, ciddi bir arayış ve mücadele gerekçesine dönüşmüştür. Yurtsever ailesinin kadim Efrîn kentine dönmeye karar vermesiyle birlikte özüyle buluşan Avrîn yoldaşımız, mücadele saflarına katılacağı güne kadar gerçek kimliğini bulduğu ve büyük bir tutkuyla bağlı olduğu Şêrawa’da yaşamıştır. İki kardeşinin Kurdistan Özgürlük Mücadelesi saflarında olması, Avrîn yoldaşımızın partimiz PKK’yi yakından tanımasının zeminini oluşturmuş ve mücadelemizde güçlü bağlar kurmasını sağlamıştır.

Rojava Özgürlük Devrimi’nin filizlenmesiyle birlikte DAİŞ çetelerine karşı kahramanca direnen halkımızın mücadelesinde ilk günden itibaren yer alan Avrîn yoldaşımız, 2014 yılında işgalcilere karşı fedaice savaşan ve şehadete ulaşan abisi Şehîd Mahsum Efrîn’in silahını kaldırmış ve onun şahsında bütün ölümsüz şehitlerimizin mücadelesinin takipçisi olmuştur. Bir elinde silahı bir elinde kamerasıyla mücadeleye güç katan Avrîn yoldaşımız, Rojava Özgürlük Devrimi’nin her anında yer almış, mücadelenin militan bir savaşçısı ve özgür basın geleneğinin sıcak cephedeki savaş muhabiri olmuştur. İnsanlık düşmanı DAİŞ çetelerinin saldırılarını, halkımıza yaşattığı acıları ve bunun karşısında verilen tarihi direnişin her an’ını kayıt ederek dünyaya duyuran Avrîn yoldaşımız, Rêber Apo’nun ideolojisiyle direnen halkımızın zafere ulaşmasını ve mücadelesini devrimle taçlandırmasına büyük bir mutlulukla tanıklık etmiştir. Uzun süre basın çalışmalarında kalan ve büyük bir tutkuyla çalışmalarını yürüten Avrîn yoldaşımız, sürekli kendisini geliştirmiş, devrime ve halkımıza hizmet etmeyi temel görevi olarak belirlemiştir. Özgür basın geleneğinin etkili bir militanı olmayı başaran yoldaşımız, yürüttüğü her çalışmada halkımızın ve mücadelemizin sesi olmuştur.

Uzun yıllar sömürgeci devletlerin baskı ve zulmü altında varlık mücadelesi veren Rojava halkımızın kanıyla yarattığı Rojava Özgürlük Devrimi, başta Kürtler olmak üzere bütün ezilenlerin özgürlük umudunu yeniden canlandırmıştır. Rêber Apo felsefesiyle özgürleşen Kürt kimliği karşısında büyük bir korkuya kapılan sömürgeciler halkımızın özgürlük devrimini yok etmek için bütün olanaklarını seferber etmiş, devrimi ve devrimin yarattığı özgür gelecek umudunu yok etmek istemiştir. Sömürgeci Türk devleti, denetimi altına aldığı faşist ve yobaz çetelerle birlikte 20 Ocak 2018’de Efrîn’e yönelik kapsamlı bir işgal saldırısı başlatarak halkımızın varlığına karşı olan nefretini bir kez daha göstermiştir. Kurdistan’ın yiğit evlatları işgal saldırılarına tarihin en görkemli bir mücadelesiyle cevap vererek Çağın Direnişi’ni geliştirmişlerdir. Avrîn yoldaşımız doğup büyüdüğü kutsal Efrîn topraklarında en ön cephede yerini almış, işgalcilere karşı bir militan olarak savaşmış ve yaşanan tarihi direnişi an be an kayıt altına almıştır. Çağın Direnişi içinde yer alarak işgalcilere karşı geliştirilen eylemleri, kutsal Efrîn topraklarını fedaice savunan direnişçilerin hikayelerini halkımıza ve bütün dünyaya duyuran Avrîn yoldaşımız, yaralanmasına rağmen asla geri çekilmemiş ve büyük bir fedakarlıkla basın çalışmalarını devam ettirmiştir. Yaşanan yoğun çatışmalar nedeniyle bir yoldaşıyla birlikte işgalcilerin arasında kalan Avrîn yoldaşımız, 26 gün boyunca insan üstü bir iradeyle mücadele etmiştir. Yaralı bir halde yoldaşlarından kopan ve yaklaşık bir ay boyunca işgalcilere karşı direnen Avrîn yoldaşımız, özel bir operasyonla yanındaki yoldaşıyla birlikte işgalciler arasından çıkarılmıştır. Yoldaşlarından ayrı kaldığı bu dönemi hayatını değiştiren en önemli olay olarak tanımlayan Avrîn yoldaşımız, direnişçi bir Kürt kadını olarak umudunu asla kaybetmemiş, yoldaşlarının ona ulaşacağı inancını hep korumuş ve haklı çıkmıştır.

Efrîn’de yürütülen tarihi direnişin her an’ında yer alan Avrîn yoldaşımız, mücadele yaşantısı boyunca edindiği derin özgürlük bilinciyle Kurdistan Özgürlük Gerillası’na katılma kararı vermiş ve yönünü Kürdistan dağlarına vererek gerilla saflarına katılmıştır. Kurdistan’ın kadim dağlarına ve kutsal gerilla yaşamıyla hızla bütünleşen yoldaşımız, sahip olduğu tecrübeyi gerillacılık taktikleriyle harmanlayarak kısa sürede öncüleşen yoldaşlarımızdan olmuştur. Şehîd Bêrîtan Akademisi’nde eğitim sürecine katılan Avrîn yoldaşımız, ideolojik ve askeri alanda kendisini derinleştirmiş, sürecin gerektirdiği militan çizgide bir katılımın sahibi olmuştur. 2020 yılında YJA Star Basın Merkezi’ne geçen Avrîn yoldaşımız özgür basın geleneğini Kurdistan dağlarında devam ettirmiştir. Samimi, dürüst ve coşkulu kişiliğiyle sürekli moral kaynağı olmayı başarmış ve öncü kişiliğiyle yoldaşlarına örnek olmuştur. Basın çalışmasında, büyük bir başarıyla ölümsüz şehitlerimizin yaşantısını, kutsal gerilla yaşamını ve yoldaşlığını hissedip yaşayarak kamerasıyla halkımıza yansıtan Avrîn yoldaşımız Gurbetelli Ersözlerler’den Xelîl Dağlar’a, Arjîn Amedler’den Hindîstan Pênaber, Ali Kanîroj, Amara Ronahî ve Jiyan Amargîlere uzanan özgür basın geleneğini layıkıyla temsil etmiştir. Rêber Apo’nun Kadın Kurtuluş İdeolojisi’nde derinleşen yoldaşımız yaşamının her an’ında PKK ve PAJK çizgisini sarsılmaz iradeyle temsil etmiştir.

Sömürgeci Türk devletinin Medya Savunma Alanları’na karşı başlattığı işgal harekâtına karşı verilen tarihi direnişi halkımıza yansıtmak için fedakarca çalışan Avrîn yoldaşımız, her zaman en ön cephede olmak için büyük bir ısrar sahibi olmuştur. Avrîn yoldaşımız fedakar katılımı ve cesaretli duruşuyla her yoldaşımız gibi halkımızın özgür bir gelecek sahibi olması için canını vermekten sakınmamış ve ardında, yoldaşları tarafından esas alınacak fedaice bir yaşam bırakmıştır. Katıldığı ilk günden itibaren öncü bir YJA Star militanı olarak kadın basıncılığının gelişmesinde büyük bir emek ve çaba sahibi olan Avrîn yoldaşımızın mücadelesi ve anıları her zaman önümüzü aydınlatmaya devam edecektir.

Neolitik dönem olmak üzere insanlık tarihine damgasını vuran, birçok devrime beşiklik eden kadim Kurdistan coğrafyası aynı zamanda ilk kültürlerin, dillerin ve büyük dostlukların yaratılmasına tanıklık etmiştir. Bin yıllardır Kurdistan coğrafyasını mekân edinen halkımız, tarihin derinliklerine kök salarak gelişmiş ve zulme karşı direniş merkezi haline gelen, sömürgecilere geçit vermeyen dağlarıyla bütünleşerek varlığını korumuştur. Tarihin en kadim halklarından olan Kürt halkı, uluslararası güçlerin ve işbirlikçi bölgesel devletlerin yapay sınırları içine hapsedilerek emperyalist çıkarların kurbanı haline getirilmiştir. Dört parçaya ayrılarak her parçada asimilasyon, inkâr ve imha saldırılarının hedefi haline getirilen mazlum Kürt halkı tarihten silinmek istenmiştir. Uzun yıllar BAAS rejiminin insanlık dışı saldırılarına maruz kalan Rojavayê Kurdistan’daki halkımız, bütün saldırılara rağmen direnerek varlığını, dilini ve kültürünü korumuş, Rêber Apo öncülüğünde gelişen partimiz PKK ile dirilmiş ve tarih sahnesine görkemli bir şekilde yeniden çıkmıştır. Rêber Apo’nun özgürlük yürüyüşüne heyecanla katılan Rojavayê Kurdistan’ın direniş merkezlerinden olan Amûdê kentimizde dünyaya gelen Axîn yoldaşımız, Kurdistani değerleri güçlü bir şekilde sahiplenen, yurtseverlik duygusunun ön planda olduğu değerli bir ailemizde bu güçlü direniş geleneğini özümseyerek büyümüştür.


Kadınların öncülük ettiği Rojava Özgürlük Devrimi’nin başlamasıyla birlikte özgürlük bilinci uyanan kadınlar siperlere koşarak binlerce yıllık kölelik sisteminden intikamlarını almaya başlamışlardır. Devrim sürecinin yarattığı direniş ruhundan etkilenen ve özgürlük saflarına katılan kadınlardan biri de Axîn yoldaşımızdır. Üniversitede sosyoloji bölümünde okuyan Axîn yoldaşımız, bu süreçte Rêber Apo felsefesini yakından tanıma şansı bulmuştur. Önder Apo’nun bir derya enginliğindeki paradigmasından, sosyolojik analizlerinden, tarih anlayışından ve Özgürlük Sosyolojisi ile özgür yaşama yeni bir ufuk açan felsefesinden oldukça etkilenmiştir. Halkımızın çektiği acılara mutlaka cevap olması gerektiğine inanan yoldaşımız, yurtsever devrimci gençlik çalışmalarına dahil olmuş ve mücadeleye ilk adımlarını atmıştır. Rojava Özgürlük Devrimi saflarında aktif olarak yer alan yoldaşımız, mücadele içinde kendisini geliştirmiş ve öz gücünü keşfetmiştir. Kadının yok sayıldığı, iradesinin paramparça edildiği bir gerçeklikten özgürlük devrime öncülük eden, DAİŞ çetelerinin yenilgisinde öncü rol oynayan ve özgürlük bilinciyle kuşanmış Özgür Kürt kadını hakikatinin meydana çıkması Axîn yoldaşımızda da büyük bir heyecan yaratmıştır. Axîn yoldaşımız devrim sürecini cinsiyetçi sistemden çıkışın ve özgür bir yaşamın yolu olarak değerlendirmiş ve 2015 yılında özgür kadın yolculuğuna başlamıştır. Bir süre Kürtçe öğretmenliği yaparak genç kuşaklara anadilini öğreten yoldaşımız, Rojava Özgürlük Devrimi ile birlikte kendisini yeniden yaratmış, hep merak ettiği ve mücadelenin merkezi olarak gördüğü Kurdistan’ın kadim dağlarına gitme hedefini 2017 yılında hayata geçirmiş ve Kurdistan Özgürlük Gerillası saflarına katılmıştır.

Samimi ve içten kişiliğiyle kısa sürede herkes tarafından sevilmeyi başaran Axîn yoldaşımız gittiği her yerde derin izler bırakmayı başarmıştır. Bu özelliğini basın çalışmalarına da yansıtan Axîn yoldaşımız, kurduğu yoldaşlık ilişkileriyle herkese örnek bir yoldaş olmuştur. Sürekli okuyan, araştıran ve yoğunlaşma içinde olması yoldaşımızın hızla öne çıkmasını ve öncüleşmesini sağlamıştır. Amcası Xurşîd (Ahmed Habib)’in 1992 yılında şehadete ulaşması Axîn yoldaşımızın PKK’nin kutsal şehitler çizgisiyle güçlü bağlar kurmasını ve şehitler çizgisinde tereddütsüz bir katılım sahibi olmasını sağlamıştır. Apollo Akademileri’nde aldığı eğitimle Rêber Apo felsefesinde, kadın özgürlük çizgisinde ve askeri taktikte yetkinleşen yoldaşımız, aldığı birçok kritik görevi başarıyla sonuçlandırmasını bilmiştir. Zap’ta yürüttüğü başarılı gerillacılık pratiğiyle göz dolduran Axîn yoldaşımız, işgalci Türk ordusuna karşı verilen tarihi direniş içinde en ön safta yerini almıştır. İdeolojik derinliği, yaşama fedaice katılımı ve militan savaş tarzıyla tanınan Axîn yoldaşımız daha sonra özgür basın geleneğine dahil olarak çalışmalarına devam etmiştir. Gerillanın her an’nı kayıt altına alarak ölümsüzleştirmeyi esas alan Axîn yoldaşımız, bir elinde silahı bir elinde kamerasıyla karış karış Kurdistan dağlarını gezmiş ve tarihi mücadeleyi halkımıza aktarmıştır. Birçok basın çalışmasını başarıyla yürüten yoldaşımız, gittiği her yerden yoldaşlarıyla güçlü bağlar kurmuş, içten kişiliği ve kapsayıcı yoldaşlığını yaşamın her alanına yansıtmıştır. Son olarak YJA Star Basın Merkezi’nde özgür basın çizgisinin militanca temsilini yapan Axîn yoldaşımız, kadın basıncılığının özünü oluşturan yoldaşlarımızdan olmuştur. Sömürgeci Türk devletinin işgal saldırıları karşısında Kurdistan Özgürlük Gerillası’nın verdiği tarihi direnişi yakından takip eden, yaptığı haber ve programlarla direnişi güçlü bir şekilde yansıtan Axîn yoldaşımız, en zor koşullara rağmen büyük bir başarıyla çalışmalarını devam ettirmiştir.

Katılım temposunu sürekli yükselten ve yoldaşlarıyla bütünleşerek komünal-kolektif bir ruhla görevlere yaklaşan Axîn yoldaşımız, devraldığı özgür basın geleneğine layık olmuş, öncü bir YJA Star militanı olarak dönemin zafer ruhunu pratiğine yansıtmıştır. Rêber Apo felsefesiyle gelişen Kurdistan Özgürlük Mücadelesi saflarında kısa sürede yetkin bir militana dönüşen ve fedailer çizgisinde yürüyerek sınırsız bir katılım sağlayan Axîn yoldaşımızın ardında bıraktığı mücadele mirası biz geride kalan yoldaşları tarafından mutlaka zaferle taçlandırılacaktır.


Kurdistan tarihinde işgalcilerin saldırılarına karşı verdiği unutulmaz direnişlerle adını tarihe yazdıran kadim Amed kentimiz, her dönem Kurdistan’da özgür yaşamda ısrarın merkezi olmuştur. Amed’in kadim surlarına yaslanan ve yarattığı direniş geleneğini kuşaktan kuşağa aktaran yurtsever Amed halkımız, işgale ve işgalciye geçit vermeyerek varlığını korumuştur. Birçok tarihi çıkışın zemini olan Amed, bu misyonunu Rêber Apo öncülüğünde gelişen partimiz PKK’nin ilk dönemlerinde de layıkıyla yerine getirmiştir. Halkımızın zafer partisi PKK’nin kuruluşuna ev sahipliği yapan Amed kentimiz, Amed Zindanları’nda gelişen tarihi direnişle birlikte yeniden ayağa kalkmış ve kesintisiz direnişin adı olmuştur. Kurdistan Özgürlük Mücadelesi’nin filizlendiği ve kök salarak halklaştığı ilk mekanlardan olan Amed kentimiz, serhildanlarıyla mücadelemizi sahiplenmiş ve Kurdistan’da direnişin merkezi olmuştur. Sömürgeci Türk devletinin en yoğun saldırılarını gerçekleştirdiği dönemlerde binlerce yiğit evladını mücadele saflarına gönderen ve ölümsüz şehitlerimizi serhildanlarla karşılayan Amed halkımız, bütün Kurdistan’a örnek olan bir tutum içinde olmuştur.

Roza yoldaşımız da yurtsever bir ailemizde bu tarihi direniş geleneğinin içinde büyüme şansına sahip olmuştur. Ailesinden ve yurtsever çevresinden aldığı güçlü direniş kültürü Roza yoldaşımızın erken yaşlardan itibaren Kurdistan halk gerçekliğini ve mücadelemizi tanımasını beraberinde getirmiştir. Özgürlükle erkenden bağlar kuran yoldaşımız, genç bir Kürt kadını olarak sömürgecilere karşı büyük bir öfke sahibi olmuştur. Serhildanlar içinde büyüyen yoldaşımız gençlik çalışmalarına dahil olmuş ve bu süreçte daha yakından Rêber Apo’yu ve partimiz PKK’yi tanımıştır. İnsanlık düşmanı DAİŞ çetelerinin Rojava ve Şengal’de ezilen halkımızı soykırıma uğratma saldırılarına tanıklık eden Roza yoldaşımız, daha fazla mücadele içinde yer alarak işgalcilerin saldırılarına cevap olmak istemiştir. İnsanlığın yüz akı olan Rojava Özgürlük Devrimi’nin ne pahasına olur olsun mutlaka korunması gerektiğine inanan yoldaşımız, 2015 yılında mücadele saflarına katılmıştır. Devrim sürecine dahil olan ve DAİŞ çetelerine karşı militanca savaşan Roza yoldaşımız, bu süreçte büyük bir emek vermiş ve aynı zamanda yetkin bir öncüye dönüşmüştür. Halkımızın kazanımlarının ve gerçek özgürlüğünün ancak Kurdistan dağlarında işgalcilere karşı yürütülen tarihi direnişle korunabileceği gerçeğini bilince çıkaran yoldaşımız, 2018 yılında yüzünü Kurdistan dağlarına dönmüş ve halkımızın özgürlük gerillasına katılmıştır.

Güçlü bir savaş tecrübesine sahip olan Roza yoldaşımız, Qendîl alanında aldığı temel gerillacılık eğitimleriyle daha da yetkinleşmiş ve yeni dönem gerilla taktiklerinde uzmanlaşmıştır. Cesaretli ve kararlı duruşu, samimi ve tereddütsüz katılımıyla hızla gelişen yoldaşımız, Qendîl alanında yürüttüğü başarılı pratiğin ardından Garê alanına geçmiş ve çalışmalarına devam ederek devrim mücadelesine coşkuyla hizmet etmiştir. Karşılaştığı bütün zorlukları Apocu iradesiyle aşan, emek ve fedakarlıkla kendisini yeniden yaratan Roza yoldaşımız, kısa sürece gelişen ve sorumluluk alan yoldaşlarımızdan olmuştur. Önderlik felsefesinde ve Kadın Özgürlük İdeolojisi’nde derinleşmek için sürekli yoğunlaşma içinde olan yoldaşımız öğrendiklerini yaşamsallaştırmayı esas almıştır. Kendi gelişimi kadar çevresindeki yoldaşlarının da gelişimine büyük önem vermiş, öğrendiklerini yoldaşlarıyla paylaşarak zenginleştirmiştir. Özgürlük yürüyüşünü kararlı bir şekilde devam ettiren Roza yoldaşımız, aldığı her çalışmayı üstün bir başarıyla tamamlamayı temel hedefi haline getirmiştir. Apollo Akademileri’nde katıldığı çalışmaları büyük bir titizlikle yürüten Roza yoldaşımız, yaşamda ön planda olan ve gelecek vadeden öncü bir komutan adayı olmuştur. Önderliğimize, şehitlerimize ve halkımıza karşı kendisini her an sorumlu ve borçlu gören Roza yoldaşımız, devrimci yaşamı boyunca durup dinlenmeden mücadele etmiştir. Yoldaşlık sevgisi sınırsız olan Roza yoldaşımız, sömürgecilere karşı sonsuz bir öfke sahibi olmuştur. Zîlanlar çizgisinde fedai bir katılımla her gün katılım temposunu yükselten yoldaşımız, yürüttüğü başarılı pratikle örnek bir PKK ve PAJK militanı olmuştur.

Ardında dolu dolu ve başarılarla bezenmiş bir mücadele mirası bırakan Roza yoldaşımız, hiçbir zaman kendisi için sınır belirlememiş, her zaman gelişerek etkin bir devrimci olmayı başarmıştır. Öncü bir YJA Star militanı olarak zorlu dönemlerin getirdiği ağır yüklerin farkında olan ve buna göre güçlü bir katılım sağlayarak cevap olmayı esas alan Roza yoldaşımız, biz geride kalan yoldaşları için her zaman örnek alınacak bir pratik sahibi olmuştur. Fedaileşerek dönemin ruhunu yakalayan ve halkımızın özgür gelecek umutlarına cevap olan Roza yoldaşımızın mücadele anısı her zaman önümüzü aydınlatacaktır.”