HRW tarafından yayınlanan yeni bir raporda Türkiye ve ona bağlı çetelerin Kuzey ve Doğu Suriye’deki saldırıları mercek altına alındı. Raporda Türkiye ve SMO çetelerinin saldırılarının savaş suçu niteliğinde olduğu değerlendirildi. 
18 Ocak günü Hevya Sor’a ait bir ambülansın vurulduğu saldırıya ayrıntılı  yer verilen HRW raporunda sadece Ocak ayında düzenlenen 4 saldırıda 20 sivilin katledildiği ve 120 kişinin de yaralandığı ifade edildi. 
Tişrîn Barajı ve çevresinde yaşanan çatışmalar nedeniyle 10 Aralıktan buy ana 413 binden fazla sivilin su ve elektrikten mahrum kaldığının da anlatıldığı raporda Uluslararası Kızılhaç Komitesi, barajın zarar görmesi halinde “bölgedeki halk için yıkıcı sonuçlar doğabileceği” yönündeki açıklamasına dikkat çekildi. 

HRW, 18 Ocak’ta saldırıya uğrayan ambulansın açıkça tanımlanabilir olduğunu ve hava saldırısından kolaylıkla ayırt edilebileceğini belirtti. Uluslararası insancıl hukuk, ambulansların tıbbi amaçlar için kullanıldığı sürece saldırıya uğramaması gerektiğini açıkça belirtmektedir” diyen HRW, saldırıdan kurtulan ambülans şoförünün açıklamalarına da yer verdi. 

HRW, ambulansa yönelik saldırının bir hata olarak görülemeyeceğini ve savaş suçu olarak değerlendirilmesi gerektiğini de belirtti. 

HRW raporunda ayrıca Türkiye ve SMO’nun kontrolündeki bölgelerde sistematik insan hakları ihlalleri yaşandığını belirterek SMO ve bağlı gruplar, keyfi tutuklamalar, çocuk kaçırma, işkence, cinsel şiddet, yağmalama ve toprak gaspı gibi birçok suç işlediğini hatırlattı.  

Raporda Türkiye’nin su ve elektrik altyapısına yönelik saldırılar nedeniyle milyonlarca insanın temel ihtiyaçlarının karşılanamadığı da belirtildi. 

HRW, uluslararası toplumu Türkiye-SMO çetelerinin oluşturduğu koalisyonunun ihlallerine karşı harekete geçmeye ve sivillere yönelik saldırıların durdurulması için baskı yapmaya çağırdı. HRW "Yaralı sivilleri taşıyan bir ambulansın vurulması tesadüf olamaz. Bu, savaş suçu niteliğindedir ve Türkiye-SMO koalisyonu hesap vermelidir" dedi.