Salih Muslim: Saldırılarla seçim sabote edilmek isteniyor

Türk devletinin saldırılarını seçimleri sabote etme girişimi olarak değerlendiren Salih Muslim, “Türk devleti, seçimlere karşı muazzam bir tahammülsüzlük yaşıyor. Fakat Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi muhakkak bu seçimleri gerçekleştirecektir" dedi.

ROJAVA'YA İŞGAL SALDIRILARI

Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetim Bölgesi’nde yerel yönetim seçimlerinin gerçekleştirileceği yönündeki açıklamanın ardından işgalci Türk devletinin bölgeye dönük tehdit ve saldırıları aralıksız bir şekilde sürüyor. 31 Mayıs’ta (dün) bölgeye dönük gerçekleştirdiği saldırı sonucu Demokratik Suriye Güçleri’ne bağlı 4 savaşçı şehit düşerken, aralarında kadın ve çocukların da olduğu 11 sivil ise yaralandı.

Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eşbaşkanı Salih Muslim, Türk devletinin 11 Haziran yerel seçimleri öncesi bölgeye dönük saldırılarına ilişkin ANF’ye konuştu.

‘SEÇİMLER ŞEFFAF BİR ORTAMDA GERÇEKLEŞECEK’

Kuzey ve Doğu Suriye’de gerçekleşmesi beklenen seçimlere ilişkin değerlendirmede bulunan Salih Muslim, “Seçim, halka dönük hizmet çalışmalarının daha da güçlendirilmesi amacıyla yapılacaktır. Şu ana kadar bazı aksaklıklar yaşanıyordu. Bölgede yaşayan halkların katılım sağlayacağı bir demokratik seçim olacak. Bir atama söz konusu değil, demokrasi ilkelerinin esas alındığı bir yerel seçim olacak. Yapılacak seçimlerin kimseyle ilgisi yoktur ve başka yerlere çekilmesi de doğru değildir. Demokrasiyi benimsemeyen güçler; özellikle Türk devleti ve Suriye rejimi, halkın kendi iradesini seçmesini, kendi kendisini yönetmesini ve hizmet faaliyetlerinin güçlendirilmesini istemez. Kuzey ve Doğu Suriye genelinde böylesi bir seçim ilk kez gerçekleşecektir. Bu nedenle bazı rahatsızlıklar yaşanıyor. Seçimler, demokratik ve şeffaf bir ortamda gerçekleşecektir. Ayrıca çıkarılan Toplumsal Sözleşme’nin gereklilikleri uygulanıyor. Bunun için yapılacak seçimlere dair hiçbir kesimin söz söyleme hakkı yoktur. Halkımız seve seve sandık başına gidecektir” diye konuştu.

‘KUZEY VE DOĞU SURİYE KOŞULLARINA GÖRE SEÇİME GİDİYOR’

ABD Dış İlişkiler Bakanı Sözcü Yardımcısı’nın açıklamalarına dikkat çeken Salih Muslim, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Açıklamada, BM’nin 2254 nolu kararına göre Kuzey ve Doğu Suriye’de böylesi imkânların oluşmadığı belirtiliyor. 2254 nolu açıklamayla siyasi çözüme dikkat çekiyorlar. Neden böylesi bir açıklama yaptılar? Türk devletinin gündeminde ve olayı farklı yerlere çektiklerinden ötürü böylesi bir açıklama yapıldı. Bütün Ortadoğu ülkelerinde gergin bir atmosfer var. Türkiye’nin ne yapacağı belli değildir. Türkiye günlerdir herkese seçimlerin arkasında ABD var söylemini yutturmaya çalışıyor. Türkiye’nin tepkileri ardından bu şekilde bir açıklama yapmış olabilirler. Diplomatik bir söylem ve Türkiye’yi kışkırtmamak amaçlıdır. Kuzey ve Doğu Suriye, kendi koşullarına göre seçimlere gidiyor. Kimsenin desteğini almadan, kimseye danışmadan böylesi bir seçim gerçekleşiyor.”

‘TÜRK DEVLETİNİN TAHAMMÜLSÜZLÜK SEVİYESİ ARTTI’

ABD’nin açıklamasının ardından gelişen işgalci Türk devletinin saldırılarına da değinen Salih Muslim, “Türk devleti baştan beri bu seçimlere karşıdır. Halkın iradesine, demokrasiye karşıdır. Kuzey ve Doğu Suriye’de iradenin, demokrasinin, adaletin, eşitliğin ve halkların kardeşliğinin sağlanmaması için elinden geleni yapıyor. Bölgede demokrasiye ilişkin bir adım atıldığında muhakkak karşı çıkıyor. Sanırsam saldırıların ABD’nin açıklamasıyla bir alakası yoktur. Yıllardır süren bir saldırı söz konusudur. Özellikle Toplumsal Sözleşme’nin de gerçekleşmesiyle tahammülsüzlük seviyeleri arttı” ifadelerini kullandı.

‘HALKIMIZ İRADESİYLE TEMSİLCİLERİNİ SEÇECEKTİR’

Türk devletinin saldırılarını seçimleri sabote etme ve halkın gözünü korkutarak sandık başına gitmesini engelleme saldırıları olduğunu kaydeden Salih Muslim, konuşmasını şu şekilde sonlandırdı: “Türk devleti, seçimlerin gerçekleşmemesi için elinden geleni yapacaktır. Seçimlere karşı muazzam bir tahammülsüzlük yaşıyor. Fakat Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi muhakkak bu seçimleri gerçekleştirecektir. Halkımız geri adım atmadan sandık başına gidecektir ve iradesiyle temsilcilerini seçecektir.”