Rojavayê Kurdistan'da gerçekleşen savaş, yalnızca bölgenin evlatlarının mücadelesiyle sınırlı kalmadı; bu savaş, tüm Kürt ulusunun tarihsel bir yeniden doğuşu olarak değerlendirildi. DAİŞ gibi barbar güçler, yalnızca belirli bir coğrafyayı değil, bir halkın kimliğini, kültürünü ve geleceğini hedef alarak, büyük katliamlar gerçekleştirdi. Bu durum, Kürt halkının ulusal bilincini yeniden uyandırdı. Kurtuluş mücadelesinde, "Kurdistanlıyım" diyen her yurtseverin sesi, Rojava'da yankılanmaya başladı. DAİŞ çetelerine karşı verilen topyekûn direnişin ve ulusal dayanışmanın en güçlü tezahürüydü Rojava. Kürt kimliği, bu süreçle birlikte yalnızca bir etnik aidiyet olmaktan çıkıp, özgürlük, eşitlik ve adalet arayışının bir sembolü haline geldi. DAİŞ çetelerinin halklara dönük gerçekleştirdiği katliamlara karşı duran, göz yummayanlardan biri de YPG savaşçısı Bahoz Tekman'dı.

‘ÖNCELİĞİ ARAZİYİ VE YOLDAŞLARINI TANIMAK OLDU’

Mücadele arkadaşı Rûxweş Efrîn, Bahoz Tekman’ın yaşam mücadelesini anlattı...

Bahoz Tekman’la 2016 yılında tanıştığını dile getiren Rûxweş Efrîn, “O dönemler Şehba Hamlesi’ndeydik. Heval Bahoz da Cizre Kantonu’ndan Şehba’ya geçmişti. Bir sabotajcı olarak Şehba Hamlesi’nin cephelerinde en ön saflarda yer aldı. Şehba’da yeni olduğu için önceliğini araziyi ve arkadaşları tanımaya vermişti. Bizim de önceliğimiz Heval Bahoz’u tanımaktı. O dönemler savaş yoğundu. Hemen hemen tüm arkadaşlar cephede yer alıyordu. Heval Bahoz araziyi iyi tanımamasına rağmen en ön cephede yerini alıyordu. Bir köye saldırıya, sızmaya veya operasyona gidildiğinde kendisini öneren ilk arkadaşlardandı. Sabotajcı olarak büyük bir rol oynadı” dedi.

'ARKADAŞLARI CEPHEYE YALNIZ GÖNDERMEK İSTEMEZ, ÖN SAFTA YER ALIRDI'

Rûxweş Efrîn, Bahoz Tekman’ın dikkat çeken özelliklerini ise şöyle dile getirdi: 
“Hem çok sıcakkanlıydı hem de arkadaşları cepheye tek başına göndermek istemediğinden sürekli ön saflardaydı. Yoğun saldırıların altında, yaşanan çatışmalarda düşmanın birçok mayınını etkisiz hale getirdi ki arkadaşları bir sonraki mevzie ulaşabilsin. Arkadaşlarla bütünleşme konusunda girişkendi. Kısa sürede herkesi tanımak istiyordu. Bu özelliği de yer yer birbirini anlamayan durumların yaşanmasına neden oluyor. Yaşamımız yoldaşlarımızla mücadele etme temeliyle kurulmuş bir yaşamdır. Bazı konularda fikir bütünlüğüne varamazdık, görüşlerimiz farklı olurdu. Fakat kısa sürede ortak noktaya varabilecek olgunluktaydık. Yaşanan fikir ayrılıklarında ortamı sakinleştirirdi. Ayrıca var olan tabloyu kavratma konusunda ilk adımı Heval Bahoz atardı. Dolayısıyla yaşamını öz eleştiri ile örmüştü. Böylece birbirimize karşı verdiğimiz mücadele sonucunda birbirimizi daha da yakından tanıdık.”

İYİLEŞİR İYİLEŞMEZ CEPHEYE DÖNER

Bahoz Tekman’ın 2016 yılında ayağından ağır yaralandığını söyleyen Rûxweş Efrîn, şöyle devam etti: “Görev ve sorumluluklarını anında yerine getiren, yoldaşlarının imdadına koşan bir kişiliğe sahip olması da yoldaşlık ilişkilerimizi güçlendirdi. Yoldaşlarına hassas olduğu kadar bir mayına da o denli hassas yaklaşırdı. Hem kendisini hem de yoldaşlarının güvenliğini sağlamak için oldukça duyarlı hareket ederdi. Düşmanın yoğun yönelimleri oluyordu. Biz de kademe kademe ilerliyorduk. Gün yoktu ki çatışma olmasın, mermiler üzerimizden uçmasın. Tabii bir de arazi çeteler tarafından komple mayınlanmıştı. Böylesi yoğun bir ortamda kısa bir sürede yaralandı Bahoz. Ayağından yaralanmıştı.

Yarasının ağır olmasına rağmen çok kısa bir sürede toparlandı ve tekrar cepheye döndü. Hamlenin ne kadar ağır olduğunun ve çabuk iyileşmesi gerektiğinin farkındaydı. Yoldaşlarını yalnız bırakmak benimseyeceği bir durum değil. Bu nedenle yaralarını çabuk sardı, iradeli ve güçlü bir yoldaştı. Kaldığı yerden devam etmesini bilmişti. Yaralanmayı engel görmemişti. O coşkusu, morali ve heyecanı ilk günkü gibiydi.

YENİ SABOTAJCILAR YETİŞTİRİR

Yeni sabotajcıların yetişmesi için bilgisini paylaşır, tecrübelerini yoldaşlarına aktarırdı. Düşmanın tekniğini ve taktiklerini boşa çıkarmanın yollarını bulmuş ve bu doğrultuda güçlü paylaşımları olurdu. Yoğun çatışma ortamında bile bilgilerini tazelerdi. Kabiliyetli ve sabotajı geliştirmeye çaba harcayan bir yoldaştı. Heval Bahoz’un gözünden bir mayın kaçmazdı. Heval Bahoz’un olduğu cephede yoldaşlarının içi rahattı. İlerlediklerinde karşılarına mayın çıkmayacaklarını bilirlerdi."

58 GÜNLÜK EFRÎN DİRENİŞİNDE YER ALIR

Bahoz Tekman’ın Şehba Hamlesi'nin ardından Türk devletinin Efrîn’e dönük başlattığı saldırı esnasında yine bir sabotajcı olarak ön saflarda yer aldığına işaret eden Rûxweş Efrîn, şöyle dedi: “Savaşmaktan geri durmadı. Ön saflardaki sabotajcıydı. İşgalci Türk ordusunun bir adım dahi Efrîn’e ayak basmaması için canla başla savaştı, ter döktü ve zor bir süreç yaşadı. Bilbilê’de direniş sergiliyordu. Saldırılar genişledikçe görev ve sorumlulukları da artıyordu. Düşmanın birçok mayınını etkisiz kıldı. Düşmana ağır darbeler vuran birçok sabotaj eylemi de gerçekleştirdi. Düşmanın bir adım ilerlememesi için siper olmuştu. Savaşın ilk gününde 72 uçakla saldıran Türk devletinin tekniğine karşı kıt imkânlarla savaşmayı bildi. 58 gün boyunca direnişin her anında yer aldı.  

ŞEHBA’DA İŞİNİN BAŞINDAYDI

58’inci günün ardından halk ve yoldaşlarıyla Şehba’ya geçti. Orada da durmadı. Sürekli hareket halindeydi. Hem sabotaj birimiyle ilgilendi hem de yeni taktik peşinde koşarak eylem hazırlıkları içerisindeydi. Türk devletinin işgali sonrası da eylemlerine son vermedi. Örgütlü, planlı ve öngörülü eylem hazırlıklarında her bir sabotaj eylemine öncülük etti.

'HALKI İÇİN CANINI VERMEYE HAZIRDI'

Efrîn halkının topraklarını tekrar kavuşabilmesi için canını vermeye hazırdı. Çünkü Efrîn halkına olan bağlılığı büyüktü. Yabancılık çekmiyordu. O sevgi ve bağlılığı derinden hissedebiliyordun. Yıllar geçse de Efrîn’i geri alacağız, diyordu. Sabotaj eylemi imkânı olmasa bile saldırı koluyla hareket ediyordu. Buradan yola çıkarak ülkesine, toprağına ve halkına olan bağlılığının ne kadar güçlü olduğunu görebiliriz. 58 günlük direnişin ardından durmadan, yılmadan ve pes etmeden düşmanın üzerine yürüdü. Tüm çabası düşmanın Efrîn’de rahat bir şekilde oturamayacağını bilmesiydi. Onun için sürekli eylem planlamaları yapar ve uygulardı. Bu moral ve heyecanla düşmanın üzerine giderdi."

*Bahoz Tekman (Ali Sait Cihanoğlu), Efrîn’in Şera ilçesine bağlı Kefer Mizê köyüne konumlanan Türk askeri ve çetelerine dönük 19 Haziran 2018’de gerçekleştirilen eylemde şehit düştü.