İklim zirvesi: Ekolojik dönüşüme daha fazla yatırım gerekiyor

Küresel ısınmayla mücadelede önemli bir aşama olarak görülen 2015 İklim Anlaşması’nın kurtarılabilmesi için New York’ta ikinci kez düzenlenen mini zirvede, ekolojik dönüşüm için daha büyük yatırım yapılmasının gereği öne çıktı.

Birleşmiş Milletler’in (BM) 73’üncü Genel Kurulu vesilesiyle New York’ta toplanan 30’un üzerinde ülke ve şirket temsilcisi, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un davetiyle ‘One Planet Summit’ adlı zirvenin ikinci buluşmasında bir araya geldi.

Zirvede Fransa’nın yanı sıra Çin, Hindistan, Meksika, İspanya ve Norveç gibi birçok ülkenin liderleri ile Dünya Bankası Başkanı Jim Yong Kim ve çok sayıda uluslararası şirketin temsilcileri katıldı.

Zirvenin açılışında konuşan Fransa Cumhurbaşkanı, küresel ısınmanın önlenebilmesi için dünyadaki mali imkanların üçte birinin iklim dostu ekonomiye yatırılması gerektiğinin altını çizdi. Paris’te 2015’te düzenlenen COP21 zirvesinde kabul edilen ve 2016’dan itibaren 180 ülkenin imzaladığı İklim Anlaşması’nın gereklerinin yerine getirilmediğini söyleyen Macron, birçok ülkenin halen net bir hedef koymadığına dikkat çekti.

ZAMAN BİZİMLE DOST DEĞİL

Zirvede konuşan BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) Genel Sekreteri Patricia Espinosa, İklim Anlaşması’nın küresel ısınmayı durdurmada etkili olabileceğini vurguladı. Espinosa, “(Anlaşmanın) tam bir başarı olacağına dair hiçbir garanti olmasa da, bu imkansız değil” diye konuştu.

One Planet Summit’te konuşan Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern ise, “Zaman bizimle dost değil” diyerek, acilen harekete geçilmesi çağrısı yaptı. Ardern, anlaşmaya imza atan ülkelerin hiçbirinin ‘harekete geçme konusunda istisna hakkının’ olmadığının da altını çizdi.

200 MİLYAR DOLARLIK YATIRIM KREDİSİ

Zirvede özellikle Asya ve Afrika ülkelerindeki ekolojik dönüşümü desteklemek amacıyla 200 milyar doları aşkın yatırım kredisi sözü verildi. Bu miktar, zirvede yer alan 23 kalkınma bankası tarafından açıklandı.

Avrupa Birliği (AB) ise 2021-2027 yılları bütçesinin dörtte birini iklim hedefleri doğrultusunda kullanma vaadinde bulundu. Afrika kıtasına 44 milyar euro aktarmayı vaad eden AB, dünyanın tüm kıtalarındaki 200 kadar şehre ise 50 milyar dolar kadar yardımda bulunacağını duyurdu.

2-3 DERECELİK ARTIŞ FELAKET GETİREBİLİR

2015 yılında Fransa’nın Paris şehri yakınlarında düzenlenen COP21 İklim Zirvesi’nde kabul edilen anlaşma 2016 yılında BM tarafından imzaya açılmıştı. Şimdiye kadar 180 kadar ülkenin imzaladığı anlaşmadan Amerika Birleşik Devletleri’nin çekilme kararıyla ciddi bir endişe baş göstermişti.

Anlaşma, küresel ısınmanın bu yüzyılın sonuna kadar en fazla 2 dereceyle sınırlı tutulmasını hedeflerken, iklimsel değişikliklerden en çok etkilenecek olan yoksul ülkeler için yıllık 100 milyar dolar mali yardım öngörüyor. Ancak anlaşma, küresel ısınmayı önlemeye dair her ülkenin hayata geçireceği önlemlere kendi başına karar vermesini öngörürken, herhangi bir caydırıcı önlem içermemesi nedeniyle yetersiz olarak görülüyor.

COP21’den sonraki diğer iklim zirveleri bu tartışmalarla geçerken, bu yıl içinde Polonya’da yapılacak COP24 zirvesinin ön hazırlık toplantılarından da umut verici sonuçlar çıkmamıştı.

Yapılan araştırmalar, küresel ısınmanın 19’uncu yüzyıla oranla 2 veya 3 derecenin üzerinde olması halinde dünyanın birçok bölgesinde iklimsel değişikliklerin kalıcı hale geleceğini gösteriyor. Buzulların erimesi, birçok ada veya kıyı ülkesinin topraklarının sular altında kalması, tarımsal alanların yok olması gibi nedenlerle yüz milyonlarca kişinin ‘iklim mültecisi’ konumuna düşeceği tahmin ediliyor.

2017 itibariyle 19’uncu yüzyıla oranla küresel ısınma artışı 1,1 dereceyi bulmuştu.