AB’den ücretsiz ‘kirletme hakkı’na son!
Avrupa Birliği (AB) iklim planının en önemli parçası olarak değerlendirilen karbon piyasasında kapsamlı bir reform konusunda anlaşma sağladı.
Avrupa Birliği (AB) iklim planının en önemli parçası olarak değerlendirilen karbon piyasasında kapsamlı bir reform konusunda anlaşma sağladı.
Avrupa Parlamentosu’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre 30 saat süren zorlu müzakereler ardından Avrupa Parlamentosu ve AB üyesi devletlerin müzakerecileri, hedefleri yükseltmek ve karbon piyasasının kapsamını genişletmek için anlaşma sağladı.
AB'deki elektrik üreticileri ve yoğun enerji tüketen endüstriler (çelik, çimento, vb.) CO2 emisyonlarını karşılamak için artık 2005 yılında oluşturulan ve kıta emisyonlarının 40’ı için geçerli olan Avrupa emisyon kota pazarından "kirletme izni" satın almak zorunda olacak. Devletlerin oluşturduğu toplam kotalar, endüstrileri daha az emisyon yaymaya teşvik etmek için zamanla azalacak.
Varılan anlaşmaya göre, önerilen kotaların düşürülme hızı artacak ve 2030'a kadar 2005'e kıyasla yüzde 62'lik bir azalma sağlanacak. Bu da fiili olarak ilgili üreticilerin zorunlu olarak emisyonlarını yüzde 62 oranında azaltmak zorunda kalacağı anlamına geliyor.
Karbon piyasası kademeli olarak denizcilik sektörüne, Avrupa içi hava uçuşlarından kaynaklanan emisyonlara (şu anda tahsis edilen ücretsiz kotalar kaldırılacak) ve 2028'den itibaren atık yakma tesislerine kadar genişleyecek.
Avrupa Birliği, sınırlarda bir "karbon vergisi" oluşturulması karşılığında Avrupalı üreticilere bugüne kadar Avrupa dışından rekabet edebilmeleri için dağıtılan ücretsiz emisyon kotalarını kademeli olarak kaldıracak.
Bu ücretsiz "kirletme haklarının" en az yüzde 48,5'i 2030'a kadar ve tamamı 2034'e kadar ortadan kaldırılacak.
Anlaşma kapsamında hane halkı da 2027'den itibaren yakıtlar ve gaz ya da mazotlu ısıtma için bir karbon fiyatı ödeyecek, ancak bu fiyat 2030'a kadar sınırlandırılacak ve enerji fiyatlarındaki mevcut artış devam ederse, uygulanması bir yıl ertelenecek.
Bu yeni pazardan elde edilen gelirler, enerji geçişinde savunmasız hane halklarına ve işletmelere yardımcı olmak için oluşturulan 86,7 milyar euroluk bir "Sosyal İklim Fonu"nu önemli ölçüde besleyecek.