Ağrı Dağı'nın heybetine ortak Saray

Türk devletinin zaman zaman askerlerine üs merkezi yaptığı, kimi zaman taramaktan çekinmediği, restorasyon adı altında tahrif ettiği İshak Paşa Sarayı, her şeye rağmen Serhat halkı için Ağrı Dağı'nın kucağındaki sembolik bir mekan olma özelliğini koruyor.

Türk devletinin zaman zaman askerlerine üs merkezi yaptığı, kimi zaman taramaktan çekinmediği, restorasyon adı altında tahrif ettiği İshak Paşa Sarayı, her şeye rağmen Serhat halkı için Ağrı Dağı'nın kucağındaki sembolik bir mekan/ziyaretgah olma özelliğini koruyor.

İshak Paşa Sarayı, Ağrı'nın Bazîd ilçesine 5 kilometre uzaklıkta. Saray'da Ehmedê Xanî'nin de türbesi bulunmakta.

İshak Paşa Sarayı, 1685 yılında Mir Mehemet'in oğlu Pirbela Evdi Paşa tarafından yaptırılmaya başlanmış. Ehmedê Xani tarafından mesken olarak kulanılmış. UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası olarak kabul edilen Saray, 99 yılda tamamlanmış. 1828-1829 yıları arasındaki Rus işgali sırasında altın kaplama kapısı Moskova'daki müzeye götürülmüş. Saray'da cami, misafirhane, türbe, mutfak, yemek salonu ve Merasim solanları var.

Saray'ın inşatı için 30 kilometre uzaklıkta bulunan Kotiz köyünden beyaz taşlar getirtilmiş. Duvarlarında Kürt, Fars, Hint, Ermeni gibi bir çok halkın kültürünü sembolize eden yazı ve figürler bulunmakta.

Kürtlerin kültüründe önemli bir yere sahip sahip olan İshak Paşa Sarayı, güzel anıların yanı sıra kötülüklere de tanıklık etmiş. Saray bir çok defa Türk devletinin hedefi haline geldi ve defalarca tarandı. Türk askerleri zaman zaman Saray'ı üslenme alanı olarak kullanıp bir çok kültürel kalıntıya zarar verdi. Her şeye rağmen İshak Paşa Sarayı, Serhat halkı için sembolik önemini koruyor.