Pine Island buzulunun erimesi hızlanarak, geri çekilmesine ve incelmesine neden oluyor. Yeni araştırmalar, bu buzulun 1970'lerde gözlenen hızlı geri çekilmesinin geri döndürülemez olduğunu ve küresel deniz seviyelerinde bir yükselmeye yol açtığını ortaya koyuyor. Bilim insanları, şimdi bu olayın tekrar yaşanabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.
Batı Antarktika'da bulunan Pine Island Buzulu, Antarktika buz örtüsünün okyanusa doğru akışında çok önemli bir rol oynuyor. Etkileyici hızıyla bilinen buzul, iklim değişikliğine güçlü tepki veren bu hassas bölgenin bir parçası.
Bilim insanları tarafından yürütülen ve Nature dergisinde yayınlanan bir araştırmanın sonuçları, Batı Antarktika'nın bazı bölgelerinde deniz seviyesini birkaç metre yükseltebilecek olası bir çöküş konusunda uyarıda bulunuyor.
Bilim insanları, bu olgunun arkasındaki mekanizmayı "deniz buzu örtüsü istikrarsızlığı" olarak adlandırıyor. Bu durum buzulun geri dönüşü olmayan bir şekilde geri çekilmesine yol açabilir.
Bu geri çekilme biçimi geri döndürülemez olarak değerlendiriliyor; zira buzulları eski konumlarına getirmek için gereken iklim değişikliğinin, başlangıçta geri çekilmeye neden olandan çok daha büyük olması gerekiyor.
Şimdiye kadar bu istikrarsızlık mekanizması sadece bir teoriden ibaretti ve bu fenomenin geçmişte meydana geldiğine dair hiçbir kanıt yoktu. Ancak bu yeni araştırma sayesinde, bilim insanları bu olgunun 1970'lerde zaten meydana geldiğini gösterebildiler. Pine Island buzulunun hızla geri çekilmesi bu nedenle geri döndürülemez olarak ele alınıyor.
Buzul yaklaşık elli yıl önce öyle bir noktaya ulaşmıştı ki, daha sonra yaşanan daha soğuk okyanus koşullarına rağmen orijinal durumu geri getirilemedi. Geri dönüşü olmayan aşama, 1990'ların başında neredeyse 40 km'lik bir geri çekilmenin ardından sona ermiş ve küresel deniz seviyesinde 0,34 mm'lik bir yükselmeye neden olmuştu. Bu geri çekilme, 1940'lardaki güçlü El Niño'ya atfedilen yüzen buz sahanlığı altındaki erimede geçici bir artıştan kaynaklanmıştı.
Çalışmanın sonuçları, bir buzulun yüzen buz sahanlığının tabanında erimede önemli bir artış olması durumunda, buzulun bir devrilme noktasının ötesine çekilebileceğini ve buz kütlesi kaybının geri döndürülemez hale gelebileceğini gösteriyor. Bu fenomenin gelecekte tekrarlanması muhtemel olarak değerlendiriliyor.
Gelecekteki buz tabakası devrilme noktalarının aşılması, önceki iklim koşullarına geri dönüşün hasarı onarmak için yeterli olmayabileceği anlamına geliyor. Bu da deniz seviyelerinde hızlı ve sürekli bir yükselme yaşanmasına yol açacak.