Bebeklerin ilk ağlaması dahi anadillerine göre değişiyor
Bebeklerin anadillerini konuşmayı öğrenmeden çok once anne karnında içselleştirdiği ve bunun yansımalarının doğumdan sonraki ilk ağlamayla net bir şekilde belirlendiği ortaya kondu.
Bebeklerin anadillerini konuşmayı öğrenmeden çok once anne karnında içselleştirdiği ve bunun yansımalarının doğumdan sonraki ilk ağlamayla net bir şekilde belirlendiği ortaya kondu.
Würzburg Üniversitesi uzmanlarınca yapılan iki ayrı araştırma kapsamında Almanya, Kamerun ve Çin’den toplamda 97 yeni doğmuş bebeğin ağlamaları üzerine inceleme yapıldı. Almanya ve Kamerun’un doğusundaki Nso halk grubundan 42 bebeğin doğumdan hemen sonraki ağlamaları, Çin’den 55 bebeğinkiyle karşılaştırıldı.
Bu farklı dillere sahip ülkelerdeki yeni doğan bebeklerin ağlama tonlarının birbirinden oldukça farklı olduğuna dikkat çekilen araştırmalarda, bunun bebeklerin anadillerinde hecelerin farklı derecelerde tonlarla telafuz edilmesiyle açıklanabileceği belirtildi.
Araştırmacılar, yeni doğan bebeklerin doğumdan itibaren anadilleriyle haşir neşir olmaya başladıklarını kaydettiler. Buna göre, bebeklerin anadillerini kabullenmelerinin bilinenin aksine konuşmaya başlamadan önce olmadığı vurgulandı.
Araştırmalara göre, Çin ve Kamerun’lu bebeklerin ağlama tonlarının en düşük ve en yüksek seviyesi arasındaki mesafe Alman bebeklerinkine oranla daha fazla iken, yine kısa süreli ağlamaya başlama ve susmaları da daha yoğun gerçekleşiyor.
2009 yılında yapılan bir araştırmada da, Fransa ve Almanya’da yeni doğan bebeklerin ağlama tonları incelenmiş ve iki ülkenin bebeklerinin ne melodilerinin ne de ses tonlarının ritimlerinin aynı olmadığı ortaya konmuştu. Araştırmada, yeni doğan bebeklerin henüz anne karnındayken ebeveynlerinin dillerini ve telafuzunu içselleştirdikleri ortaya çıkmıştı.