COP24 zirvesi devam ediyor
Pazar günü başlayan Birleşmiş Milletler iklim konferansı COP24’te 2015 İklim Anlaşması’nın uygulanmasına dair kuralların belirlenmesi hedefleniyor.
Pazar günü başlayan Birleşmiş Milletler iklim konferansı COP24’te 2015 İklim Anlaşması’nın uygulanmasına dair kuralların belirlenmesi hedefleniyor.
Polonya’nın Katowice şehrinde 14 Aralık’a kadar sürecek olan COP24 konferansı, önceki yıllara oranla daha az devlet başkanının katılımıyla başladı.
GUTERRES’TEN GELECEK NESİLLERE İHANET UYARISI
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, zirvenin ikinci günündeki konuşmasında iklimsel değişikliklere dair uyarılarını öne çıkardı. Gelecek nesillere ‘ihanet edilmemesini’ isteyen Guterres, 2015 İklim Anlaşması’nın gereklerinin yerine getirilmesi çağrısı yaptı.
Küresel ısınmanın yol açacağı iklimsel değişikliklerin dünyanın birçok bölge ve ülkesindeki insanlar için ‘ölüm-kalım meselesi’ olacağını vurgulayan Guterres, dünya ülkelerinin iklim konusunda ‘yavaş’ ve hatta ‘yanlış yönde ilerlediği’ uyarısını yaptı.
SADECE 30 ÜLKENİN LİDERLERİ KATILDI
193 üyeli BM’nin sadece 30 kadar üyesinin devlet veya hükümet başkanlığı düzeyinde katıldığı iklim konferansının 24’üncüsü, daha ziyade iklim anlaşmasının uygulama kurallarını belirlemeyi amaçlıyor.
Ancak zirvede dünyanın önde gelen ekonomilerinin üyesi olduğu G20’den hiçbir ülkenin devlet veya hükümet başkanı bulunmuyor. 2015 İklim Anlaşması’nın temelinin atıldığı Fransa’dan ise sadece Çevre ve Ekolojik Dönüşüm Bakanı Nicolas de Rugy katılım gösterdi.
2015’te Paris yakınlarında düzenlenen COP21 konferansında varılan anlaşmada, küresel ısınmanın bu yüzyılın sonuna kadar 1,5 ila 2 derecenin altında tutulması hedefi konmuştu. Anlaşma ayrıca iklimsel değişikliklerden en çok etkilenecek olan veya ekonomisini buna göre yeniden düzenleyecek olan yoksul ülkelere yıllık 100 milyar dolarlık mali yardım yapılmasını öngörüyordu.
Ancak Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump’ın anlaşmadan geri çekilme kararıyla ciddi bir belirsizlik yaşanıyor. Anlaşmanın küresel ısınma hedeflerinin uygulanmasına dair kesin ve caydırıcı kurallar getirmemesi de eleştiriliyor.