Govendê: Keskin taşlarla örülen bir özgür yaşam yolculuğu

Geçen yıl ziyaret ettiğimiz Govendê’de olduğu gibi el yordamıyla dağların en kuytu yerlerinde, bilmediğimiz, görmediğimiz bir yaşam inşa ediliyor bir yerlerde.

Saraylar, dubleks evler, katlı apartmanlara benzemez onların yaşamlarının sığdığı yerler. Mütevazı, gösterişsiz ve bizim için var oluşun, direnişin kaleleri şeklinde örülür oralarda barınaklar. Bazen taşlardan, bazen ağaçlardandır.

Uçsuz bucaksız dağların, bilmediğimiz, görmediğimiz derinliklerinde bir var oluş yolculuğu emekle, inançla ilmek ilmek örülür. İşte gerillanın Govendê’nin keskin bıçak gibi taşlarından ördüğü yaşam özgür yaşam yolculuğu da böyledir.

Govendê’nin etrafındaki yerleşke sahipleri, Gerdia aşiretine mensup köylüler buranın gerillayı koruyan bir doğal barınak olduğunu söylüyorlar. Gerillalar ise Govendê’yi kale olarak niteliyorlar.

MİTOLOJİDE GOVENDÊ

Evvel zaman içinde dağlar ormanlık iken, her şey kendi rengi ve ahenginde yaşam sürer iken, Çarçella ve Cilo aşkı yaşanır. Bugünkü Govendê denilen yerde bir halay kurulur. Kızlı erkekli sıra dizilir. Diller de yükselir en güzel aşk şarkılarının nağmeleri. Avaşin ile Basya bile coşkuya gelmiştir. Ama birileri Çarçella ile Cilo’nun aşkına engel olur. Birbirlerine kavuşmaları engellenir. Çarçella öfkelenir. Govêndê’de halaya tutuşanların taş kesilmesi için beddua eder. Bedduası kabul olur ve oradaki herkes taş kesilir.

Çarçella ve Cilo dağının aşkını anlatan bir sembol olan Govendê dağı keskin taşlardan ibaret kalır. Halay esnasında herkes taş kesildiğinden buraya Govendê yani halay ismi verilir. Bugün de uzaklardan bakıldığında sanki koca bir dağ halaya tutuşmuş sanırsınız.

Çağlar geçmiştir Çarçella ile Cilo dağlarının bahtsız aşkının üzerinden. Birer krater gibi gökyüzüne yükselen bu iki dağ halen kavuşmayı bekler. Ve Govendê halen taşlardan halaydır. Taşlardan kenttir. Taşlardan cansız yerleşkedir. Zaman evrilmiş unutulan bu taş kentte gerillalar özgürlük şarkılarıyla yeniden halaya tutuşmuşlar. Govendê adeta yeniden canlanmış gibidir.  Bu halay kentine gerillalar “yalnız kent”, “yorgun kent” “Star kent” ismini koymuşlar.

Ama herkes kendisince buraya bir isim koyar. Yerlileri “Julia” diye adlandırırken buralara ölüm getiren TC askerleri “Ballı kayalar” ismini vermiş.

GOVENDÊ’DE YAŞAM

Govendê dağında su bulunmadığı için burada yaşayan gerillalar büyük kar kuyularından buz parçalarını havuz oluşturarak içme sularını karşılıyorlar. Yine bütün sularını etrafındaki köylere dağıtan bu dağa gerillalarca “Ortadoğu” deniliyor. Zorluklardan bazen ilginç bir mizah türetiliyor. Etrafında bulunan birçok köy ve köylerinde bolca su bulunuyor. Herguş, Mavata, Benê bunlardan bir kaçı. Ama bu suya kaynaklık eden Govendê kendisi susuzdur. İşte gerillalar bunun için Govendê’yi, dünyayı beslemesine rağmen kendisi aç kalan,  Ortadoğu’ya benzetirler.

Govendê keskin taşlardan örülüyken etrafı yemyeşildir. Her taraf ağaçlıktır. Köyleri sulaktır.

GOVENDÊ’NİN TEK AĞACI

Govendê’nin bir de bir meyve ağacı vardır. Gri taşlar arasında yükselmeye başlamış bu ağaç ileride güzel ürün vermeye aday bir ceviz ağacıdır. Bu öyle durup dururken yeşeren bir ağaç değildir. Taşlara inat boy vermeye başlayan ceviz ağacını gerillalar ekmiş. Su kıtlığının yaşandığı Govendê de bol su isteyen ceviz ağacının su ihtiyacını da gerilla dağın etrafındaki çeşmelerden getirdikleri taşıma suyla karşılıyor.

GOVENDÊ DAĞININ KAPILARI

Govendê dağının diğer bir ilginç yanı ise her yerden girilmediği ve ona özel kapılarının olmasıdır.  Köylülerce tahmin edilen sayı 21 iken gerillalar da daha fazla olduğunu söylüyor. Deriyê Pen, Deriyê Herguş, Deriyê Peşmerga, Deriyê Benêbu kapılardan sadece bir kaçıdır. Bu kapılar daha çok kullanıldığı için adları daha çok biliniyor. Ama daha adı bilinmeyen birçok kapının olduğu da söyleniyor.

Herguş kapısının tam üstünde bir doğal bir pencere açılıyor. Uzaklardan küçük gözükse de yanına gittiğinizde şaşırtan bir büyüklüğe sahip olduğunu görürsünüz.

GECE SEYRİNDE GOVENDÊ

Gerilla en çok da Govendê’nin gecelerini seviyor. Gece Govendê’de manzara bir başka olur. Dolunaylı gecelerde bir başka gizeme bürünür Govendê. Büyük kayalıklarda oluşan yakamoz dağla denizi buluşturur.

Masal diyarı Govendê’ye bir yolculuk sırasında uğradık. Sevindik, hüzünlendik, büyülendik. Kısa bir zaman yolcuğuydu yaşadığımız. Eksik kalan bir masal, yarıda biten güzel bir film. Ama en fazla da sonu gelmemiş bir aşkın öyküsüydü Govendê. Acısını ve kahrını içine gömse de etrafına umut ve huzur veriyor. Belki bir gün taş kesilenler yeniden halaya tutuşur. Bir uykudan, belirsiz bir rüyadan uyanır gibi. Zılgıtlar yeniden yankılanır. Ve Çarçella ile Cilo muratlarına ererler. Hasretlik biter. Zulüm diner ve özgürlük türküleri yankılanır Cilonun, Çarçellanın, Govendê’in yüreğinde.

 

...