Kobanê’de “Keskesor a Alan” yetimhanesinin inşaası için önemli bir destek sunan Alman kurumlarının yeni hedefi Kobanê’de bir kütüphane açmak.

“1 Kasım Dünya Kobanê Günü”nün 4. yılında Almanya’nın Frankfurt kentinde “Kobanê ile Dayanışma” gecesi düzenlendi. Gallus Tiyatro’da düzenlenen geceye Frankfurt, Mainz, Offenbach ve çevre kentlerinden çok sayıda Alman insan hakları aktivisti, kurum temsilcisi ve akademisyen katıldı. Städtefreundschaft Frankfurt-Kobanê (Frankfurt-Kobanê Kardeş Şehir Derneği), Entwicklungspolitisches Netzerwerk Hessen (Hessen Geliştirme Politikası Ağı), Dritte Welt Haus (Üçüncü Dünya Evi) isimli yardım kuruluşu ve Haus der Kulturen (Kültürler Evi) tarafından düzenlenen gece, 2014 yılından bu yana Kobanê’de yaşamını yitirenler anısına saygı duruşu ile başladı.

100 BİN EURO BAĞIŞ TOPLANDI

Gecenin açılış konuşmasını Frankfurt-Kobanê Kardeş Şehir Derneği’nden Martin Kannengiesser yaptı. Kobanê’nin inşasını siyasi ve maddi alanda desteklemek için iki yıldır çalışmalar yürüttüklerini anlatan Kannegiesser, Rojava devriminden ve halkların ayaklanmalarının Alman toplumunu da etkilediğini ve bir araya getirdiğini vurguladı. Bugüne kadar çok sayıda etkinlik düzenlediklerini, toplam 100 bin Euro bağış topladıklarını, Rojava Özgür Kadın Vakfı ile beraber çocuk kreşleri, kadın sağlık merkezlerinde, sağlık eğitimlerinde ortak çalıştıklarını aktardı.

YENİ HEDEF KÜTÜPHANE

Kobanê için sponsorluk (patenschaften) çalışması kapsamında özellikle Frankfurt kentinde bulunan yerel kurumlar ile görüşmeler yaptıklarını aktaran Kannegiesser, yeni projeler üzerinde çalıştıklarını da söyledi. Frankfurt’ta bulunan “Land in Sicht” isimli Kitap Evi ile ortak bir çalışma yaptıklarını ifade eden Kannegiesser, “Kobanê’de bir kütüphane kurmayı hedefliyoruz” dedi.

SİZ DE KOBANÊ’Yİ SAHİPLENİN

Kobanê’yi sahiplenmenin önemine vurgu yapan Kannegiesser, şu çağrıda bulundu: “Kobanê direnişini hatırlamak, hafızalarda tutmak bizler için çok önemli. Bundan dolayı her yıl 1 Kasım Kobanê Günü’nü çeşitli etkinliklerle ile hatırlatacağız, gündemde tutacağız. Sizlerden de destek ve sahiplenme bekliyoruz.”

DEVRİMDE ÖNCE KÜLTÜR EVLERİ KURULDU

Etkinlik kapsamında “Rojava’da gelişen devrim, toplumsal inşa ve Ortadoğu’daki gelişmeler” konulu bir söyleşi düzenlendi. Kuzey Suriye Demokratik Federasyonu Almanya Temsilcisi Ibrahim Murad, Rojava’nın tarihi hakkında bilgi vererek, 2012 yılında gerçekleşen devrim ardından yaşanan dönüşümü anlattı. Değişimin başlangıcı olarak ilk etapta kültür evlerinin inşa edildiğini kaydeden Murad şöyle konuştu: “Bu ilk adımın neden kültür evi olduğunu konusunu kimse anlamadı. ‘Neden önce rejimi yok etme yerine kültür evlerini kuruyorsunuz?’ diye sorduklarını hatırlattı. Bir devrim eğer arkasında güçlü bir kültür yok ise ayakta kalamaz. Ve bu nedenle halkların kültürünü yaşatmanın ve aktarmanın yaşamsal önemi var.”

EĞİTİM ROJAVA'NIN GELECEĞİDİR

Murad, eğitim sistemine ilişkin ise şu bilgileri verdi: “Rojava’da okumayı teşvik eden mobil kütüphaneler, her kentte ve birçok köyde açılan kültür evleri, farklı alanları kapsayan düzenli eğitimler ve çok sayıda inşa edilen/açılan okullar sonucunda eğitime her türlü destek sunuluyor. Kız ve erkek çocukları beraber eğitim görüyor, çocuklar birinci sınıftan üçüncü sınıfa kadar kendi anadillerinde eğitim görüyor, dördüncü sınıftan itibaren ikinci bir eğitim dilini özgürce seçebiliyor. Eğitim, Rojava’nın geleceğidir.”

ROJAVA KADIN DEVRİMİDİR

İnsalık düşmanı olan DAİŞ’in Rojava’dan hemen hemen temizlendiğini belirten Murad, insanların artık özgürce yaşayabildiklerini ve geleceklerini kendilerinin belirleyebildiklerini vurguladı. Rojava devriminin bir kadın devrimi olduğunun da altını çizen Murad, kadınların öncü katılımları ile Rojava’da ortak, eşit ve özgür bir yaşam inşa edildiğini vurguladı.

Gecenin kültürel etkinliği kapsamında ise Freie Schulen Frankfurt (Frankfurt’un Özgür Okulları) çocuk korosu ile Dritte Welt Haus korosu ile Kürt sanatçı Sipan sahne aldı

Kaynak: Yeni Özgür Politika