‘Sokak hayvanlarının bizlere ihtiyacı var’
Sokak hayvanları için düzenlenen etkinlikte hayvan severler, şiddete uğrayan ve öldürülen hayvanlar için adalet istedi.
Sokak hayvanları için düzenlenen etkinlikte hayvan severler, şiddete uğrayan ve öldürülen hayvanlar için adalet istedi.
Havaların yoğun bir şekilde ısınmasıyla birlikte, çok sayıda hayvansever Bostancı’da bulunan Caddebostan sahilinde bir araya gelerek, sokak hayvanları için etkinlik düzenledi. Bir hafta boyunca süren etkinliğe, çok sayıda hayvansever, veteriner katıldı.
Tiyatro, konser ve çeşitli yarışmalarında yapıldığı etkinliğe çocukların ilgili oldukça yoğun oldu. Yapılan yarışmalarda kazanan kişilere köpek ve kedi mamaları hediye edilerek, hayvanların yaşamsal döngülerinde insanların önemli bir faktör olduğuna dikkat çekildi.
Etkinlikle en çok sokak hayvanlarına karşı işlenen suçlar ve sağlık sorunları ön plana çıkarıldı. Türkiye’de ilk kez düzenlenen bu etkinlikle kamuoyu oluşturularak, medyada ve diğer alanlarda hayvanlara karşı işlenen suçların önüne geçilmek için bir adım olarak değerlendiriliyor.
KAPILARIMIZA SU VE MAMA KOYALIM!
Bir kedisi olan Merve Taştan, 5 yaşındaki kızı ile etkinliğe katıldı. Taştan, “Her gün medyadan hayvanlara karşı işlenen suçlara şahit oluyoruz. Bu dünya sadece insanlara ait değildir. Bu etkinlik ile kızıma da duyarlılık aşılamak istedim” diyor.
Betonlaşan şehirde hayvanlara yaşama alanı bırakılmadığından şikayet eden Arif Güngör de şunları söyledi: “Parklar elbette yetersiz, ancak doğanın katliamı da söz konusu. Çöplerden yiyecek toplayan hayvanlar hep hasta. Yaşamsal döngüleri için bizim kapılarımızın önüne su ve mama koymamız çok önemli.”
PASİF SOSYAL MEDYA DUYARLILIĞI HAYVANLARA ZARAR VERİR
Evinde iki köpeği ile yaşadığını belirten Ayşen Uğur ise, medyanın insanları çok duyarsızlaştırdığını söyledi.
“Parçalanan hayvan uzuvları sosyal medyada gösterilirken insanlar günlerce duyarlı kalıyor. Yapan kişiye beddua okuyorlar. Ancak iş gerçek hayata geldiğinde kimse kapısının önüne bir kap su, yemek bırakmıyor. Pasif duyarlılık zarar verir. Şiddete uğrayan ve öldürülen hayvanlar için de adalet istemeliyiz. Aynı alanı paylaştığımız diğer canlılara karşı borçluyuz ve bu borcumuzu da onlara zarar verenlere karşı mücadele ederek ödememiz gerekiyor. Yıllardır betonlaştırılmış ve edilmeye devam eden bir şehirde yaşıyoruz. Buna tepki göstermek bile hayvanların yararınadır” diyen Uğur bir hayvana zarar verildiğinde bir insana verilmiş gibi cezalandırılması gerektiğini de sözlerine ekledi.
‘MAALESEF SOKAK HAYVANLARI BİZLERE MUHTAÇTIR’
Anayasal düzeyde hayvan haklarının korunması ceza yaptırımlarının olması gerektiğini söyleyen bir diğer hayvan sever Bahar İpek ise, “Bir haftadır bu etkinliğe katılarak hayvanların yanında oluyorum. Özel hayatımda da her zaman hayvanların korunması için etkinliklere katılıyorum, ancak bu yeterli değil. Görüyorsunuz burada bulunan hayvanların hepsi evcil, tertemiz, sahiplerinin ekonomik durumu iyi. Ama kimsesiz, barınaklarda olan binlerce sokak hayvanı var. Maalesef bizlere muhtaçlar. En azından bu tarz etkinliklerle elde edilen gelir mama oluyor. Çözmez ama bir adımdır” diye konuştu.