Soma Katliamı’nın 3’üncü yılında hayatını kaybeden 301 maden işçisini anmak için Şehit Madenci Aileleri ile birlikte mitingi düzenleyen Sosyal Haklar Derneği Ege Temsilcisi ve Enerji-Sen eski Genel Başkanı Kamil Kartal, Soma’nın üç yıldır adalet beklediğini hatırlattı. ANF’ye konuşan Kartal, Soma‘da yeni maden sahalarının uluslararası sermayeye açılması dışında koşulların daha da kötüleştiğini, mevcut maden ocaklarında üretim ilişkilerinin düzeltilmesi; iş sağlığı ve iş güvencesinin sağlanmasına yönelik hiçbir önlem alınmadığını vurguladı.

Katliam sonrası binlerce insanın işsiz bırakıldığını ve siyasi baskıya tabii tutularak ekmek ile terbiye edilmek istendiğine dikkat çeken Kartal, sermayenin işçilere dönük baskının ve şiddetinin daha da arttığını ve gelişen tepkileri ortadan kaldırmaya yönelik çok ciddi hamleler yaptığını aktardı.

‘HAKLAR TEHDİT UNSURUNA DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR’

Kartal, katliam sonrası işçilerin ve hayatını kaybeden madencilerin ailelerinin yaşadıklarını şöyle anlattı: “Maden Ocakları patronları ve siyasi iktidar birlikte hareket ederek Soma’da ortaya çıkmış infiali bastırmak doğrultusunda katliamdan sonra ilk 6 ay madencilere iki maaş ödedi. Maden sektörünün özellikle işçi sağlığı, iş güvencesi, çalışma saatleri konusunda kısmı düzeyde de olsa bir takım yasal düzenlemeler yapıldı.  Sermaye, katledilen madencilerin ailelerine yönelik bir takım taahhütlerde bulundu ve ağırlıklı olarak hayatını kaybeden madenci eşlerinden oluşan aile fertlerini devlet memuru kapsamına alıp bunu bir tehdit unsuruna dönüştürdü. Biz size memurluk, ev verdik şantajıyla ailelerin hak aramalarının önüne geçmeye çalışıldı. Ancak tüm bu tehdit ve baskılara rağmen ailelerin bir kısmı hak ve adalet arama mücadelelerini Sağlık Haklar Derneği ile birlikte kesintisiz bir biçimde yürütmeye devam ediyor.”

‘DAVA SÜRECİ UZATARAK TUTUKLULARIN TAHLİYESİ AMAÇLANIYOR’

 Soma davasını da değerlendiren Kartal, maden patronları ve yöneticilerinin üç yıldır tutuklu yargılanmasının önemine değindi. İş cinayetleri konusunda Türkiye‘de patronların ve yöneticilerin  tutuklu yargılamasının  bir ilk olduğunu belirten Kartal, patron ve yöneticilerin olası kast suçundan  301 sefer müebbet hapis cezasıyla yargılanmasının da bir ilk olduğuna işaret etti. Bu gelişmelere rağmen davada çok eksikler olduğunu ifade eden Kartal, Çalışma Bakanlığı’nın müfettişleri ve devletin denetim yetkilileri hakkında iddianameler hazırlanmasına rağmen yargılanmalarının önünün kapatıldığına dikkat çekti. AKP iktidarının adalet sistemini altüst etmesinin sonuçlarının Soma davasına da sirayet ettiğini vurgulayan Kartal, Soma davasının dört celsedir mütalaa vermeyen savcının da değiştirildiğini ve o nedenle 11 Temmuz ‘a ertelenen davanın daha da uzayacağını aktardı. Kartal, dava sürecini uzatarak tutukluların tahliye edilmesinin imkanının yaratılmak istendiğine işaret etti.

‘ÖNCE AKP’YE ÜYE YAPIYORLAR SONRA İŞE ALIYORLAR’

Türkiye Maden-İş Sendikası’nın işverenlerle 6 ayda bir yeni protokoller imzaladığı için katliam sonrası işten çıkartılan 3 bin madencinin hâlâ kıdem tazminatlarının tümünün verilmediğini anlatan Kartal, bu hukuksuz ve haksız uygulamaya karşı çıkan madencilerin ise fişlenip iş bulma olanaklarının yok edildiğini söyledi.  İşe girmek isteyen madencilerin öncelikle AKP’ye üye yapıldığını sonra işe alındığına dikkat çeken Kartal, bunu kabul etmeyen işçileri de açlıkla terbiye etmeye çalışıldığına işaret etti.

 ‘HER ŞEYE RAĞMEN SOMA DİRENMEYE DEVAM EDİYOR’

Tüm sömürü çarkına rağmen Soma’nın direnmeye devam ettiğini vurgulayan Kartal, bu direnişe Türkiye halklarının, emekten, yaşamdan yana olanların mutlaka katkı sağlaması gerektiğinin altını çizdi. Kartal, Soma’ya adaletin birleşik mücadeleden ve güçlü bir direniş hattının oluşturmasından   geçtiğini hatırlattı.