Tarihi Akdamar Kilisesi turist çekmeye devam ediyor

Doğal ve tarihi güzellikleriyle önemli bir yere sahip olan tarihi Akdamar adası ve kilisesi yerli ve yabancı turistlerin akınına uğruyor.

Ermeni, Bizans ve Kürt tarihi izlerini günümüze kadar taşımayı başarmış olan Akdamar adasında; tarihi kilisenin yanında, adada bulunan yerleşim yeri kalıntıları, tarihi mezarlık, badem ağaçları ve tavşanlarıyla ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Ada bu doğal ve tarihi zenginliğiyle yabancı ve yerli turistlerin ziyaret ettiği yerlerin başında geliyor.

Van Gölü’ndeki en büyük ada olan Akdamar Adası, doğal güzelliği yanı sıra, adada bulunan tarihi kilise de ziyaret edenlere hayranlık uyandırıyor. Van’ın Gevaş ilçesi sınırları içerisinde bulunan Akdamar adasındaki kilise, 900’lı yıllarında Vaspuragan Kralı Gagik tarafından yaptırılmış. Kral Gagik, kilisenin yanı sıra adada, saray, çarşı, liman olmak üzere bir şehir inşa etmişti. Ada bulunan şehir daha sonra Türk ve Fars istilasında yok edilmiştir.

KİLİSE, YILLARCA DEVLET VE DEFİNECİLER TARAFINDAN YAĞMALANDI

19’uncu yüzyılın sonlarında 300 civarında keşişin yaşadığı ada ve kilise, 1915 Ermeni soykırımından sonra ada insansızlaştırıldı. Adanın güney doğusunda kurulmuş olan kilise, mimari açıdan Ermeni sanatının en parlak eserleri arasında yer alır. Kilise dış cephesi zengin bitki ve hayvan motifleriyle ve İncil’den alınan sahneler yer almaktadır. Kilise, yıllar boyunca devletin gözetiminde define avcıları ve devlet tarafından yağmalandı ve birçok tarihi eser çıkartılarak kaçırıldı.

DEVLET TARAFINDAN BİRÇOK TARİHİ ESER YIKTIRILDI

Kürdistan bölgesinde bulunan Kürt, Ermeni ve diğer haklara ait eserlere tahammül etmeyen devlet, birçok yapıyı yıktırdı. 1951 yılında tarihi Akdamar Kilisesinin de içinde bulunduğu birçok eserin yıkım kararı alınmıştı. 1951 yılında başlatılan yıkım çalışması sırasında bölgede gazetecilik yapan Yaşar Kemal’in müdahalesi sonucu yıkımı durdurulmuştu. Kilise, 2007 yılında müze olarak tekrar açılmıştır.

TARİHİ KİLİSE, BİRÇOK KÜLTÜRÜN İZLERİNİ TAŞIYOR

Tarihi Akdamar Kilisesi, Ermeni, Bizans ve Kürt tarihi izlerini günümüze kadar taşımayı başarmıştır. Ermenilerin en kutsal yerleri arasında bulunan Akdamar Kilisesi, devlet tarafından Ermenistan sınır kapısının kapatılması nedeniyle, Ermenilerin ziyaret etmesi engellenmeye çalışılmaktadır. Akdamar adasında; tarihi kilisenin yanında, adada bulunan yerleşim yeri kalıntıları, tarihi mezarlık, badem ağaçları ve tavşanlarıyla ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Ada bu doğal ve tarihi zenginliğiyle yabancı ve yerli turistlerin ziyaret ettiği yerlerin başında geliyor.

DEVLET ZİYARETÇİLERDEN PARA ALIYOR AMA ESERLERE DEĞER VERMİYOR

Özellikle ada ve kiliseyi ziyaret edenlerin başında Almanya, İskandinav ve uzak doğu ülkelerin vatandaşı geliyor. Türkiye’nin her bölgesinden gelen yerli turistlerin de ilgi odağı. Kilesi ziyaret eden yurttaşlar, kilisenin muhteşem bir görümüme sahip olduğunu belirterek, “Özellikle kilisenin mimarı çok güzel. Kilisenin mimarı yapısına hayran olduk. Bu kadar değerli bir eseri milyonlarca insanın ziyaret etmesi gerekirken, yeterli tanıtım olmaması nedeniyle, hak ettiği yerde değildi. Devletin, Ermeni düşmanlığından dolayı, Ermeni yurttaşlar, kendi kutsal yerlerini ziyaret edemiyorlar. Buna benzer birçok olumsuz nedenlerden dolayı insanlar buralara gelmekten korkuyor. Devlet bu yapıların ziyareti için bizlerde para alıyor ama eserlere de gereken değer verilmiyor” dediler.