Dünya genelinde rüzgar enerjisi kurulumları hız kesmeden devam ederken 2023 yılı, yenilenebilir enerjiye dönüşte bir dönüm noktası olarak kaydedildi. 

Küresel Rüzgar Enerjisi Konseyi'nin (GWEC) en son Küresel Rüzgar Raporu'na göre, dünya genelinde 116 gigavatlık yeni rüzgar enerjisi kapasitesi kuruldu. Bu, önceki yıla kıyasla %50'lik bir artışa işaret ediyor ve rüzgar projeleri için en iyisi olarak kaydediliyor.

Çin'in liderliğindeki açık deniz ve kara rüzgar enerjisi kurulumları, dünya genelindeki büyümeyi sürdürürken, ABD, Brezilya ve Almanya gibi ülkeler de önemli katkılar sağlıyorlar. Hollanda'daki güçlü büyüme ise Avrupa'nın açık deniz rüzgar kapasitesinde rekor bir yıl geçirmesini sağladı.

Ancak rüzgar enerjisi büyümesi sadece belirli ülkelerle sınırlı değil. Afrika ve Ortadoğu'da da yaklaşık 1 gigavatlık yeni rüzgar kapasitesi kurulması, bölgesel büyümenin genişlemekte olduğunu gösteriyor.

Büyüme trendleri olumlu olsa da, GWEC CEO'su Ben Backwell, hala yapılması gereken çok şey olduğunu vurguluyor. Özellikle, COP28'de belirtilen yenilenebilir enerji kapasitesinin üç katına çıkarılması taahhüdünün yerine getirilmesi için yıllık büyümenin artırılması gerektiğini belirtiyor.

Yenilenebilir enerjiye tamamen geçiş yapan ülkelerin sayısı ise giderek artıyor. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) ve Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı'nın (IRENA) rakamlarına göre, şu anda yedi ülke tüm enerjisini yenilenebilir kaynaklardan üretiyor.

Arnavutluk, Butan, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Etiyopya, İzlanda, Nepal ve Paraguay gibi ülkeler, elektriğin yüzde 99,7'sinden fazlasını jeotermal, hidroelektrik, güneş veya rüzgar enerjisinden elde ediyor. Norveç ise enerjisinin yüzde 98,38'ini yenilenebilir kaynaklardan sağlayarak bu ülkeleri takip ediyor. 

11’i Avrupa'da olmak üzere 40 ülke 2021 ve 2022 yıllarında elektriklerinin en az yarısını yenilenebilir enerji kaynaklarından elde etti. Almanya ve Portekiz gibi başka ülkeler kısa süreler için yüzde 100 rüzgar, su ve güneş enerjisiyle çalışabiliyor. 

Uzmanlar, güneş enerjisinin gelecekte önemli bir rol oynayabileceğini öngörüyor. Teknoloji geliştikçe ve maliyetler düştükçe, güneş enerjisinin dünya genelinde daha yaygın bir enerji kaynağı haline gelmesi bekleniyor. Özellikle 2023 yılında güneş enerjisi, yenilenebilir enerji kapasitesindeki artışın büyük bir kısmını oluşturarak önemli bir ivme kazandı.