Efrîn özgürleşmeyi bekliyor
Türk devleti inkarda ve soykırımda deneyimlidir. Ermenileri ve Karadeniz’deki Pontus Rumlarını, Asurileri yok ettiler. Kürtlere karşı da soykırım devam ediyor.
Türk devleti inkarda ve soykırımda deneyimlidir. Ermenileri ve Karadeniz’deki Pontus Rumlarını, Asurileri yok ettiler. Kürtlere karşı da soykırım devam ediyor.
Türk devletinin Efrîn’i işgal etmesinin üzerinden beş yıl geçti. Efrîn’e saldırının yıl dönümü nedeniyle Rojava’da, Kürt halkının örgütlü olduğu yerlerde protesto yürüyüşleri, etkinlikler ve açıklamalar yapılıyor. Türk devleti adına da Erdoğan konuştu. Onun açıklamalarına göre Efrîn, PKK/YPG işgalinden kurtarılmış, bölgeye özgürlük ve huzur gelmiş! Dolayısıyla Türk devleti işgali Suriye halkının özgürlüğü ve refahı için yapıyor! Ayrıca Türkiye’nin güvenliği de komşu ülkeleri işgal etmek ve güçlerini oralara konumlamaktan geçiyor.
Efrîn’de neler olduğunu Suriye halkları çok iyi biliyor. Orada yapılanlar kapanmayan bir yara olarak orta yerde duruyor. Türk devleti uçaklarını, ordu gücünü ve binlerce silahlı çeteyi kullanarak saldırdı. Binlerce insan yaralandı, katledildi. Yüz binlerce insan topraklarını terk etmek zorunda kaldı. Erfin halkı yıllardır Şehba’da çadırlarda yaşıyor, bir kısmı Halep’e, bir kısmı da Fırat bölgesine ve diğer alanlara göçtü.
Efrîn’de nüfus ekseriyetle Kürtlerden oluşuyordu. Kürtler, DAİŞ ve diğer çeteleri topraklarından çıkararak kendilerini demokratik biçimde yönettiler. Ayrıca Suriye’nin diğer bölgelerinden kaçıp Efrîn’e sığınan yüz binlerce Arap nüfus da vardı. Efrîn, Suriye’nin kan gölüne dönmüş ve ağır bir yıkım yaşayan günlerinde bir özgürlük ve demokrasi vahası gibiydi. Efrîn’den Türkiye’ye karşı bir saldırı yapılmış değildi. Kimsenin Türkiye’yle savaşma ve çatışma niyeti veya hazırlığı yoktu.
Türkiye tamamen tek yanlı ve Kürt düşmanlığı ekseninde Efrîn’e saldırdı. Erdoğan yönetimi Suriye’de ne pahasına olursa olsun Kürtlerin bir statü sahibi olmaması için her şeyi yapacağını kararlaştırmıştı. Efrîn’in günahı veya suçu Kürt olmaktı. Bunun dışında Türk devletine karşı yaptığı hiçbir şey yoktu.
Efrîn’in işgalinden sonra Türk devleti açıktan ağır insanlık ve savaş suçları işledi ve işlemeye devam ediyor. Erdoğan’ın işgalin yıl dönümünde yaptığı açıklama bunu net olarak gösteriyor. Erdoğan, Türk halkını yeni saldırılar ve işgal harekatları için hazırlıyor. Ayrıca gerçekleri çarpıtarak, kafaları karıştırarak dünya halklarının yeni işgal ve katliamlara karşı sessiz kalmalarını sağlamaya çalışıyor.
Efrîn Kürtler tarafından yönetilir ve korunurken okullarda Eğitim Arapça ve Kürtçe yapılıyordu. Türkiye’nin işgalinden sonra Kürtçe eğitim dili olmaktan çıkarıldı, yasaklandı. Onun yerine okullarda Arapça, Türkçe eğitim verilmeye başlandı. Türk devleti tarafından kaymakamlar, yöneticiler atandı. Türk parası bölgede kullanılıyor. Efrîn halkı topraklarından sürülürken onların yerine silahlı çetelerin aileleri ve çevreleri, Türkiye’den sürülen Araplar getirilip yerleştirildi. Kürtlerin bir daha topraklarına dönmemesi için bütün önlemler alınıyor. Bilindiği gibi etnik temizlik, bir halkı topraklarından sürmek de jenosit, soykırım kapsamına giriyor. Türkiye kendi sınırları içinde yüz yıldır Kürtlere karşı bir soykırım projesi uyguluyor. Şimdi buna Suriye’deki Kürtleri de dahil etmiş durumda.
Türk devleti DAİŞ, El Kaide, İhvancı çeteleri bölgeye yerleştirip halkın üzerine salıyor. Bu örgütler ve çeteler için işgal bölgeleri suç işemek için bir cennete çevrildi. Efrîn’de üç yüz binden fazla zeytin ağacının kesildiği bildiriliyor. Ayrıca yüz bini aşkın ağacın da yakıldığı kayıtlara geçmiş. Çok sayıda insan kaçırılıp fidye karşılığı bırakılıyor. Halk haraca bağlanmış, istedikleri gibi vergi alıyorlar. Efrîn’in zeytinleri yağmalanıyor ve Türkiye’ye aktarılıyor. Kadınlar kaçılıyor, tecavüz, taciz günlük vakalar haline gelmiş. Gözaltılar, kaçırmalar, işkenceler almış başını gidiyor. Savaş suçlarına dair BM araştırma komisyonun hazırladığı raporlar da var.
Soykırım ve savaş suçları bu kadar açık ve pervasız uygulanırken Erdoğan hala Efrîn’i Kürt örgütlerinin işgalinden kurtardık diyebiliyor. Kimi kimden kurtarıyor? Kürt halkı veya Suriye halkları, hükümeti Türk devletini davet etmemiş. Kimsenin Türk devletinin kapsını çalmamış, bir talebi olmamış. Faşist Erdoğan niye Efrîn halkının kurtuluşunu veya özgürlüğünü kendisine dert edinmiş! Demokrasi ve özgürlük aşığıysa Türk halkına iyilik yapsın. Türkiye’de var olan demokratik kazanımları da ortadan kaldırdı. Faşist ve tek adam rejimi kurdu.
Türk devleti inkarda ve soykırımda deneyimlidir. Ermenileri ve Karadeniz’deki Pontus Rumlarını, Asurileri yok ettiler. Kürtlere karşı da soykırım devam ediyor. Ama gerçekleri ters yüz etmek ve saptırmada ustalaşmışlar. Doğu ve kuzey Suriye’yi işgal ederek ve sürekli bombalayarak halkı yaşayamaz ve nefes alamaz hale getirmek istiyorlar. Efrîn’i mahvetmeleri onları rahatlatmadı. Onun için Kürt halkı ve Suriye halkları, demokrasi güçleri bu soykırım politikalarını ve işlenen suçları etkili biçimde deşifre etmeli ve direniş mevzilerini güçlendirmelidirler.
Kaynak: Ronahî Gazetesi