Seattle Üniversitesi'nden bir araştırma ekibi, son yüz yılda toplanan bilimsel verileri analiz etti. Çıkan sonuç şöyle: Toplumların yaklaşık yüzde 80'inde kadınlar avlanıyordu.

Uzun bir süre ve bugün bile, av araçlarıyla birlikte gömülü bir iskelet bulunduğunda, ilk düşünce bunun bir erkek olduğu yönünde beliriyor. Ancak daha ileri analizler bazen bunun bir kadın olduğunu gösteriyor.

En son örnek, günümüz Peru'sunda 9.000 yıl önce gömülü insan kalıntılarının keşfi olarak dikkat çekiyor.

İki iskelet, mızrak uçları ve büyük memelilerin derisini yüzmek için kullanılan aletlerle çevriliydi. Arkeologlar ilk olarak bu iskeletleri erkek olarak hayal ediyordu. Ancak kemiklerin ve diş minesinin analizinden sonra iki kişiden birinin kadın olduğu ortaya çıktı.

Seattle ekibi, 63 popülasyonda son yüz yılın arkeolojik ve etnolojik verilerini inceledi. Analiz edilen toplumların yüzde 79'unda kadınların da avlandığı gözlemlenebildi. Ve bu toplumların üçte birinde kadınların büyük avları avladığı tespit edildi.

Belki daha da önemlisi; avlanmanın en önemli besin kaynağı olarak görüldüğü yerlerde, kadınlar anne olsunlar ya da olmasınlar sistematik olarak avlanmaya katılıyor ve hatta bazen çocuklarını da yanlarına alıyorlardı.

Araştırma ekibi ayrıca, mutlak bir kural olmasa da erkeklerin çoğunlukla tek başına veya çiftler halinde, kadınların ise takımlar halinde avlandığını belirtiyor.