Kanserli genleri çocuk yaşta dahi tespit mümkün olabilecek

Onlarca ülkeden binin üzerinde bilim insanının katıldığı bir araştırma sonucunda, kansere yol açan genlerin onlarca yıl önceden tespit edilebileceği tespitine ulaşıldı.

Birçok sanayileşmiş ülkede kanser türleri, kalp-damar hastalıklarını geride bırakarak ilk ölüm sebebi olarak ilk sıraya yerleşmiş durumda. Yapılan son bir araştırmada, kanserli hücrelerin on yıllar öncesinden tespitinin mümkün olduğu sonucuna varıldı.

Kanser, genel anlamı ile bölünme kontrolünü yitiren hücrelerin aralıksız şekilde çoğalması olarak tanımlanıyor. Hücre DNA'sında meydana gelen mutasyon ve hasar sonucunda bölünme hızı anormal şekilde artıyor ve belli doku hücreleri hızlı şekilde çoğalıyor. Gelişigüzel büyüyen bu hücreler kitleler halinde bir araya gelerek tümör dokularını oluşturuyor. Sağlıklı doku hücrelerini sıkıştıran, bu dokuların içerisine doğru büyüme gösteren ya da dokuyu tahrip eden tümörler kötü huylu olarak adlandırılırken, genellikle lenfler ya da kan dolaşımı aracılığı ile vücudun diğer bölgelerine yayılım (metastaz) yapar. Yayıldıkları doku hücrelerinde yeni tümör kitleleri oluşturarak büyümeye devam ederler ise, o doku hücreleri de kanserleşme özelliği gösterir ve kontrolsüz şekilde bölünmeye başlarlar.

ÇOK ÖNCEDEN TESPİT MÜMKÜN OLACAK

Kanserlerin yayılma nedenlerinin daha iyi belirlenmesi sayesinde uzmanlar, son yıllardaki araştırmalarını daha çok tümör genetiği alanında yoğunlaştırıyorlar. Bu sayede tümörlerin nasıl yayıldığı ve yayılmalarının nasıl engellenebileceği konularında cevaplar aranıyor.

“Pan-Cancer Analysis of Whole Genomes" (PCAWG) adlı uluslararası çalışma grubu tarafından 2 bin 700 kanserli genin ve sağlıklı dokunun incelendiği bira araştırmada, 38 farklı kanser türüne yol açan tümör türü tespit edildi.

Bu kapsamındaki araştırmalarda yer alan Harvard Medical School’den Esther Rheinbay yönetimindeki ekibin çalışmada, kanser hücrelerinin TP53 geninin henüz kodlanmamış bölgelerinde ortaya çıktığı sonucuna ulaşıldı. Ayrıca TERT telomeraz genlerinin kodlanmamış bölümlerinde de mutasyonların meydana geldiği anlaşıldı.

Araştırmalardaki en dikkat çekici gelişme ise, bu kanser hücrelerinin çok erkenden tespit edilebilmesi ihtimali oldu. Erken yaşlardaki mutasyonların büyük bir kısmının benzer DNA kesitlerinin sayısının azlığına bağlı olduğunu dikkate alan uzmanlar, bazı genlerin daha erken kanser oluşumunda temel rol oynadıklarını gözlemledi.

Bu tür genlerin ve bunlarda oluşan mutasyonların anlaşılması sayesinde kanser oluşumunun çok daha erken tespit edilmesinin mümkün olduğu sonucuna da varıldı. Buna göre, artık kanser oluşumuna yol açacak genlerin tespiti çocuk yaşlardan itibaren mümkün olacak.