2016 yılında Avrupa Uzay Ajansı (ESA) ile Rus Uzay Ajansı (Roscosmos) ortaklığıyla Mars’ın atmosferini incelemek üzere gönderilen Trace Gas Orbiter adlı uzay aracının verilerinin sonuçları The Independent’te yayınlandı.

Araştırmada yer alan bilim insanlarına göre, bir dönemler oldukça yoğun bir su kütlesine sahip olan Mars, sularını tahmin edilenden daha hızlı bir şekilde kaybediyor. ‘Kırmızı gezegende’ yaşam ihtimalinin kanıtı olarak gösterilen suyun Güneş’teki transformasyonlar neticesinde daha hızlı eridiği savunuluyor.

Gazeteye konuşan uzmanlara göre, Güneş’in moleküllerinin hidrojen ve oksijen atomlarına dönüştürmesi durumunda gezegendeki suyun buharlaşma hızı artıyor. Mars’ın kütleçekiminin bu suları tutmada yetersiz kalması nedeniyle de sular uzayda kayboluyor.

‘İNSANLIK AYAK BASTIĞINDA SU BİTECEK DEĞİL’

On yıllardır üzerinde suyun ve hayatın varlığının ispatı için çalışılan Mars’taki sularda görülen bu buharlaşmanın milyonlarca yıl süreceğine de dikkat çkiliyor. Uzmanlar, bunun ‘insanlık Mars’a ayak bastığında suyun olmayacağı’ anlamına gelmeyeceğinin altını çiziyor.

Uzmanlar, Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Ajansı (NASA) tarafından Mars’a insan gönderme projesinin tartışılmaya açılmasının da doğru olmayacağına dikkat çekiyor. Independent’e konuşan Fransız araştırmacı Franck Montmessin, bu yüzyıl içinde gerçekleşmesi ihtimali olan Mars’a ayak basma planlarının sorgulanmasına gerek olmadığını vurguladı. Montmessin, Mars’taki suların buharlaşmasının döngüsel ve mevsimsel olduğunu ve özellikle de kutuplarda Güneş ışınlarının yoğunlaşması esnasında buharlaşmanın daha yoğun olduğunu belirtti.

NASA tarafından yapılan açıklamalarda, Mars’a insan gönderme projesinin önümüzdeki 10 yıl içerisinde netleşmesi söz konusu.

Bugüne kadar yapılan çalışmalarda, Mars’ın uzun zamanlar önce yüzeyinde göller ve nehirlerin olduğu sonucuna varılmıştı.