Almanya’da iktidarın küçük ortağı Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi’nin (CSU) mülteci politikasına karşı Anayasa Mahkemesi’ne gitme kararından vazgeçtiği duyuruldu. Bavyera Eyaleti'ni yöneten CSU, sınırların daha fazla kontrol edilmesi karşılığında şikayetten vazgeçti.

Geçtiğimiz yıl 1 milyona yakın kişinin iltica etmek veya transit geçiş için giriş yaptığı Almanya’da Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU) üyesi Başbakan Angela Merkel’e karşı CSU’dan sert eleştiriler gelmişti. Mülteci politikasına karşı çıkan CSU, sınırların kapatılması ve mülteci kotası getirilmesi gibi sert önlemler talep ederken, Anayasa Mahkemesi’ne gitmeyi planlıyordu.

Ancak Federal Hükümet ile CSU’nun yönetimindeki Bavyera Eyaleti arasında yapılan pazarlıklar sonucu şikayetten vazgeçildi. Bir açıklama yapan Bavyera Eyalet İçişleri Bakanı Joachim Herrmann, Federal Hükümet’in sınırlardaki kontrolleri devam ettirme kararından sonra şikayetten vazgeçiklerini duyurdu.

Hermann, hükümetin ‘mevcut duruma uygun bir şekilde’ daha fazla sınır denetimleri yapacağını söyledi.

CDU üyesi Federal İçişleri Bakanı Thomas de Maizière de anlaşmayı doğruladı. De Maizière, Avrupa Birliği’nin (AB) dış sınırlarındaki önlemlerin devam ettiğini ve sınırlardaki geçişlerin azaltılmasına kadar Avusturya sınırındaki kontrollerin de devam edeceğini söyledi.

CDU’nun Bavyera Eyaleti’ndeki kardeş partisi olarak bilinen ve daha sertlik yanlısı politikaları savunan CSU, Merkel’in mülteci politikasının daha da sert olması gerektiği görüşünde. CSU, Merkel’in politikalarının mülteci karşıtı Almanya İçin Alternatif (AfD) adlı partinin güçlenmesine yol açtığını da savunuyor.

CSU, sadece Bavyera Eyaleti’nde örgütlü iken bu eyalette CDU’nun örgütlenmesi bulunmuyor. Buna karşılık diğer 15 eyalette seçimlere sadece CDU çatısı altında giriliyor.