Salı ve Çarşamba günü Cenevre’de sağlık uzmanlarının bir araya geldiği konferansın ardından bir açıklama yapan WHO Genel Müdürü Tedros Adhanom Gebreyesus, Ebola için “Salgın uluslararası kamu sağlığı açısından acil bir durum olarak devam etmeli” dedi.

Gebreyesus, “Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin doğusu gibi tehlikeli ve istikrarsız bir bölgede tek bir Ebola vakası dahi kalsa, daha büyük bir salgın için potansiyel var demektir” diye ekledi.

Gebreyesus, hastalığa ilişkin uluslararası uzman komitenin yeni bir görüşüne kadar, acil durum statüsünün üç ay içerisinde kalkmasını umut etti.

WHO, Temmuz 2019’da Ebola salgınına karşı uluslararası acil durum ilan etmişti. Bu karar, düzenli bir şekilde uzmanlar komitesine sunuldu. Karar, WHO’nun seyahat kısıtlaması veya fon toplama konusunda güçlü tedbirler almasını sağlıyor.

Son Ebola salgını Ağustos 2018’de Mangino yerleşim biriminde ortaya çıktı ve daha sonra Nord-Kivu ile İturi bölgelerine yayıldı. Şimdiye kadar 2 bin 300 dolayında kişi hayatını kaybetti. Bu Ebola salgını, 1976’dan bu yana ülkedeki onuncu salgın olurken, tarihin en ağır ikinci Ebola salgını olarak kayıtlara geçti. 2014 yılında Liberya, Gine ve Sierra Leone’yi kapsayan Batı Afrika’daki Ebola salgınında 11 bin kişi hayatını kaybetmişti.

Dr. Gebreyesus, Salı günü yaptığı bir açıklamada son günlerde vaka sayısındaki düşüş eğiliminin “çok cesaret verici” olduğunu belirtirken, gelecek için ihtiyatlı kalmak gerektiğini de sözlerine eklemişti. Gebreyesus, “42 gün boyunca hiçbir vaka olmadığı sürece, bitmiş değildir” dedi.

Ebola salgınına karşı mücadele Beni ve İturi eyaletlerinde sıklıkla silahlı şiddetle bağlantılı güvensizlik ortamı nedeniyle aksıyor. Kasım ayında WHO, şiddetten kaynaklı olarak Beni bölgesindeki personelinden 49’unu çekmek zorunda kalmıştı. Bununla birlikte hastalığı reddetme, aşı olmayı kabul etmeme veya virüsün bulaştığı yakınlarını hastaneye kaldırmaması gibi toplumun bir kesiminin direnişiyle de karşılaşılıyor. Ebola virüsü, kan, vücut sıvısı, salgı veya hasta veya kısa bir süre önce ölmüş bir kişinin organları vasıtasıyla bulaşıyor. Ölümcüllük oranı yüzde 90’a kadar varabiliyor.