'Ömrünü barış mücadelesine adadı'

Colemêrg’de “Dayîka Sîsin” olarak bilinen Barış Annesi Perişan Akçelik, ömrünün son anına kadar mücadeleden geri durmadı. Perişan Akçelik’i tanıyanlar, barış ve Kurdistan’ın özgürlüğü için hiçbir zaman geri adım atmadığını anlattı.

Savcılık ifadesi için 22 Ağustos’ta Gever’den Colemêrg’e giden Barış Anneleri Adalet Safalı ve Perişan Akçelik, dönüş yolunda geçirdikleri trafik kazasında yaşamlarını yitirdi. Aynı kazada Akçelik’in oğlu Cihan Akçelik de hayatını kaybetti.

Kurdistan kentlerinde 2015 yılında ilan edilen ve yıllarca süren sokağa çıkma yasakları sürecinde bir çocuğunu Nisêbîn’de, bir çocuğunu da Gever’de kaybeden Perişan Akçelik, geriye barış için bir mücadele mirası bıraktı.  Akçelik’in yeğeni Hüsret Akçelik, teyzesinin tüm ömrünü barışa adadığını söyledi.

Herkes tarafından “Dayîka Sîsin” olarak tanınan Perişan Akçelik’in mücadelesi, abisinin 1990’lı yıllarda PKK’ye katılmasının ardından aktif olarak başladı. Perişan Akçelik evlendikten sonra 5 kızı ve 2 oğlu dünyaya geldi. Perişan Akçelik’in kızı Evin Akçelik (Nûda Gever) 2008 yılında, 5 yıl sonra da en büyük oğlu Kajîn Akçelik (Baz Mordem) PKK’ye katıldı. Kızı Evin Akçelik’i Gever’de, oğlu Kajîn Akçelik’i ise Nisêbîn’de yaşanan çatışmalarda yaşamını yitirdi. Kızının cenazesini almak için büyük bir mücadele veren Perişan Akçelik, mücadelenin sonucunda Evin’i memleketinde toprağa verdi. Cenaze töreninde konuşan Perişan Akçelik, “Evin’in katledilmesi ve devlet tarafından vücudunun parçalara ayrılması bana dert oldu. Ben bu mücadelenin böyle yarıda kalmasına razı olamam” diyerek, kızının mücadelesini kaldığı yerden yürüteceğinin sözünü verdi.

Yasının üzerinden 2 ay geçmeden 17 Ağustos 2016 tarihinde oğlunun şehadet haberini alan Perişan Akçelik, cenazesini Mêrdîn’den alarak, memleketi Gever’de kızının yanına defnetti. Çocuklarının ölümlerinden sonra kanser hastalığına yakalanan baba Said Akçelik, 2021 yılında yaşamını yitirdi. Hayat ve mücadele arkadaşını çocuklarının yanında toprağa veren Perişan Akçelik, onurlu bir barış için mücadeleye koyuldu. Tek isteği çocuklarının yanına defnedilmek olan Perişan Akçelik, kazada birlikte yaşamını yitirdiği oğlu Cihan Akçelik ile kızı ve oğlunun yanında defnedilerek, son yolculuğuna uğurlandı.

‘ÖMRÜ MÜCADELEYLE GEÇTİ’

Teyzesinin hep barış için mücadele ettiğini belirten Hüsret Akçelik, Perişan Akçelik’in iki çocuğu şehit düştükten sonra tüm ömrünü mücadeleyle geçirdiğini söyledi. Teyzesi Perişan’ın Gever ve Colemêrg’de çok sevilen bir insan olduğunu söyleyen Hüsret Akçelik, “Barış için nerede bir çalışma veya eylem olsa teyzem orada olurdu. Devletin çok yoğun baskısı altındaydılar. Onlara Avrupa’ya gidin dedik ama gitmediler. Ülkelerini ve mücadelelerini bırakmayacaklarını ve hiçbir yere gitmeyeceklerini bize söylediler” dedi.

Hüsret Akçelik, “Çok mücadeleci bir kişiliği vardı. Tek amacı, bu topraklara barışın gelmesiydi. Bunun için hep mücadele ederdi. Yine barış için mücadele ederken, Barış Annesi Adalet Safalı ve oğlu Cihan Akçelik ile birlikte trafik kazasında yaşamını yitirdi. Teyzem tüm ömrünü bu yolda harcadı ve yolda yaşamını yitirdi. Biz ailesi olarak onların mücadelesini sahipleneceğimizi, daha da ileri götüreceğimizi belirtiyoruz” şeklinde konuştu.

‘HİÇBİR ZAMAN GERİ ADIM ATMADI’

Perişan Akçelik’in akrabası ve Barış Annesi Amina Angüdar ise Barış Annesi Perişan Akçelik’in yüreği acılı olmasına rağmen, barışın gelmesi için mücadele etmekten hiçbir zaman geri adım atmadığını söyledi. Perişan'ın mücadeleye iki evladını verdiğini belirten Amina Agüdar, “Hep devletin baskısı altındaydı. Daha önce sokağa çıkma yasağında evi yakıldı ve yıkıldı, hiçbir şeyini bırakmadılar. Buna rağmen yeniden ayağa kalktı ve evini yeniden yaptı. En son ifadeye çağırdılar. İfadeye gidip geldikten sonra oğlu ile birlikte trafik kazasında yaşamını yitirdi. Ölümüne kadar hep baskı altındaydı ama hiçbir zaman geri adım atmadı, direndi” dedi.

‘DÜŞMANA KARŞI DİRENECEĞİZ, KORKMAYACAĞIZ, DİYORDU'

Amina Angüdar, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Biz hep birlikte parti çalışmasına gidiyorduk. Ona bazen; ‘Çok çalışıyorsun, yoruluyorsun, senin yerine ben giderim’ diyordum. Bana ‘Öyle deme. Ben bedel vermişim; bu bedeli yerde bırakmayacağım. Bir damla kanım kalana kadar, ben bu çalışmanın içinde olacağım, bu çalışmayı sürdüreceğim’ dedi. Kazadan iki gün önce bana şunu söyledi; ‘Kurdistan’ın özgürlüğünü görmeden ölürsem bu dert içimde kalacak.’ Ben de, “Sen nasıl öyle bir şey söylersin? Böyle şeyler söyleme” dedim. Ama maalesef  Kurdistan’ın özgürlüğünü görmeden yaşamını yitirdi. Bize hep şunu söylüyordu; ‘Direnmeye devam edeceğiz, çalışmalara daha sıkı katılacağız, bu mücadeleye devam edeceğiz. Düşmana karşı direneceğiz.’ Ama maalesef çalışmaları ve hayalleri yarıda kaldı. Biz Barış Anneleri olarak onunla hep çalışmalarda bulunurduk; evlere, taziyelere giderdik. Çok çalıştığı için, bazen dinlensin diye onu çalışmaya götürmek istemezdik ama bize, ‘Kanımın son damlasına kadar bu mücadele için çalışacağım. Ben onlardan korkmuyorum. Onlar benin çocuklarımı öldürdü, evlerimi yaktılar. Ben onlara karşı asla geri adım atmam ve korkmam’ diyordu.”

Amina Angüdar, vefat eden arkadaşları için hala şokta olduklarını da sözlerine ekledi. 

'İYİ GÜNDE KÖTÜ GÜNDE HALKININ YANINDAYDI’

HDP Gever İlçe Eşbaşkanı Halime Süer de, Perişan Akçelik’i yaklaşık 8 yıldır tanıdığını belirterek, şunları ifade etti: “Barış Annesi Perişan Akçelik’le tüm çalışmalarda yan yanaydık. Sürekli çalışmalarda yer alan emekçi bir anneydi. Onun hakkında ne söylesem az olur. Onun bize bıraktığı bu mücadele mirasını asla bırakmayacağız, daha ileriye götüreceğiz. Gever halkı, Perişan Annenin mücadelesini ve emeğini asla unutmayacaktır. İyi günde, kötü günde hep halkın yanındaydı. Ölene kadar da hep bizim yanımızda oldu ve mücadelesini sürdürdü.”