‘Özgürlüğe Ses Ver’ eylemi İstanbul’da devam etti

İstanbul'da, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a uygulanan tecridin kaldırılması ve Kürt sorununun çözümü talebiyle başlatılan "Özgürlüğe Ses Ver" eylemi bu hafta da sürdü.

Marmara Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MATUHAY-DER) ve tutsak yakınlarının organize ettiği eyleme, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu da katılarak destek verdi.

Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi önünde gerçekleştirilen eylemde, “Toplumsal barış ve tecridi kırmak için özgürlüğe ses ver” yazılı pankart açılırken, tutsak yakınları "Özgürlüğe Ses Ver" yazılı önlükler giydi. Eyleme siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri ile çok sayıda yurttaş da katıldı.

Eylemde ilk olarak söz alan tutsak yakını Fincan Akman, cezaevinde bulunan oğlu Yakup Akman’ın yaşadığı zorluklara dikkat çekerek, “Oğlum açlık grevine katıldığı için 11 gün boyunca tek kişilik hücrede tutuldu ve telefon görüşme hakkı 2 ay boyunca engellendi. Oğlumun sağlık sorunları var, ama buna rağmen baskılar devam ediyor. Bu durumu kabul etmiyoruz,” dedi.

DEM Parti İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu, konuşmasında Abdullah Öcalan'a uygulanan tecride dikkat çekerek, “Bir halkın önderinden yaklaşık 4 yıldır haber alınamıyor. Bu durum hangi ülkede ve hangi dönemde yaşanmıştır? Kürt sorununda çözüm istiyorsak, bu tecridin sona erdirilmesi ve Sayın Öcalan'la görüşmelerin başlaması gerektiğini savunuyoruz. Bu ülkede yoksulluk ve işsizliğin sona ermesi, Kürdistan’daki işgalci politikaların son bulması için İmralı'daki kapının açılması zorunludur. Tecrit sona erene kadar ve Abdullah Öcalan'dan haber alana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz,” ifadelerini kullandı.

Çiçek Otlu ayrıca, Sivas Katliamı faillerinin serbest bırakılmasına karşılık, Kürt mahkumların sudan bahanelerle tahliyelerinin engellenmesini eleştirerek, “Bütün hasta tutsakların tahliye edilmesini istiyoruz,” dedi.

Eylem, katılımcıların oturma eylemine geçmesiyle devam etti. Eylem boyunca “Bijî berxwedana zindanan", "Siyasi tutsaklar onurumuzdur", "Tecrit insanlık suçudur” ve "İnsanlık onuru işkenceyi yenecek" sloganları atıldı. Etkinlik, alkışlar ve zılgıtlarla sona erdi.