‘Alternatif yaşamın mümkün olduğu görüldü’

Halkevleri MYK Üyesi Berna Demirdaş, deprem sürecinde devlet algısının sorgulandığını, alternatif yaşamın mümkün olduğunun görüldüğünü söyledi.

Mereş merkezli depremlerin ardından yaşananlar, toplumun önemli kesimindeki devlet algısını değiştirirken, devrimcilerin, sosyalistlerin ve yurtseverlerin öncülüğünde başlayan dayanışma kültürü de alternatif yaşamın mümkün olduğunu gösterdi.

Depremin ilk günlerinden itibaren bölgeye giden örgütlerden Halkevleri MYK Üyesi Berna Demirdaş, ANF'ye açıklamalarda bulundu.

'YENİDEN İNŞANIN ÖNÜNE GEÇMEK İSTEDİLER'

Arama kurtarma ekipleri oluşturup bölgeye gönderdiklerini belirten Demirdaş, depremin ikinci günü koordinasyon merkezi kurup, halkla ilişkileri geliştirmeye başladıklarını belirtti. Demirdaş, koordinasyon merkezinin bir yardım verme ya da dağıtma merkezi olarak düşünülmediğini belirtti, "İlk günden itibaren halkla bütünleşilerek, yapılacaklar ortak kararlar verilerek yapıldı" diye ekledi.

Demirdaş, şunları söyledi:

"Bu noktayı kurduğumuzda ilk amaçlarımızdan bir tanesi tabii ki yardım toplamak, dağıtmak değildi. Bunu hiçbir zaman böyle kurmadık; çünkü burada yaşayan insanlarla bu ilişkiyi kurmanın doğru olmadığını düşündük. Burada yaşayan insanlarla ilk andan itibaren yaralarını birlikte sarmak, sonrasında da burada yıkılmak istenen tarihi, bütün bir tarihi, aslında yıkılmak istenen, görülmeyen, yeniden inşasının önüne geçilmek istenen kimliği yeniden üretmekti aslında. Bunu başarmaya, bunu yapmaya çalıştık ilk anımızdan itibaren. Dayanışma ve koordinasyon noktamızı kurduktan sonra da ikinci bir nokta olarak Aşağıokuçular’da bir aşevi kurduk."

Hatay’da yaptıkları çalışmalar ile kriz ve koordinasyon merkezinin yardım dağıtılan bir merkez olmaktan çıktığını belirten Demirdaş, insanların gelip dertleştiği, yeniden inşanın yollarının tartışıldığı bir alan haline geldiğini söyledi. Demirdaş, özellikle çocuklar, kadınlar ile ilgili çalışmalara önem verdiklerini, çocukların salgın sürecinden hemen sonra depremi yaşadıkları için travmalarının daha büyük olduğunu ekledi.

'ORTAK YAŞAMIN MÜMKÜN OLDUĞU GÖRÜLDÜ'

İnsanların devletin olmamasını sorguladığını, sohbetlerinde devletin varlığını tartıştığını belirten Demirdaş, günümüzde sistemin insanlara dayattığı bireysel yaşam, bencillik gibi düşüncelerin ortaklaşma ile yıkılmaya başlandığını, insanların ortak yaşam, alternatif bir yaşam kültürüne ihtiyacı olduğunu belirtti. 
Depremin en çok kadınları vurduğunu ve afetin bütün yükünün kadınlar üzerine yıkılmak istendiğini söyleyen Demirdaş, yaptıkları çalışmalar ile kadınları yardıma muhtaç, yardım alan bir rolden çıkarıp, yaşamı yeniden örgütleyen bir konuma getirdiklerini, bu çalışmalarının devam edeceğini belirtti.

Devletin kamusal bir hizmet verme olanağından yoksun olduğunu söyleyen Demirdaş, halkın devleti sorgulamasının bir karşılığının olduğunu belirterek, konuşmasını şöyle sonlandırdı: "Devlet kamusal hizmet verme olanağını kabul etti. Bunun büyük siyasal sonuçlarını da olacak. Yeniden inşanın kendisi de bunu gerektirir. Biz meclisler kurup, halkın kendi geleceğini kendisinin tayin etmesini istiyoruz. Ne memleketi ne de Hatay’ı onların eline bırakmayacağız."