Beştaş: Türkiye en çok gerileyen ülkeler listesinde

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Türkiye’nin en çok gerileyen ülkeler listesinde olduğunu belirterek, “Sendikal alandan, düşünce ve ifade özgürlüğüne, kadın haklarına, bütün hak öznelerine dair değişikliği hep birlikte yapacağız” dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Meclis’te bir basın toplantısı düzenledi.

YENİ RANT ALANLARI AÇILIYOR

Gündemdeki gelişmelere ilişkin konuşan Beştaş, “iktidar ve küçük ortağı giderayak Meclis gündemini tıka basa doldurmaya devam ettiğini” söyledi.

Getirilen çevre düzenlemeleriyle yeni rant alanları açıldığına dikkat çeken Beştaş, “Oysaki Türkiye’nin tartışması gereken temel mesele böyle bir afet sonrası afeti felakete dönüştüren iktidarın yeni düzenlemeler yapması gerekliliğiydi. Depreme karşı önlemleri nasıl alabiliriz, hangi yöntemlerle bu denetimi yoğunlaştırabiliriz teklifi gerekiyordu. İlk yapılması gerekenin kurumlara özellikle mimarlar mühendisler odasından geri aldıkları yetkilerin iade edilmesi gerekiyordu” dedi.

AKP İÇİN ÇEVRE RANT DEMEK

Doğanın “sonsuz bir sömürü ve talan alanı” olarak görüldüğü tepkisinde bulunan Beştaş, şöyle devam etti: “AKP çevre sorununa rant gözüyle bakıyor. Bu düzenleme aynı zamanda ekolojik yıkıma büyük bir davetiye de çıkıyor. Deprem en çok kıyıları vurdu, dolgu alanlarında inşa edilen binaların yıkıldığını gördük. Şimdi yine kıyılar dolduruluyor ve yeni deprem alanları yaratılıyor. Aslında yıkılacak yeni yerler yapılıyor. Bu da depremden ne kadar ders alındığını ortaya koyuyor. 3 ay sonra iptal edilecek, yürürlükten kaldırılacak yasalar yapılıyor. 14 Mayıs’tan sonra bunların tümü ortadan kalkacak. Kıyıları değil cepleri dolduruyorlar. Yıkılacak yeni yerler yapıyorlar. Vatandaş da bütün bunları görüyor.”

GİDERAYAK TARIMI DA BİTİRMEYİ HEDEFLİYORLAR

İktidar ve ortağının “giderayak tarımı da bitirmeyi hedeflediğini” söyleyen Beştaş,  “‘Benden sonrası tufan’ diyor. ‘Benden sonra gelecek yönetim başa çıkar’ diyor. Biz HDP olarak depremden hemen sonra Afet ve Acil Müdahale İhtisas Komisyonu kurulması teklifini verdik. Tabii ki bu, bu iktidar döneminde olmayacak” diye konuştu.

EN ÇOK GERİLEYEN ÜLKELER LİSTESİNDE

Beştaş Freedom House’ın yayınladığı demokrasi raporunu da hatırlattı. 195 ülke ve 15 bölgedeki özgürlüklerin değerlendirildiği raporda, başta Türkiye olmak üzere önemli veriler ve tespitler yer aldığını söyleyen Beştaş şunları ifade etti: “Türkiye'nin durumu şu an neyse rapora aynen yansımış, iktidarın yalanladığı her şey tüm açıklığı ile raporda yer alıyor. Türkiye geçmiş yıllarda olduğu gibi maalesef yine ve yeniden özgür olmayan ülkeler kategorisinde yer alıyor. Bütün dünya bunu görüyor, Erdoğan'ın buna ilişkin değerlendirmesi de dikkat çekici. Recep Tayyip Erdoğan ve AKP’nin, olayı kilit demokratik kontrol ve dengelerin kaldırılmasını ve siyasi rakiplerin tasfiyesini haklı çıkarmak için kullandı gibi ifadeler var. Bunlar size tanıdık geldi mi?  Biz bunu 2015’ten bu yana sayısız defa ifade ettik. Denge ve denetleme mekanizmaları kaldırıldı. Siyasi rakipler, yargı ve kurumlar eliyle tasfiye ediliyor. Bunun en somut örneği de HDP’dir. Bunu Freedom House da çok net tespit etmiş. Türkiye en çok gerileyen ülkeler listesinde. Türkiye özgürlük endeksinde kiminle yarışıyor, Tanzanya ile yarışıyor.””

Beştaş, 14 Mayıs’tan sonra Türkiye’nin özgürlükler ülkesi olmasını sağlayacaklarını belirterek, “Sendikal alandan, düşünce ve ifade özgürlüğüne, kadın haklarına, bütün hak öznelerine dair değişikliği hep birlikte yapacağız” şeklinde konuştu.

YENİ YAŞAMI İNŞA EDECEĞİZ

HDP Kadın Meclisi’nin 8 Mart’ı deprem bölgelerinde geçirdiğini sözlerine ekleyen Beştaş, “Mücadelenin ve dayanışmanın olduğu her yerde olduğumuz gibi umudumuz ve inancımızla 8 Mart’ta depremzede kadınlarla dayanışmayı yükseltmeye çalıştık. Depremden en çok hak kaybı ve mağduriyet yaşayan kadınların sesi olmaya ve taleplerini yüksek sesle deprem alanlarından haykırmaya çalıştık. 8 Mart’ta Nurhak ve İslahiye’deydim en büyük acıyı kadınlar yaşıyor. En temel ihtiyaçlara ulaşamıyorlar kendi üzerlerine yüklenmiş olan ev içi emeği zor koşullarda sürdürmeye çalışıyorlar. Tüm bunların yanında toplum yaşam alanlarında kadınlarını yaşamanın zor olduğunu söylemek gerekmiyor sanırım. Deprem enkazında biz kadınlar yeni bir yaşamı inşa edeceğiz” diye konuştu.

GERÇEK NE?

Beştaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye Tek Yürek kampanyasında birçok kanalda canlı yayınlar yapıldı, şovlarla bağışlar yapıldı, kamu bankaları o gece bağışlar yaptı. Merkez Bankası 30 milyar, Ziraat Bankası 20 milyar, Vakıfbank 12, Halkbank 7 toplamda 69 milyar lira bağış yaptılar. Sadece bu 4 bankanın yardımı toplanan yardımların yüzde 60’ını oluşturuyor. Gerçek ne? Gerçek depremzedelere kredi vermek için faizi yükselttiler. Pandemide 0,74 ve 0,64 ile faiz kredi veriliyordu ama bu depremde kamu bankalarının bu kadar faizi yükseltmesi kabul edilemez. Böyle bir felaketten nemalanma ve faiz lobisini öncelemek dışında hiç bir izahı yoktur. Sadece Demirören’e 800 milyon dolar kredi verip hala geri alınmadığını bildiğimiz, yanıt alamadığımız bir kredi ortada dururken ekmeğe muhtaç milyonlarca insana kredi vermek için faizi yükselten bir kamu bankacılığı var. Kamu bankacılığı bu mudur? Vatandaş bu kadar büyük bir felaket altında iken gidip faiz lobisine kazandırma derdinseniz.

Özel banka gibi çalışarak Demirörenlere 800 milyon dolar vererek, bağış kampanyasına şov yaparak ve o bağışladığınız paraları faiz yükselterek geri alıyorsunuz. Halk bunu görmüyor mu sanıyorsunuz?”

CUMHUR İTTİFAKI NAKİK İÇİNDE

“HÜDA-PAR’ın Cumhur İttifakı ile işbirliğini nasıl değerlendiriyorsunuz” şeklindeki bir soru üzerine Beştaş şu yanıtı verdi: “Biz şu anda Emek ve Özgürlük İttifakı temelinde çalışıyoruz, seçime hazırlanıyoruz.  Cumhur İttifakı bu konuda büyük bir telaş ve panik içinde. Gidebileceği her yere gidiyor.”