Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü ve Kürt sorununun çözümü talebiyle birçok kentte başlatılan Adalet Nöbeti devam ediyor. 

 

MERSİN  

Çukurova Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Yardımlaşma Derneği (Çukurova TUAY-DER) ile Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Mersin şubeleri, Adalet Nöbeti’nin 100’üncü gününü geride bırakması kapsamında Çukurova TUAY-DER binasında basın toplantısı gerçekleştirdi. 

Açıklamaya, DEM Parti Mersin Milletvekilleri Perihan Koca ve Ali Bozan’ın yanı sıra çok sayıda Barış Annesi, avukat, insan hakları savunucusu ve yurttaş katıldı. Açıklamayı ÖHD Mersin Cezaevi Komisyonu Eşsözcüsü Lokman Şaman okudu. 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’dan ve İmralı’da tutsak olan diğer tutsaklar Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş’tan da 36 aydır hiçbir şekilde haber alınamadığını ve yapılan tüm avukat görüş taleplerinin hukuka aykırı bir şekilde engellendiğini ifade eden Şaman, Kürt Halk Önderi Öcalan’a yönelik avukat görüş yasağının, 2011 yılından 2019 yılına dek 8 yıl boyunca kesintisiz sürdüğüne de dikkat çekti. 

Yaşanan tecrit durumuna dair Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi’nin (CPT), İmralı Cezaevi’ne 2019 yılında yapmış olduğu ziyaretten sonra 5 Ağustos 2020 tarihinde açıkladığı raporunda, Abdullah Öcalan ve diğer üç tutuklunun dış dünyayla temaslarında tam bir yasak halinin uygulandığını ve bu durumun bir tür hücre hapsi olan “incommunicado” olduğunu belirtti. 

Şaman, “Devletler, tutuklu ve hükümlülerin kimliklerine ve cezalarının niteliğine bakılmaksızın haklarını kullanmalarını güvence altına almakla yükümlüdür” uyarısında bulundu. Şaman, hukuki ve kanuni olmayan yasak ve kısıtlama kararları ile yaratılan haber alamama durumuna karşı Türkiye’de 29 farklı baroya kayıtlı 775 avukat başta olmak üzere yine onlarca ülkeden yüzlerce avukatın, Abdullah Öcalan ile görüşmek için girişimlerde bulunduğunu fakat yetkililerin bu talebe de yanıt vermediğini aktardı. 

Şaman devamla, “27 Kasım 2023 tarihinde İmralı Hapishanesi’nde devam eden tecrit uygulamalarının son bulması ve Kürt sorununa demokratik çözüm talebiyle birçok mahpus tarafından dönüşümlü açlık grevi eylemleri başlatıldı. Halihazırda en az yüz elli mahpusun 10-15 günlük dönüşümlü açlık grevinde olduğu biliniyor. Bu sayı her dönüşüm süresinde artıyor ve mahpusların sağlıkları olumsuz yönde etkileniyor. Mahpusların açlık grevlerine destek vermek amacıyla Barış Anneleri öncülüğünde bugün 100. gününü geride bırakan adalet nöbeti eylemleri de devam etmektedir” şeklinde konuştu.

Tutsakların sağlıklarına dönük her türlü önlemin alınması ve tüm ihtiyaç duydukları besinlerin karşılanması konusunda bir kez daha çağrıda bulunan Şaman, “Kalıcı çözüm için ise mahpusların taleplerinin devlet ve iktidar yetkilileri tarafından dikkate alınarak; İmralı ve diğer tüm hapishanelerdeki tecrit ihlallerine derhal son verilmeli, aile ve avukatlarının görüş talepleri, geçmişte yaşanan acı tablolar ortaya çıkmadan, derhal kabul edilmelidir” dedi. 

Ardından söz alan Barış Annesi Meryem Erbey, "Çocuklarımız cezaevinde ölürken biz de burada rahat oturamayız. Sadece Mersin'de değil her yerde anneler işlerini bırakıp mücadele etmeli” ifadelerini kullandı.

Açıklama alkış ve sloganlarla son bulurken, eylem direniş şarkılarıyla devam etti. 

 

AMED

Tutuklu Aileleri Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER) öncülüğünde “Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa demokratik çözüm” talebiyle başlatılan Adalet Nöbeti, 101’inci gününde Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Rezan (Bağlar) İlçe Örgütü binasında devam etti. “Özgür yaşamın inşası için tecridi kıralım, zindanlara ses olalım” pankartının asıldığı salonda sık sık “Hak, hukuk, adalet” ve “Bijî berxwedana zindandan” sloganları atıldı.

 

ÊLIH  

Êlih’teki Adalet Nöbeti ise 43’üncü gününde de sürdürüldü. Tutuklu Aileleri Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER) öncülüğünde, DBP Êlih il örgütü binasında sürdürülen nöbet eylemini kentteki sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin yanı sıra TJA ve Êlih Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri ziyaret etti. Nöbet eylemine katılan anneler, üzerinde “Tecrit insanlık suçudur” yazılı önlükleri giydi. Cezaevlerinde baskı ve zulmün artarak devam ettiğine dikkat çeken tutsak yakınları, kamuoyuna duyarlılık çağrısın da bulundu. Nöbette sık sık “Jin jiyan azadî”, “Bijî berxwedana zîndanan” ve “Bê serok jiyan nabe” sloganları atıldı. Nöbet söylenen şarkılar ve atılan sloganlar eşliğinde sona erdi.

 

İZMİR

Tutuklu ve Hükümlü Yakınlarıyla Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (EGE-TUHAYDER) ve TJA öncülüğünde sürdürülen Adalet Nöbeti, 40'ncı gününde devam etti. Nöbetin sürdüğü DEM Parti Karabağlar ilçe binasına "Adalet için tecridi kıralım, toplumsal barış için zindanlara ses olalım" pankartı asıldı. 

Adalet Nöbeti’nde konuşan Hataye Doğan, barış ve adalet için eylemde olduklarını söyleyerek, "Biz istiyoruz ki barışı görelim. Tutsakların mücadelesi bizim önümüzü açıyor. Anneler evlerinde oturmamalı. Herkes gelip burada nöbet tutmalı. Barış kendi kendine gelmez barışı kadınlar getirecek. Kadın her kapıyı açar. Bu ülkede adalet yok. Adaleti biz sağlayacağız, güzel bir dünya kuracağız bütün insanlar yaşasın diye. Burada olmamızın nedeni birlikte beraberliktir" dedi.

 

MÊRDÎN 

DBP İl binasındaki Adalet Nöbeti’ni Qoser (Kızıltepe) ilçesinden gelen tutuklu yakınları ve Barış Anneleri sürdürdü. Adalet Nöbeti'nde Newroz hazırlıklarını sürdüren anneler, Kürtçe anadilde eğitime devam ederek, güncel tartışmalar yürüttü. Midyat’tan aralarında DEM Parti Belediye Eşbaşkan adayları Hikmet Duman ve Hüda Erdem Aslan’ın da olduğu heyetin ziyaret ettiği Adalet Nöbeti’nde ziyaretçiler nöbete destek vermeye devam edeceklerini söyledi. 

Barış Anneleri’nden Cemile Akbay, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile diğer tutukluların özgürlüğünü talep ettiklerini belirterek, barışın sağlanmasını istediklerini söyledi. Barış Annesi Süreyya Yılmaz da, Öcalan’ın özgürlüğünü istediklerini belirtirken, Barış Annesi ve tutuklu annesi Aysel İlhan tutukluların eylemini selamladıklarını belirterek, “Başkanımızın bırakılmasını istiyoruz. Tutuklularımızın bırakılmasını istiyoruz. Hepsine başarılar diliyoruz” dedi. Barış Annesi Hevlet Öncü de, adalet istediklerini dile getirerek, bir an önce barış için adım atılması gerektiğini söyledi.