Yazılı bir açıklama yapan DEM Parti Merkez Yürütme Kurulu, “Kadim Êzidî halkı, tarih boyunca 73 kez katliama uğramış bir etno-inanç olarak bugün yeniden KDP’nin organize ettiği vahim bir katliam tehdidiyle karşı karşıya bulunuyor. Bu kadim halk, bir kez daha sahte algılar ve tehlikeli söylemlerle yok edilme riskiyle karşı karşıya bırakılıyor” dedi. 

Barzani yönetiminin eliyle başlatılan yeni tehdidin “sistematik bir etnik ve inançsal temizliğe zemin sunduğu” tepkisinde bulunan DEM Parti, 3 Ağustos 2014’te DAİŞ çetelerinin soykırım saldırılarından kurtulan 150 bine yakın Êzidî’nin Federe Kurdistan Bölgesi’nde “insanlık dışı koşullarda yaşadığı ve çadır kentlerde mahsur bırakıldığını” belirtti. 

Hewlêr yönetiminin zor koşullar dayaarak Êzidîleri yurt dışına kaçmaya zorladığına işaret eden DEM Parti, “Bu süreçte 100 binden fazla Êzidî, Batı ülkelerine sığınmak zorunda kalmıştır. Geri kalanlar ise son günlerde Zaxo’da camilerde verilen fetvalarla yeni bir katliam fermanının hedefi haline getirilmektedir. KDP’nin kontrolündeki kamplarda kalan binlerce Êzidî, tehditler nedeniyle çaresizlik içinde Şengal’e geri dönmeye çalışmaktadır” ifadelerini kullandı. 

Şengal’e yönelik artan operasyon tehditlerinin de “yeni bir fermanın kapısını araladığı” uyarısında bulunan DEM Parti, şu yarılar ve çağrılarda bulundu:

“IŞİD’in katliamları sırasında Êzidî halkını kaderine terk eden ve savunmalarını engelleyen KDP, doğacak yeni bir katliamın baş sorumlusu olacaktır.

KDP ve Kürdistan Bölgesel Yönetimi’ni uyarıyoruz: Bu tehlikeli oyunu derhal durdurun. Kürt halkı, geçmişte olduğu gibi bugün de Êzidîlerin kendi topraklarında güven ve barış içinde yaşama hakkını savunacaktır.

Uluslararası topluma da çağrımızdır: IŞİD’in Êzidî halkına yönelik katliamlarına seyirci kalanlar, yeni bir soykırıma göz yumarsa bu suça ortak olacaktır. Timsah gözyaşları vicdanları temizlemez.

Özellikle halkımızı bu tehditlere karşı duyarlı olmaya çağırıyoruz. Partimiz, Êzidî halkının yaşam hakkını, topraklarında özgürce yaşama ve kendini yönetme hakkını savunmaya kararlılıkla devam edecektir. Bu zulme karşı sessiz kalmayalım. Hep birlikte sesimizi yükseltelim ve bu insanlık suçuna dur diyelim.”