Demokratik Kürt Siyaset Geleneğinin 33 yıllık mücadelesi -2-
Bin Umut Adayları ile seçim barajının yıkılmasının ardından HDP'ye uzanan Kürt siyasi partilerinin yolculuğu....
Bin Umut Adayları ile seçim barajının yıkılmasının ardından HDP'ye uzanan Kürt siyasi partilerinin yolculuğu....
Demokratik Kürt Siyaset Geleneğini sürdüren Kürt siyasi partiler Kurdistan’da her daim birinci parti olmalarına karşın uygulanan yüzde 10 seçim barajı nedeni ile mecliste temsil hakkı elinden alındı. Kürt siyaseti, 22 Temmuz 2007 yılında ittifak çerçevesinde ‘Bin Umut Adayları’ ile bağımsız adaylarla girilen seçimlerde 20 milletvekili çıkararak, yıllar sonra tekrar mecliste kurmayı başardı.
DEMOKRATİK HALK PARTİSİ (DEHAP) SÜRECİ
3 Kasım 2002 Genel Seçimlerinde DEHAP yüzde 6,23 oy aldı ve barajı geçemedi. Aynı yıl Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, DEHAP merkez yöneticileri hakkında suç duyurusunda bulundu. Partinin eski 4 yöneticisi hakkında dava açıldı.
DEHAP’A DA KAPATMA DAVASI
13 Mart 2003’te Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, DEHAP hakkında AYM’de, "örgütlenmesi tamamlamadan seçimlere girdiği" iddiasıyla kapatma davası açtı. Davadan kısa süre sonra 2 Nisan 2003’te DEHAP, Kürt sorununun çözümü ve demokratikleşme önerilerini içeren bir deklarasyon yayınladı. Deklarasyonun ardından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, ek bir iddianameyle, "yasadışı bir örgütün odağı olduğu" iddiasıyla DEHAP'ın temelli kapatılması için ikinci kez AYM’de dava açtı.
Bir kez daha partilerinin kapatılması riskiyle karşı karşıya kalan Kürt siyasi hareketi, 6 Haziran 2003’te Özgür Parti adıyla yeni bir parti kurdu. Partinin başına Ahmet Turan Demir getirildi. DEHAP 2. Olağanüstü Büyük Kongresi’nde Genel Başkanlığa Tuncer Bakırhan seçildi.
DEHAP VE ÖP FESHEDİLDİ
28 Mart 2004’teki yerel seçimlerde DEHAP, SHP, ÖDP, EMEP, SDP ve Özgür Parti, "Demokratik Güç Birliği" adı altında ortak adaylarla seçime girdiler. Bu blok seçimlerde 5 il, 33 ilçe, 31 belde belediye başkanlığı kazandı. DEHAP, 19 Kasım 2005’te, Özgür Parti ise 26 Haziran 2007’de kendilerini feshetti.
DEP MİLLETVEKİLLERİNİN SERBEST BIRAKILMASI VE DTP SÜRECİ
DEP milletvekilleri Hatip Dicle, Orhan Doğan, Leyla Zana ve Selim Sadak 10 yıl tutuklu kaldıktan sonra 9 Haziran 2004 yılında cezaevinde çıktılar. DEP milletvekilleri, kapatılan eski Kürt partilerin genel başkanları ve Kürt siyasetçilerin çalışmaları Demokratik Toplum Hareketi (DTH) adıyla yeni bir siyasi oluşuma gidildi. DTH 2005 yılında kuruldu.
TÜRKİYE’DE İLK DEFA EŞ BAŞKANLIK SİSTEMİ UYGULANDI
DTH koordinasyonunda Kurdistan ve batı illerinde geniş katılımlı halk toplantıları yanı sıra aydınlar ve sivil toplum kuruluşların katılımı yeni dönem değerlendirmeleri yapıldı. Tüm bu toplantılar ve tartışmalar sonucunda 9 Kasım 2005 tarihinde Demokratik Toplum Partisi (DTP) kuruldu. DTP Türkiye’de Eşbaşkanlık sistemini ilk defa uygulayarak, Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk’u Eşbaşkanlığa seçti.
BİN UMUT ADAYLARI
DTP 25 Haziran 2006’da 1. Büyük Kongresini gerçekleştirdi. Eş başkanlık kararı YSK tarafından kabul edilmese de DTP tarafından fiilen uygulamaya konuldu ve yürütüldü. Türkiye’de ilk defa yüzde 40 kadın kotası DTP tarafından parti tüzüğüne konuldu ve uygulandı.
22 Temmuz 2007 genel seçimlerinde yüzde 10 seçim barajını aşabilmek için ‘Bin Umut Adayları’ ile bağımsız adaylarla seçime girdi. DTP seçimlerde 20 milletvekilli çıkararak mecliste grup kurdu.
DTP’NİN KAPATILMASI VE SİYASİ YASAKLAR
Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, 16 kasım 2007 yılında “devletin bölünmez bütünlüğü’ eylemlerin odağı haline geldiği, terör örgütü tarafından kurulduğu, Abdullah Öcalan'dan talimat aldığı" gibi çeşitli suçlamalarla DTP hakkında kapatma davası açtı. Aralarında Eş Genel Başkanların da bulunduğu 221 parti üyesi için beş yıl siyaset yasağı istendi.
KCK OPERASYONLARI ADI ALTINDA 6 BİNİN ÜZERİNDE SİYASETÇİ GÖZALTINA ALINDI
Kapatma davası sürerken DTP, 29 Mart 2009 yerel seçimlerinde 'Özgür yaşamla Özgür Kentlere' sloganıyla katılarak, 99 belediye kazandı. Kurdistan'da yerel yönetimlerde birinci parti oldu. DTP’nin yerel seçimlerindeki başarısı ardından 14 Nisan 2009’da KCK operasyonları adı altında DTP üyelerine, Sivil Toplum Kuruluşlarına ve insan hakları aktivistlerine yönelik geniş kapsamlı göz altı ve tutuklama furyası başlatıldı. Operasyonlar kapsamında 6 binin üzerinde kişi göz altına alınırken, 2 bine yakın kişi ise tutuklandı.
DTP’NİN KAPATILMASI VE SİYASET YASAKLARI
11 Aralık 2009'da Anaya Mahkemesi oy birliği ile DTP'nin kapatılmasına ve 37 kişiye beş yıl siyaset yasağı uygulamasına, Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk'un milletvekilliklerinin düşürülmesine karar verdi.
Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk'un milletvekilliğinin düşmesiyle, DTP'nin meclisteki grubu da düşmüş oldu. İstanbul bağımsız milletvekili Ufuk Uras'ın katılımıyla grup kurmak için yeterli sayı olan 20 milletvekiline ulaşınca, 2 Mayıs 2008'de mecliste Barış ve Demokrasi Partisi adıyla yeni bir grup kuruldu.
BARIŞ VE DEMOKRASİ PARTİSİ (BDP) SÜRECİ
Demokratik Kürt Siyaset Geleneği, DTP’nin kapatılmasının ardından Barış ve Demokrasi Partisi’ni (BDP) kurdu. BDP'nin genel başkanlığına Muş milletvekili Nuri Yaman getirildi.
1 Şubat 2010 tarihinde gerçekleşen olağanüstü kongrede Selahattin Demirtaş ve Gülten Kışanak Eş Genel Başkan seçildi. DTP'nin siyasi yasaklı 4 belediye başkanı haricindeki 94 belediye başkanı, 23 Aralık 2009'da Amed’de yapılan bir törenle BDP'ye katıldı. 19 eski DTP'li milletvekili ve İstanbul bağımsız Milletvekili Ufuk Uras 25 Aralık 2009'da BDP'ye geçti. Bu gelişmelerle birlikte parti, mecliste grup kurdu.
2011 SEÇİMLERİ VE EMEK, DEMOKRASİ VE ÖZGÜRLÜK BLOKU
2011 genel seçimlerinde BDP ile sol ve sosyalist grup, partilerle ortak hareket ederek ‘Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku’ nu oluşturdu. Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku 61 bağımsız adayla seçimlere girerek, 36 milletvekili çıkardı. Ancak KCK davasından 5 yıl tutuklu kalan, Hatip Dicle'nin kesinleşmiş yaklaşık iki yıllık hapis cezası olduğu gerekçesiyle milletvekilliği düşürülünce sayı 35'e indi. Siyasi yasaklı milletvekilleri bağımsız kalınca, BDP mecliste 29 milletvekiliyle grup kurmak zorunda kaldı.
BDP 2013 yılında devam eden çözüm sürecinde aktif rol aldı.
HALKLARIN DEMOKRATİK PARTİSİ (HDP) KURULUŞU
15 Ekim 2012 tarihinde Fatma Gök ve Yavuz Önen eşbaşkanlığında, Halkların Demokratik Partisi (HDP) adıyla yeni bir parti kuruldu. BDP, Devrimci Sosyalist Parti, Ezilenlerin Sosyalist Partisi, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi, Yeşiller ve Sol Gelecek gibi partilerle birlikte Halkların Demokratik Partisi’ne katıldı. Kürt siyaseti Türkiye solunun bazı parti ve örgütleri, HDP adı altında toplandılar. 28 Nisan 2014'de BDP milletvekilleri HDP'ye geçti ama belediye başkanları ve yerel yöneticiler BDP’de kaldılar. Her iki parti de ‘Eş Başkanlık sistemini’ parti tüzüklerine yazdı.
7 Haziran 2015 Genel seçimlerinde yüzde 13,12 oranında oy alan HDP, 80 milletvekili çıkarttı. 1 Kasım 2015'de yenilenen seçimde ise yüzde 10,76 oranında oy alarak 59 milletvekilliği kazanabildi. BDP ise 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde tüm belediyelerinde Eş Başkanlık Sistemi ile girerek 102 belediye kazandı.
BDP DBP’YE EVRİLDİ
BDP 11 Temmuz 2014'teki 3. Olağan Kongresi'nde Demokratik Bölgeler Partisi adını aldı. Kamuran Yüksek ve Emine Ayna DBP'nin ilk eş genel başkanları oldu. Bazı DBP’li belediye eşbaşkanlarının öz yönetim ilanlarından sonra Türk devletinin çok yönlü saldırıları neticesinde tutuklandılar. DBP’nin 10 il, 72 ilçe, 12 belde olmak üzere 94 belediyesine kayyumlar atandı. 95 belediye eşbaşkanı tutuklandı. Kürt siyaseti Kürdistan ve Türkiye genelinde HDP, yerelde ise DBP ile siyasete devam etti.