Depremlerden dolayı en büyük can kaybının yaşandığı Hatay’da sadece insanların değil, mahallelerin, sokakların da bir hikayesi var. Armutlu da tarihi boyunca devrimcilere, onların eylemlerine tanıklık etmiş bir mahalle.
Antakya’nın Armutlu Mahallesi’nde büyüyen depremzede ve gönüllü gönüllü İbrahim Kavasoğlu ile yaşadığı sokakları, depremin etkilerini konuştuk. Armutlu’nun en işlek caddesinde gezerken anlatmaya başlayan Kavasoğlu, “Bu sokakların bir ruhu var, devlet yıllardır bu ruhu yok etmeye çalışıyor. Bu sokakta Abdullah’ı (Cömert) vurdular, aşağı tarafta, sonra Ahmet (Atakan) abiyi. Ahmet abinin vurulduğu noktadan, Abdullah’ın vurulduğu noktaya kadar, her gün ama her gün bir yürüyüşümüz oldu bizim. Bu caddenin üzerinde bir sürü devrimcinin kanı var. Bizden öncesinden, bizden sonrasına kadar. Bu mahallenin ruhunu yok edeceklerini biliyoruz. Bu sokaklar, artık devlet tarafından yok edilmeye çalışılıyor ama bu mahallenin ruhunun gitmemesi için biz de elimizden geleni yapacağız” dedi.
ZATEN DEVLETİN HEDEFİNDEYDİ
Armutlu Mahallesi’nin geçmişinden dolayı zaten devletin hedefinde olduğunu belirten Kavasoğlu, şöyle devam etti: “İlk zamanlarda, depremin olduğu ilk günlerde, her şeye rağmen biz kendi mücadelemizle bir şeyler yapmayı amaçlarken, devlet bu taraflara isteyerek uğramadı. Bunun da bilincindeyiz. Bu durumun nasıl çözüme ulaştırılacağını da biliyoruz. Bu gördüğümüz molozların bazılarının altında hala cesetler var. Hiçbirinin altında da çalışma yapılmıyor. Direkt yıkıp döküp çoğunlukla parçalayacaklarını biliyoruz. Onun için sokaklarımızı terk etmiyoruz. En azından cesetleri sağlam çıkartıp, onları bir şekilde toprağa verdiğimiz zaman ailelerinin daha fazla acı çekmesini istemiyoruz. Ailelerinin çoğu şu anda cesetlerini bekliyor. Arıyor. Gördüğünüz üzere buralarda yapılan hiçbir çalışma yok. Sadece sokakları temizliyorlar. Yol açıyorlar ve gidiyorlar. Mahallenin ruhunu öldürmek için daha fazlasına ihtiyaçları var. Bu mahalleli buradan gitmiyor, gitmeyecek.“
MOLOZ DİYEMİYORUZ, CESETLERİMİZ VAR
Başka bir sokağa girdiğimizde ise birden duran Kavasoğlu, ailesinden bazı kişilerin o sokakta olduğunu belirterek, şunları paylaştı: “Bu sokak benim teyzemlerin yaşadığı sokak. Nasıl çıktıklarına dair bir bilgimiz yok. Binaların hali berbat durumda. Benim çocukluğumun geçtiği sokaklardan bir tanesi. İlk top oynamaya başladığımız, çocukluk arkadaşlarımızın cesetlerini aradığımız sokaklar. Şu anda bir işlem bile yapamıyoruz. Giriş bile yok. Hemen arka sokakta bizim akrabalarımızın oturduğu, amcalarımın oturduğu bina. Onlarla iletişimimiz yok. Sağ çıkabildiler mi bilmiyoruz. Sokaklarımız artık, enkaz dahi diyemiyoruz, moloz dahi diyemiyoruz. Altlarında hala cesetlerimiz var. İşin içinden nasıl çıkacağımıza dair fikrimiz yok ama bu mahallenin ruhunu tekrar canlandırmalıyız.“