DEM Parti, il il seçim turu yaparken, tüm kentlerde ve ilçelerde de yoğun bir seçim çalışması yürütülüyor. Gerçekleşen halk buluşmaları miting havasında geçerken, Kürt halkı 31 Mart’ta kayyumları göndermeye hazır.
2011’den bu yana siyasi alanda aktif çalışma yürüten DEM Parti’nin Farqîn Belediyesi Eşbaşkan adayı Sevim Biçici, mahalle meclisleri, parti yönetimi, parti kadın sözcülüğü gibi birçok görevde yer aldığını belirtti.
2014-2016 yılları arasında hem çözüm sürecinin sonlanması hem de yaşanan sıcak çatışma dönemi ile beraber sahada aktif çalışmalar yürüttüklerini söyleyen Sevim Biçici, o süreçte yapılan siyasi soykırım operasyonlar kapsamında kendisinin de tutuklandığını ve 1 yılı aşkın bir süre cezaevinde kaldığını kaydetti. Sevim Biçici, “Cezaevinden çıktıktan sonra da çalışmalarıma devam ettim. Kürt siyasi hareketinde birçok kurumumuz var ve hangi alanda ihtiyaç varsa orada yer almaya çalıştım. Cezaevinden çıktıktan sonra TJA ile birlikte mücadeleme devam ettim. Kürt ulusal birliği çalışmalarına katıldım ve hala da sonuca bağlayamadığımız bu çalışmalarımız devam ediyor. Son süreçte yine DBP Genel Merkez çalışmalarına dahil oldum. Şimdi de yerel seçim çalışmalarında aday olmaya karar verdim” dedi.
KADINLAR İÇİN YAŞAM ALANI BIRAKILMAMIŞ
Kadın paradigmasını en çok savunan partinin Dem Parti olduğunu belirten Sevim Biçici, “Bu yüzden bir kadın olarak DEM Parti’de yer almak istedim. Şu anda da Silvan’dan eşbaşkan adayıyım. Başta da belirttiğim gibi hem Silvanlıyım hem de Silvan’da birçok çalışmada bulundum. Kongreler, ilçe yönetimlerinin oluşturulması, düzenlenen bazı eylem ve etkinlik gündemlerinde Silvan’a gelerek burada çalışmalarda bulundum. Bu nedenle temel birçok soruna da hakimiz. En büyük sorununun da 2015 yılında ilan edilen sokağa çıkma yasağı ardından yaşananlardır. Özellikle kayyumların gelmesiyle beraber burada halka karşı yürütülen bir belediyeciliğe tanık olduk. Son 5-6 yılda Silvan çok daha fazla geliştirilebilirdi ancak kayyum eliyle her sokak talana döndü. Geçtiğimiz yıl art arda yaşanan intiharlar gündem olmuştu ve bu intiharları araştırdığımızda zemininde ekonomik kriz ve gelecek kaygısının olduğunu görüyorduk. Belediye iktidarın kendi seçmenine peşkeş çekildiği için sadece yakınlarını işe alıyorlar ve ilçenin geri kalan halkı yoksullukla yüz yüze bırakıldı. Esnaf iş yapamıyor, köyde yaşayan halkımız ulaşım sıkıntısından ilçeye gelip iş yapamıyor. Kadınlar için hiçbir yaşam alanı yok” diye belirtti.
FARQÎN HALKI BU POLİTİKALARA BOYUN EĞMİYOR
Sevim Biçici, “AKP halka umutsuzluk aşılamaya çalışıyor. Halka nefes alanı tanımıyor. ‘Ya bana çalışırsınız ya da aç kalırsınız’ kuralıyla halkı kendi topraklarında yoksulluğa mahkum ediyor” dedi. Kadınlara yönelik eve hapsetme politikalarının da Farqîn’de yürürlükte olduğuna değinen Sevim Biçici, “Biz tam da buna karşı buradayız. Farqîn halkı, özelde de kadınlar bu politikalara boyun eğmiyor. Biz de halkımızın iradesinin temsilcileri olarak sandıklardan alacağımız oylarla en büyük cevabı vereceğiz" diye konuştu.
Farqîn'de halkın en büyük sorununun ekonomi olduğuna dikkat çeken Sevim Biçici, şunları belirtti: "Halkın iş alanları tamamen işlevsiz bırakılmış. Bizler tüm bu iş alanlarını yeniden işlevsel hale getireceğiz. Çeşitli kurs, atölye ve kooperatif çalışmalarımızla halkımızı, kadınları, gençleri hapsoldukları evlerden çıkarıp yaşama dahil olmalarına aracı olacağız. Kayyum atanmadan önce bizim partimizin hazırladığı ve başladığı projelere dahi devam edilmemiş ve o projeler rafa kaldırılmış. Silvan kayyumu halka hiçbir şekilde hizmet etmemiş, aksine hizmet edenleri de belediyeden uzaklaştırmış.”
HER OY AKP’YE VE KAYYUMA TOKAT OLACAKTIR
Sevim Biçici, şunları ekledi: “Farqîn, her dönem iktidara sandıklarda da sokaklarda da cevabını çok net vermiştir. Bu seçimde de cevabını yine sandıklarda net bir şekilde verecektir. Biz bunu biliyoruz ama buna rağmen rehavete kapılmadan kapı kapı halkımıza gideceğiz ve kendimizi, partimizi, siyasetimizi tekrar tekrar anlatacağız. Halkımızla birlikte Silvan’da çalışmalarımızı coşkuyla yürüteceğiz. İrademizi gasp edenlere en büyük cevabı verebilmek için o sandıklarda olmalıyız. ‘Zaten DEM Parti kazanır, benim oyum olmasa da olur’ diye düşünülmemeli ve her oyun kıymetli olduğu bilinmelidir. Her oy AKP’ye ve kayyumlarına bir tokat olacaktır.”