Anmaya Kürt siyasetçi Mehmet Demir, eski HDP Milletvekili Ferhat Encü ve Tutsakların Sesi Platformu’ndan Baki Selçuk katıldı.

Anmada ilk sözü alan Kürt siyasetçi Mehmet Demir, 1978 yılında gerçekleşen Maraş Katliamı’nın arka planını ele aldı. Katliamın, Kürt hareketini bastırma amacı taşıdığını belirten Demir, yaşanan vahşeti şu sözlerle dile getirdi:

“Katliam sırasında yaşlı, çocuk demeden satırlar ve kurşunlarla şehri adeta karanlığa boğdular. Genç kadınların bedenleri üzerinde insanlık dışı oyunlar oynandı. Bu da yetmiyormuş gibi halkın mal ve mülklerine el koydular.” Demir, o dönemde yaşananların büyüklüğünü tanımlamanın kelimelerle mümkün olmadığını ifade etti.

Roboski Katliamı’na da değinen Demir, bu olayın Maraş’ta yaşananlardan farklı olmadığını söyledi. Kürtlere reva görülen bu vahşetin, Kürt hareketinin kazandığı başarılar karşısında giderek daha da şiddetlendiğini belirtti. Devletin yıllar önce Maraş, Roboski, Sivas ve Çorum gibi yerlerde gerçekleştirdiği katliamların bugün Rojava’da tekrarlanmakta olduğuna dikkat çekti. Demir, “Katliamların tekrar yaşanmaması için topyekûn bir sahiplenme artık kaçınılmazdır. Rojava Devrimi’ne sahip çıkmalıyız,” dedi.

MARAŞ KATLİAMI DEVRİMCİ DURUŞU BASTIRMAK İÇİN GERÇEKLEŞTİRİLDİ

Tutsakların Sesi Platformu’ndan Baki Selçuk da konuşmasında Maraş Katliamı’na değindi. Selçuk, katliamın arkasında bölgedeki devrimci duruşun giderek yaygınlaşmasının yattığını belirtti. Devletin bu devrimci duruşu kırma amacıyla katliamı organize ettiğini söyledi.

Cezaevlerindeki koşullara da değinen Selçuk, tutsakların karşılaştığı zorlukların giderek daha da arttığını vurguladı. “Neredeyse keyfi uygulamalarla, mahkûmların sahip olduğu temel hakların birçoğu ellerinden alınıyor,” diyerek cezaevlerindeki baskı politikalarını eleştirdi.

ARALIK AYI KATLİAMLARIN HAFIZASIDIR

Anmada konuşma yapan eski HDP Milletvekili Ferhat Encü, Türk devletinin Aralık ayında Kürtlere yönelik katliamlarını hatırlattı. Kürt gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’in vahşice katledilmesini anarak başladığı konuşmasında Encü, “Aralık ayı, katliamlar ayı olarak biliniyor. Kürtlerin varlığından bile rahatsız olanlar, bu katliamları tekrar tekrar dayatıyor,” dedi.

Encü, Roboski Katliamı’nın da bu politikaların bir parçası olduğunu vurguladı: “Roboski’de 34 canımız katledildiğinde, katliam yerine gelen ambulansların önü kesildi, insanların orada ölmeleri istendi. Devletin bütün kademelerinin karıştığı bir vahşetle karşı karşıya kaldık.” Encü, Kürt halkının hakikati ve mücadelesini devletin inkâr politikalarına rağmen kabul ettireceklerini belirtti.

BİRLİK VE MÜCADELE VURGUSU

Anma etkinliği, konuşmaların ardından sinevizyon gösterimi ile devam etti. Katılımcılar, katliamların unutulmaması ve Kürt halkının hak mücadelesine sahip çıkılması gerektiği konusunda iradelerini belirtti.