KESK: Hükümet derhal istifa etmeli
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’ndan (KESK) bir heyet depremin ağır yıkıma yol açtığı Semsûr’da ilçe ve köyleri ziyaret etti. Heyet, yıkımın sorumlusu AKP-MHP bloğunun derhal istifa etmesini istedi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’ndan (KESK) bir heyet depremin ağır yıkıma yol açtığı Semsûr’da ilçe ve köyleri ziyaret etti. Heyet, yıkımın sorumlusu AKP-MHP bloğunun derhal istifa etmesini istedi.
KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyeleri ve KESK Semsûr Şubeler Platformu yöneticileriyle birlikte 6 Şubat depremlerinin ağır etkilediği bir çok ilçe ve köyü ziyaret etti.
Besni ve Sergolan (Gölbaşı) ilçelerinin ardından Semsûr’da kurulan Merkez Koordinasyon Çadırını ziyaret eden heyet, burada bir basın açıklaması yaptı.
KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, yıkımın sorumlularının AKP-MHP bloğu olduğunu vurguladı.
Bozgeyik, şöyle konuştu: “Var olan hükümetin derhal istifa etmesi gerekiyor. Ancak bu iktidarda böyle bir şeyin olmadığını görüyoruz. Yapılan geç müdahaleyle binlerce insan yaşamını yitirdi. Adıyaman depremden en çok etkilenen ve hasarın büyük olduğu bir şehir. Hala devletin ve devletin oluşturduğu birçok ekip buralara ulaşmış değil. Depremin acılarını azaltacak, tedbir ve önlemlerin alınmadığını gördük. Gölbaşı’nda yüzde 75’e varan bir yıkımla karşı karşıyayız. Şehrin neredeyse yüzde 70’i yok olmuş durumda. Merkezin hemen hemen hepsi yıkışmış durumda. Hızlıca tedbirlerin alınması gerekiyor. Temiz suya erişimin sağlanması, hijyen ortamlarının çözülmesi, ekolojik kentleşmeye uygun çalışmaların yapılması gerekiyor.”
Bozgeyik, depremden bu yana iktidarın emek meslek örgütlerini sürecin dışında tuttuğu tepkisinde bulundu.
“Adıyaman’da Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı emek meslek örgütlerini sürecin dışına atarak, seçim sürecine yönelik adımlar atıyor” diyen Bozgeyik şunları ekledi: “Depremi bir acıya dönüştürerek yeninden inşaata dayalı, sermayeye dayalı ekolojik dengeyi gözetmeden hızlıca yeni yıkım planları yapıyor. En son çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile birlikte, orman alanlarının imara açılması, hazine arazilerinin kamusallaştırılması, özel mülkiyet arazilerinin kamusallaştırılması gibi birçok antidemokratik uygulamayla karşı karşıyayız. Orman alanlarına yeniden ağaçların dikilmesi gerekiyor. Tedbirsizlikler artarak devam ediyor. Özellikle su sorunun çözülememesi temiz suya erişememe, hijyen koşullarının olmaması, banyo ve tuvalet sorunların devam etmesi, salgın ve bulaşıcı riskiyle de karşı karşıya kaldığımızı görüyoruz. Buna ilişkin Sağlık Bakanlığının tedbir alması gerekiyor. Devlet ve yetkililerin emek meslek örgütlerini koordinasyon dışında tutma tutumundan, vazgeçmesi gerekiyor. Gıda sorunu da devam ediyor depremin vurduğu alanlar da tarım havzasının yoğun olduğu yerlerden. Yaşadığımız su krizi iklim bozukluğu ve değişiklinin etkisiyle de büyük bir krizle karşı karşıya kalacağız.”
Sorunların bir an önce çözülmesi gerektiğinin altını çizen Bozgeyik, “Çocukların rehabilite edilmesi, şokun ve travmanın etkisiyle, desteklerin sağlanması gerekiyor. Sendikalarımızla birlikte psiko-sosyal çalışmalarla çözüm üreterek, politik alan oluşturulması için çalışmalarımız sürecek” şeklinde konuştu.