Irak ordusu 20 Mayıs’tan bu yana Maxmur mülteci kampını tel örgüler ve kulelerle kuşatmaya çalışıyor. Türk devletinin dayatması sonucu Irak devletinin kampı kuşatmaya çalıştığı belirtilirken, alana getirilen kepçelerle kazılan hendekler kamp halkı tarafından kapatılıyor.

 Kamp önünde çadır kurarak nöbet tutan halk, kuşatmayı hiçbir şekilde kabul etmeyeceklerini vurguluyor.

VİCDANLARI CEPLERİNDE

Emine Şirnexî isimli anne, “Bu devlet bizden ne istiyor, biz mülteciyiz” diyerek tepkisini ifade etti.

Emine Şirnexî, bir yandan Ankara, diğer yandan Bağdat’ın zulmüne maruz kaldıklarını belirterek, Irak Başbakanı için “vicdanı cebine girmiş” dedi.

Şirnexi, “Önce ölmemiz için ambargo uyguladılar, ölmedik! Ne yaptılarsa olmadı. Kimse gücümüzü kıramaz. Sonuna kadar direneceğiz. Gelsin bizi öldürsünler, ötesi var mı?” şeklinde konuştu.

BARIŞA, KARDEŞLİĞE HAZIRIZ, KUŞATMAYI REDDEDİYORUZ

Emine Pîranî isimli diğer bir direnişçi anne, sivil halkın karşısına zırhlı araçların çıkarıldığına dikkat çekerek, “DAİŞ saldırdığında neden bizi korumaya gelmediler? Ne oldu da şimdi gelip ‘sizi koruyacağız’ diyorlar. Biz bunu kabul etmiyoruz. Bunlar, Erdoğan’ın baskıları ve tehditlerinin sonucudur” şeklinde konuştu.

Bu zulmü kabul etmeyeceklerini vurgulayan Pîranî, “Kuşatmak, tel örgülerle çevrelemek zulümdür. Biz kimseye bir zarar vermedik. Biz insanlığın ruhunu savunuyoruz. İnsan satmayız. Barış ve kardeşliğe hazırız ama bu kuşatmayı asla kabul etmeyeceğiz” dedi.

ESİR KAMPINA KOYMAK İSTİYORLAR

Öğretmen Hewar Gabarî de bu kuşatmanın Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talebi olduğunu belirterek, “Kuşatmayı kabul etmeyeceğiz, esarettir. Bizi esir almak istiyorlar. 30 yıl sonra bizi esir kampına koymak istiyorlar, kabul etmeyeceğiz” dedi.

EL ELE VERİRSEK KUŞATMAYI KIRABİLİRİZ

Tüm Kurdistan halkına çağrıda bulunan Gabarî, “Bize destek verin, her yerde ayağa kalkın. Irak temsilciliklerinin kapısında eylem yapın, gücümüze güç katın. El ele verirsek, bu kuşatmayı kırabiliriz” çağrısında bulundu.