Newroz bayramı yaklaşıyor. Berlin’de Newroz, depremzedelerle dayanışmak amacıyla erken bir tarih olan 12 Mart’a alındı. Newroz Tertip Komitesi, Newroz’a çağrısında etkinliği “Deprem mağdurları ile dayanışma Newroz'u” olarak adlandırdı.
Uzun süre Kürt Özgürlük Hareketi'nde siyaset yapan ve şu an Berlin’de çalışmalarını sürdüren Hüseyin Yılmaz ile Newroz’un hem Kürt Özgürlük Hareketi hem de Kürt halkı açısından önemi üzerine konuştuk.
ÖZGÜRLÜK HAREKETİ AÇISINDAN MİHENK TAŞIDIR
Newroz’un anlam ve önemine değinirken Diyarbakır zindanında Mazlum Doğan’ın gerçekleştirdiği eylemi işaret eden Hüseyin Yılmaz, şunları ifade etti: “Newroz önemlidir. Newroz, Kürt siyasal hareketi açısından tarihsel toplumsal derinliği olan önemli bir direniş günüdür. İtilmişliğin, yok sayılmışlığın, yok edilmekle yüz yüze olan bir halkın direnişidir aslında. Böylesi anlamlı bir gün olması itibarıyla Newroz, Kürtler açısından önemli olduğu kadarıyla Kürt Özgürlük Hareketi açısından da bir mihenk taşı olarak değerlendirilebilir. Örneğin, Diyarbakır cezaevinde Mazlum arkadaşın Newroz günü eylemini gerçekleştirmesi, cezaevindeki o vahşete karşı o direnişi sergilemiş olması, Newroz’un bir kere daha ne kadar anlamlı olduğunu, ne kadar kutsal bir direniş ruhuna sahip olduğunu ifade ediyor. Dolayısıyla o günden bugüne Kürt siyasal hareketi olarak yaşamın bütün alanlarında Newroz bayramını kutluyoruz.”
HİÇBİR ZAMAN DİZ ÇÖKMEDİK, DİZ ÇÖKMEYECEĞİZ
Bugün Newroz’un anlam ve öneminin farkına varmak için işgalci Türk devletinin dört parça Kurdistan’a karşı izlediği politikalarına bütünlüklü yaklaşılması gerektiğini belirten Hüseyin Yılmaz, “Hem direniş bayramı, hem de bir özgürlük bayramıdır. Köleliğe, itilmişliğe, yok sayılmışlığa karşı bir direniş ruhuyla Newroz bayramı kutlanıyor. Bu sebepten dolayı da önemli bir gündür. Dolayısıyla siyasetimiz, hareketimiz açısından değerlendirdiğimizde, Önderliğin 24 senedir tecrit altında olmasına, özellikle Rojava’ya dönük saldırılar gerçekleştirilmesine, Başûr’un işgaline dönük bir politikanın yürütülmesine, Türkiye ve Kurdistan’da tutuklamaların, insanlık dışı politikaların Kürt halkına reva görülmesine rağmen Kürt siyasal hareketi dimdik ayaktadır. Tüm yaşam alanlarında hem mücadeleyi geliştirmeye çalışıyor, hem çalışmasını yürütüyor. Mevcut sistem uygulamalarına karşı hiçbir zaman boyun eğmedi, diz çökmedi. Ve hiçbir zaman da diz çökmeyeceğiz” diye konuştu.
DİRENİŞ RUHUYLA KATILIM SAĞLAMAK GEREKİR
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecride, Medya Savunma Alanları'nda gerillaya karşı kimyasal silah kullanımına ve Rojava’nın işgal edilmesine karşı tavır gösterilmesi gerektiğini vurgulayan Yılmaz, “Böyle bir süreçte, özellikle 2023 yılı Newrozu Kürtler açısından önemlidir. Hem Önderliğin üzerindeki tecride, hem kimyasal silahlara hem de Rojava'ya yönelik saldırılara karşı tepkilerin kitleselleşerek sokağa yansıması gerekir. Yine seçimlere dönük de halkımız gerekli duyarlılığı göstermelidir. Şimdiden seçmen kayıt, kütük hazırlıklarını yapmalıdır. Hiçbir oyumuz boşa gitmemelidir. Dolayısıyla bunları bütünlüklü ele alıp ona göre Newrozu değerlendirmek ve güçlü katılım sağlamak gerekir. Bir direniş ruhuyla katılmak gerekiyor” dedi.
12 MART’TA, ORANIENPLATZ’DA
Berlin’de gerçekleştirilecek Newroz’a katılım çağrısı yapan siyasetçi Hüseyin Yılmaz, şunları ekledi: “Biz de Berlin’de 12 Mart Pazar günü saat 12:00’de Oranienlatz’da Newroz kutlaması yapacağız. Aynı zamanda Kurdistan’da yaşanan depremden kaynaklı bir yardımlaşma, bir dayanışma ruhuyla yapıyoruz bu Newroz'u. Bir nebze de olsa oradaki halkımızın acılarına, mağduriyetine katkı sunma anlamında da bu yılki Newrozu önemsiyoruz. Ve geçmiş yılları aşabilecek bir katılım bekliyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle bir kez daha halkımıza en içten selam ve saygılarımızı sunuyoruz. O gün saat 12:00’de herkesi Berlin’deki Newroz’a bekliyoruz.”