IRAK'TAKİ PARTİ KAPATMA KARARLARI
Türk devletinin girişimleri sonucu Kurdistan Özgürlük Hareketi’ni Irak ve Başûrê Kurdistan bölgelerinde kriminalize etme arayışlarına hız verildi. Hewlêr ve Kerkûk’teki yangınlarda PKK’yi hedef alan suçlamaların devamını; PKK’nin Irak’ta “yasaklı örgütler” listesine alınması izledi. Sonrasında ise Irak Yüksek Yargı Konseyi; PKK ile bağlantılı olduğu gerekçesiyle Êzidî Özgürlük ve Demokrasi Partisi (PADÊ), Özgürlük Hareketi (Tevgera Azadî) ve Demokratik Ulusal Cephe gibi partileri kapatma kararı aldı.
TALEP ERECİ’DEN
PKK’ye karşı Irak ve Başûr’da yürütülen özel savaşın başını ise TC’nin öncülük ettiği “ortak operasyon odası” çekiyor. İşgal ve ilhak politikalarına karşı çalışmalar yürüten kurumların kapatılması talebi ise oda üyelerinden Irak Ulusal Güvenlik Danışmanı Qasım Ereci tarafından Irak yargısına iletilmiş.
TC’DEN RÜŞVET
Ereci, TC’nin Irak’taki politikalarının hayat bulması için Erdoğan hükümetinden 300 milyon dolar rüşvet aldığı iddiaları ile gündeme gelmişti. Ereci’nin Ankara’nın yürüttüğü özel savaşın Irak’ta hayat bulması için oynadığı rol ise dillendirilen iddiaların altını dolduruyor.
IRAK ULUSAL GÜVENLİK DANIŞMANININ GEÇMİŞİ
Giderek, TC’nin Sudani hükümeti ile girdiği yeni ilişkilerde ön plana çıkan Ereci’nin kim olduğu ve Irak’ta nasıl bir rol aldığı ise merak konusu haline geldi.
Haydar Ebadi hükümeti sırasında Irak içişleri bakanlığı da yapan Ereci, 1964’te Irak'ın doğusunda yer alan Wasit kentine bağlı Kut şehrinde dünyaya geldi. İlk öğrenimini burada tamamlayan Ereci, Birinci Körfez Savaşı sonrasında İran’a gitti. Burada Bedir Tugayları bünyesinde İran saflarında savaşan Ereci, ABD’nin Irak’ı işgal etmesinden sonra ülkeye dönerek, “muhalefet güçleri” arasında yer aldı.
ABD İKİ DEFA TUTUKLADI
ABD tarafından 2003’te tutuklanan Ereci, kısa bir tutukluluğunun ardından serbest bırakıldı. 2007’de tekrar ABD güçlerince tutuklanarak, 2010 yılına kadar savaş esiri olarak kaldı. Wasit ve Basra valiliklerinden başlayarak, Irak'ta birçok kademede yer alan Ereci, daha sonra Ali Sistanî’nin çağrısıyla kurulan Heşdî Şebî güçleri içerisinde de yer aldı.
BUCCA’DAKİ 'MUĞLAK' ZAMANLAR
Tahran’a yakın bir isim olarak bilinen Ereci’nin ABD tutukluluğu ve serbest kalması ise kamuoyunda halen tartışma konusu. Irak’ın Kuveyt sınırında bulunan Bucca Kampı’nda ABD’nin tutukluları arasında yer alan Ereci’nin söz konusu yıllarda CIA tarafından düşürüldüğü de dillendiriliyor. Bucca Kampı ise zamanında El Kaide ve BAAS’çı subayların bulunduğu ve DAİŞ’in temellerinin atıldığı yer olarak biliniyor.
Nitekim Irak’ın işgalinden sonra Pentagon ve CIA’nın Irak’ta ABD ile politikalar geliştirebilecek “muhalifler” arasında Ereci’nin etkin olduğu Bedir Örgütü de listelenmişti.
Şimdilerde partneri olan ABD’nin izniyle Başûrê Kurdistan’ı ilhak eden TC ile derin ilişkiler kuran Ereci, Türk ilhakını; merkezi hükümet arasında resmileştiren kişi olarak boy gösteriyor.
KAPATMA KARARI BARZANİ İLE GÖRÜŞMEDEN SONRA GELDİ
Sudani’nin talimatıyla Ereci’nin başında bulunduğu heyet, Türkiye'nin işgal operasyonlarını incelemek amacıyla 11 Temmuz’da Hewlêr ve Silêmani’ye gelmişti. Behdînan’a gitmek yerine Mesrur Barzani başta olmak üzere birçok kişi ile görüşen Ereci’nin Sudani’ye görüşmeler hakkında rapor sunması bekleniyordu. Barzani ise görüşmede, Şengal halkının iradesini gasp etmeyi amaçlayan 9 Ekim Anlaşma'sını uygulanmasını talep etmişti. Aradan 26 gün geçmeden aralarında Êzidîlerin Irak’ta siyasi iradeleri olarak gördüğü PADÊ’nin de bulunduğu birçok partinin kapatılması, bahsi geçen gelişmelerin bir sonucu olarak yansıdı.
İTİRAZ OLURSA TEMYİZ MAHKEMESİ’NE
Irak yargısının verdiği karar, Êzidîler başta olmak üzere birçok yerde tepkilere neden olurken, kapatma kararı verilen 3 siyasi oluşum hakkında itiraz edilmesi halinde kararın; Irak Temyiz Mahkemesi’ne gitmesinin yolu açılıyor.
KDP’NİN ETKİSİ
KDP’nin kurmaylarından Hoşyar Zêbari ve Irak Parlamentosu Güvenlik ve Savunma Komisyonu Üyesi Segvan Sindi’nin karara sevinmeleri ise KDP’nin etkisine dönük mesajlar olarak ele alınıyor.
Kararın verilmesinde yargı oluşumu içindeki KDP ve Sünni üyelerin oylarının etkili olduğu belirtiliyor. Yargı oluşumu içinde partilerin kapatılması kararında rol oynayanlardan Ramazan Hessen Abîd’in KDP’nin, Hakim Celîl Adnan’ın ise Sünnilerin üyesi olduğu öğrenildi.
ANF KAMUOYUNA DUYURMUŞTU
Ayrıca ANF’nin daha önce gündeme getirdiği “ortak operasyon odasında” ise Türk Dışişleri Bakanlığı adına Hakan Fidan, MİT Müsteşarlığı, Parastin, KDP’li Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin, Irak Ulusal Güvenlik Danışmanı Qasim Ereci, Irak istihbaratı, Kurdistan Bölgesi İçişleri Bakanı Rêber Ehmed ve ona bağlı Roj Pêşmergeleri ile Aziz Veysi’nin başında bulunduğu Zerevani güçleri bulunuyor.