Tutsaklar İmralı tecridine karşı direnişi büyütmeye çağırdı

Diyarbakır 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Hapishanesindeki C Blok'ta kalan tutsaklar, PKK'nin 45'inci kuruluş yılını selamladı, İmralı tecridine karşı direnişi büyütmeye çağırdı.

İmralı'da Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve fiziki özgürlüğün sağlanması talebiyle Türkiye ve Kurdistan’da bulunan cezaevlerinde başlatılan dönüşümlü açlık grevi eylemi 6'ncı gününde sürüyor. "Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm" kampanyası kapsamında PKK ve PAJK’lı tutsaklarca 27 Kasım'da başlatılan eylem, 15 Şubat 2024 tarihine kadar devam edecek.

Diyarbakır 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Hapishanesinin C Blokunda kalan tutsaklar tarafından yapılan açıklamada, "Ülkemizde yaşanan toplumsal sorunların temeli savaşta ısrar politikasıdır. Her savaş maddi ve manevi anlamada büyük kayıplara neden olmaktadır. Bugün Kurdistan ve Filistin'de yaşanan kirli savaşın kazananı olmadığı gibi kaybeden hep insani değerler olmuştur. Nitekim tüm dünyanın gözü önünde Kurdistan ve Filistin çocukları katledilmektedir. Katillerin isimleri farklı olsa da zihinsel kodları ortaktır. Bu da toplum kırım ve ulusal kırımdır. Türkiye Cumhuriyeti toplumsal ve Kürt ulusal kırımı üzerinde inşa edildi. Türk ulus devletinin kuruluş felsefesi genel de halkların özelde de Kürt halkının imhası-inkârı üzerinde inşasını gerçekleştirdi. Bu kıyımla yüz yıl geçti. Bu kıyıma karşı Kürt Halk Direnişi PKK öncülüğünde 50 yıldır devam ediyor. Bu tarihi emsalsiz direnişle büyük bedeller ödenerek soykırım kıskacının çeperleri parçalanmış durumdadır. Bu direnişe öncülük eden Önder APO'nun yarattığı tarihi destansı hareketi PKK'nin 45. yılı, Önder APO şahsında, halkımıza ve özgürlüğe susamış tüm insanlığa kutlu olsun" denildi.

'KÜRT SOYKIRIMI HEDEFLENİYOR'

"Partimiz PKK'nin şanlı direniş destanı mazlum halklar için zafere yürüyen bir umut, özgürlüğe yol açan bir ışık, faşizme dur diyen bir tutum ve karardır. Bu kararla hareketimiz ve halkımız direnişini sürdürmektedir. Direnen halk kendi tarihini yazan halktır. Halkımız önder APO öncülüğünde diriliş destanını tarih sayfalarına yazdı, şimdi de Önder APO öncülüğünde ve çizgisinde zafere yürüyor" denilen açıklamanın devamında, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a yönelik tecrit sistemine dikkat çekilerek, Uluslararası hegemonik komplocu güçler Önder APO'yu uluslararası bir komployla esir alarak 24 yıldır İmralı adasında tecrit koşullarında rehine olarak tutmaktadır. Bu komployla amaçlanan Türk ve Kürt halkının stratejik kopuşuydu. Fakat Önder APO'nun dahiyane öngörüsü ve büyük mücadelesiyle bu stratejik kopuş engellendi ve tarihi stratejik hamlesi olan 'ortak vatanın' demokratikleşme süreci olan demokratik cumhuriyet tezini çözüm olarak gündeme taşıdı. Önder APO'nun Demokratik Cumhuriyet tezine karşı uluslararası komplocu güçlerin oligarşik cumhuriyette ısrarı ve bu ısrarın sonucu AKP-MHP faşist koalisyon rejimi Kürt soykırımında ısrar etmektedirler" ifadeleri kullanıldı.

'TECRİDE KARŞI DURMAK GÖREVİMİZDİR'

Tutsakların açıklamasında Türkiye ve Kurdistan'da bulunan tüm halklara çağrı yapıldı:

"Önder APO Kürt halkı başta olmak üzere tüm mazlum, direnen, özgürlüğe susamış halkların önderidir. Önder APO'ya uygulanan tecrit tüm halklara uygulanan tecrittir. Bu ahlaki ve hukuki temeli olmayan tecride karşı durmak ve tutum almak direnen insanın ahlaki ve vicdani görevidir.

Kürt direnişi ve özgürlük mücadelesi veren PKK davasında rehine olarak tutulan tutsaklar olarak; tüm insanlık erdemine sahip insanlara, Kürt ve Türk halkı başta olmak üzere Türkiye ve Kurdistan'da bulunan tüm halklara çağrımızdır; hep birlikte 'Önder APO'ya Özgürlük, Kürt Sorununa Demokratik Çözüm ve Demokratik Türkiye' şiarı etrafında birleşerek, bu faşist soykırımcı zihniyete ve kirli savaş politikasına HAYIR diyelim. Bunun için demokratik, hukuki ve meşru halkların ortak direniş sesini yükseltelim.

Özgürlük ve Demokrasi mücadelesi uğruna büyük bedeller veren PKK davasındaki tutsaklar olarak, demokrasi ve özgürlükten yana olan tüm demokratik kurum ve kuruluşlara çağrımızdır; İmralı'da mutlak tecrit koşullarında tutulan sadece Sayın Abdullah Öcalan değildir. Demokrasi ve özgürlük değerleridir. Her zamankinden çok şimdi tecridin kırılması için demokrasi ve özgürlükten yana olanların haykırma zamanıdır.

'MEŞRU DİRENİŞİ BÜYÜTELİM'

Mazlumlar, Kemaller, Semalar'ın yoldaşları olarak Önder APO'ya uygulanan insanlık dışı tecridi lanetliyoruz. Bu tecridin acilen ortadan kaldırılması, Önder APO' nun fiziki özgürlüğünün sağlanması, Kürt sorunu başta olmak üzere tüm sorunların demokratik yollarla çözümü, zindanlarda uygulanan tecrit, sürgün, keyfi disiplin cezaları ve rehine olarak tutulan tutsakların bırakılması için 27 Kasım 2023 tarihinden itibaren 'Önder APO'ya Özgürlük, Kürt Sorununa Demokratik Çözüm' hamle sürecine katıldığımızı beyan ediyoruz. Bunun için de 27 Kasım 2023 tarihinde süreli dönüşümlü açlık grevine başladık. Başta halkımız, ailelerimiz olmak üzere tüm kamuoyuna çağrımızdır: Demokratik ve meşru halk direnişimizi yükseltelim, faşist soykırım politikasına son verelim."